- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
HABER-YORUM
(Tercüme)
Müslüman Beldelerde Vatancılık Vebası
HABER:
Orta Doğu Haber Ajansı Şarkul Evsat, Kuveyt Eğitim Bakanlığı, çoğunluğu Mısırlı olan 365 işçinin hizmetini sonlandırmaya karar verdiğini açıkladı.
Ajans, bakanlıktaki kaynaklarından aktardığına göre, kararın “Değiştirme Politikası” adı altında verildiğini ve 7 uzmanlık alanındaki öğretmenleri ve sosyal hizmet çalışanlarını içerdiğini söyledi.
Kaynaklar, alınan kararda yer alan işçilerin %95'inin Mısırlılar olduğunu ve durumlarını ayarlamaları, eşyalarını toplamaları ve Temmuz ayında da Kuveyt'ten ayrılmaları ile ilgili olarak kendilerine hazırlık için bilgi verileceğini, bildirdi.
Kuveyt medyası, daha öncede bu konuyla ilgili olarak Kamu Hizmeti Bürosunun, Kuveyt Eğitim Bakanlığından gurbetçiler yerine kendi vatandaşlarını istihdam etmek suretiyle “Değiştirme Politikasını” uygulamalarını istediğini bildirmişti. (Sky News Arabia)
YORUM:
İslam ümmeti, Hilafet Devletinin yıkılmasıyla küçük devletçiklere ayrılmış ve her devletin kendi vatan bayrağını yükseltmesi ve diğer devletlerden ayırt eden bayrak ve yapay sınırlarla bölünmesiyle imtihan edilmektedir. Müslümanlar artık diğer Müslüman beldelere izinsiz girememekte, çalışma izni olmaksızın diğer beldelerde çalışamıyorlar. Ancak parçalanmış bu beldelere yabancılar rahatlıkla girebiliyorlar ve istedikleri zaman çıkıyorlar.
Bu Vatancılık kavramıyla bir olan ümmetin evlatları arasında tefrika oluşturulmuş bazıları üstün ve bazıları da zelil olarak vasfedilmiştir. Aynı şekilde vatandaş terimine karşılık yabancı/gurbetçi terimi gibi. Ülke vatandaşı, diğer Müslümanların aksine, ülkenin servetinden ve kamu mallarından sağlanan fonlardan yararlanma hakkına daha çok sahiptir.
Müslüman ülkeler, varlıklarını ve yeteneklerini miras alan ve kontrol eden bazı aileler için kamp haline gelmiştir. Onlar, bu zenginliklerini sömürgeci kâfirlere teslim ettiler ve İslam ümmetinin evlatlarını bu servetlerden mahrum bıraktılar.
Sömürgeci kâfirler, bu kavramları birçok Müslüman'ın kafasına yerleştirmeyi başardı. Keşke, bu ulus devleti politikalarıyla kalsaydı. Fakat bu hastalık devletlerin evlatlarının çoğuna sirayet etti. Bu yüzden diğer ülkelerdeki Müslüman kardeşlerine karşı üstünlük ve kibirlenme hissettiler. Diğerlerinin yaşamak için duydukları acil ihtiyaçtan yararlanmak suretiyle onları küçük düşürdü ve köleleştirdi...
Müslümanlar için bu kötü durumdan tek kurtuluş yolu, İslam'la yöneten ve İslam'ı davet olarak âleme taşıyan Nübüvvet Metodu üzeri Hilafet Devleti hayata hakim olmasıdır. Müslümanlar kendilerini bu ulusal varlıklardan kurtarmalı ve yerine izzetle yaşadıkları bir devletle değiştirmelidir. Şer’i hükümler çerçevesinde insanlar servet ve zenginliklerden faydalanacaktır. Hiçbir Müslüman geçim derdinden korkmaz, çünkü imam (Halife) çobandır ve sürüsünden sorumludur...
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Halife Muhammed – Ürdün