HABER-YORUM

(Tercüme)

Rusya'da Siyasi Tutukluların Çoğunu Müslümanlar Oluşturuyor

Haber:

Radyo Liberty, 30 Ekim 2019 tarihinde, “Siyasi Zulüm Kurbanları Anma Günü’nde İnsan Hakları Savunucuları Birliğinin, Rusya’da yakın tarihli siyasi tutukluların bir listesini yayınladığını bildirdi.” Yayınlanan listede siyasi nedenlerden dolayı hapsedilmiş 305 siyasi mahkûmun isimleri bulunmaktadır. Ancak Rusya'daki siyasi tutuklu sayısı açıklanan rakamların çok üstündedir.

Yorum:

Bu listenin büyük kısmını Müslümanlar oluşturmaktadır ve mahkûmların sayısı bakımından en büyük grup Hizb-ut Tahrir olarak bilinir. Listenin yayınlandığı tarihte, listedeki 305 kişiden 157'sini Hizb-ut Tahrir faaliyetleri ile ilgili suçlardan tutuklu bulunan kişiler oluşturmaktadır. Listenin yayınlandığı günden bir gün sonra yani, 31/10/2019 tarihinde, daha önce Moskova davasında yargılanan 9 Hizb-ut Tahrir üyesinin adı da listeye eklendi.

İnsan hakları savunucuları bu listenin eksik olduğunu belirtmişlerdi. Bu, zulmün kapsamının bir göstergesidir. Zulüm gören Hizb-ut Tahrir üyelerinin bu listeye eklenmeleri, Müslümanların Rusya'daki siyasi tutukluların çoğunluğunu oluşturduğunu göstermektedir. Müslümanlar belli suçlar işledikleri için mahkûm edilmiyor, onlar sadece “Rabbimiz Allah’tır” dedikleri için tutuklanıyorlar.

Rusya'da çok sayıda hükümet geldi geçti. Kazan, Volga Havzası ve Sibirya'nın işgalinden bu yana hepsi İslam'a karşı düşmanlık uyguladılar. Müslümanları zorla Hristiyanlaştırma girişimleri, İslam'a davet nedeniyle mülklerine el koyma ve hatta 1739'da 60 yaşındaki Kisiapik Pirasova'nın Yekaterinburg'da olduğu gibi zorla vaftiz edildikten sonra İslam'a bağlılığı nedeniyle yakıldı.

Bugün ise, Müslümanlar, 20 yıl hapsedilmekte ya da kilise yönetimi dönemlerinde olduğu gibi teröre karşı savaş bahanesiyle öldürülmektedir. Müslümanların ibadet etmelerini ve dinlerine davet etmelerini kısıtlayan yeni yasalar çıkarmaktadırlar. Şimdi ve geçmişte, hükümetler Müslümanları korkutmak suretiyle onları dinlerinden uzaklaştırmayı hedefliyor.

Bu zulüm, yüzlerce yıldır, Rusya’nın işgali altındaki bölgelerdeki Müslümanların dindarlığını kendi bekaları için bir tehdit olarak gördüklerinden dolayı Rusya İmparatorluğu döneminde de devam etti. Bu nedenle, devlet tarafından kabul edilen İslam karşıtı politika, Müslüman alanlara odaklanmakta ve İslam'ın Rus bölgelerinin geri kalanına yayılmasını önlemeyi amaçlamaktadır. Hükümet, uzun zaman önce Kaliningrad'da olduğu gibi camilerin yapımına izin vermiyor ve hatta mevcut camileri yıkıyor.

Günümüzde geçmişe dönük hiçbir şeyin değişmediğini anlamak için haber kaynaklarına bakmak yeterlidir. Müslüman siyasi tutukluların sayısındaki artışa rağmen, basında Rus istihbarat servislerinin Müslümanların Krasnar bölgesinde karma kullanımlı bir salon olan Transpark'ı namaz odaları olarak kullanmalarını engellediğine dair haberler geçmektedir. Rus istihbarat servisinin medya servisi tarafından bildirildiğine göre Krasnar bölgesinde kapatılan bu salonun Kuzey Kafkasya'da yaşayan insanlar ve bölgedeki yabancılar tarafından Cuma namazı için kullanıldığını ve başka insanlarında istifade ettiğini belirtti.

Sonra aynı gün başka bir haber düştü. 31Ekim’de Interfax, Yahudi cemaatinin Rus bölgelerinin tüm büyük kentlerinde sinagog inşa etme niyetinde olduğunu bildirdi. Interfax, Haham'ın sözlerini şöyle aktardı; “Moskova'daki Yahudilerin bir tapınağa ihtiyaç duyduğunu, Yahudi yasalarının çok amaçlı salonların tatil günlerinde ve cumartesi günlerinde kullanılmaması gerektiğini öngördüğü hatırlattı.” Patrik Kiril; “Şimdi günde ortalama 3 kilise inşa ediyoruz, son 24 saatte günah işlemedim. Bütün bunlar olurken, binlerce Müslüman ana camileri çevreleyen Moskova sokaklarında namazlarını eda ediyor.” dedi.

Yaşanan bu manzara, Hamas ve Taliban temsilcileri ve İslam beldelerinin başkanları tarafından ziyaret maksadıyla camilere gidilerek Müslümanların iyi yaşadığını göstermek için kurgudan ibaret olan bir Rusya gerçeğidir! Onlar sadece çıkarlarını düşünüyorlar ve Rusya'nın İslam'a düşman olmadığını iddia ediyorlar. Zira onlar Müslüman siyasi mahkûmlar hakkında hiçbir şey bilmiyorlar. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellemşöyle buyurdu: إِذَا لَمْ تَسْتَحْيِ فَافْعَلْ مَا شِئْتَ“Hayâ etmiyorsan dilediğini yap.”

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Süleyman İbrahimov