Haber-Yorum

Türkiye’deki Arşiv ve Belgeler Filistin’i Kurtaramayacak,

Orduları Harekete Geçirecek Tek Bir Karar Yahudi Varlığını Kökünden Söküp Atacaktır!

Haber:

Türkiye, Filistin otoritesine (İsrail’in) işgal ettiği toprakların Filistinlilerin mülkiyeti olduğunu kanıtlayan Osmanlı arşivini teslim etti. (Kudüs Haberler)

Yorum:

Türkiye rejimi, gerek Suriye’de gerek Irak’ta, gerekse Katar’da ve şimdi de Libya’da beldelerimizde Amerika’nın planlarını uygulamak için ordularını harekete geçirdiği bir zamanda, mübarek toprakları, Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi gibi sömürgeci Batı’nın araçlarının koridorlarında çözülen belgeler ve yasal mücadele meselesi olarak görüyor. Zira mübarek topraklar meselesi, Türkiye rejiminin nazarında Filistin otoritesine toprakların Filistin halkının mülkiyeti olduğunu kanıtlayan belgeler ve arşiv sağlamaktan ibarettir!   

Mübarek toprakların mülkiyetini, mübarek toprakları İslam ümmeti için haraci arazi haline getiren şeri hükümler belirlediği gibi Müslümanların kalpleri ve zihinlerinde Rasul Aleyhissaletu ve’s Selam’ın mesrâsı ve iki kıblenin ilki konumuna yükselten de İslam akidesi ve ondan çıkarılan şeri hükümlerdir.

Mübarek topraklar meselesine dönük şeri çözüm, kahraman Selahaddin’in haçlı krallıklarını ve kiliselerini mübarek topraklardan söküp attığı gibi Yahudi varlığını kökünden söküp atmak için İslam ümmetinin ordularının harekete geçtiği askeri bir çözümdür.

Laik Türkiye rejimi, Filistin meselesine efendisi Amerika’nın penceresinden bakıyor ve mübarek topraklar meselesini onun isteklerine göre çözmek istiyor. Zira mübarek toprakların büyük bir kısmı Yahudi varlığına verilirken Filistin halkına ise misyonu Yahudi varlığını korumak ve onun meşruiyetini tanımak olan kağıt üzerindeki bir devletçik kalıyor. 

Nitekim Erdoğan, sömürgeci Amerika’nın planlarına hizmet etmek için ordularını her yöne hareket ettirmeye muktedir olduğu gibi ordularını bir gün veya daha az bir zaman diliminde tüm Filistin’i kurtarmak için harekete geçirmeye de muktedirdir. Ancak o, Amerika’ya ajanlık etmektedir. Dolayısıyla Türkiye halkı ve dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar, mübarek toprakların kurtulduğu ve kerim Rasullerinin mesrâsının Yahudilerin pisliğinden temizlendiği bu güne özlem duymakta olup Peygamberleri Aleyhissaletu ve’s Selam’ın mesrâsı ve ilk kıbleleri için büyük fedakarlıklar göstermeye de hazırdırlar.   

Türkiye rejimi ve Batı’ya ajanlık yapan diğer rejimler, ümmetin özlem duyduğu bu hedefin önünde engel olarak durmakta ve ümmetin cesur askerlerini, sadece sömürgeci Batılıların planlarına hizmet etmek için harekete geçen paralı askerlere dönüştürmektedir. Artık Türkiye’nin askerleri ve subayları ile tüm ümmetin ordularının, gasp edilmiş otoritesini yeniden elde etmek için Batı ajanı olan rejimleri kökünden söküp atmak, dinini savunmak amacıyla doğru yöne yönelmek, toprakları kurtarmak, sömürgecilerin nüfuzunu ülkemizden söküp atmak, Rasul Aleyhissaletu ve’s Selam’ın mesrâsını ümmete geri iade etmek ve Yahudi varlığını bir kez daha tamamen ortadan kaldırmak amacıyla Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet’i ikame etmek için hareke geçmelerinin zamanı gelmiştir. Zira Mübarek topraklar, ümmetin ordularının tek bir kararına muhtaç olup arşivden milyonlarca belgenin ve tonlarca kağıdın düzenlenmesi karşılığında asla bu karardan vazgeçilmemelidir.   

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Dr. Musab Ebu Arkub