Haber-Yorum

Rusya, Türkiye ve Katar Üçlüsünün Açıklaması

Şam Devriminin Trenini, Amerikan Siyasi Çözümünün Demiryolu Üzerine Koyuyor

Haber:

Katar, Türkiye ve Rusya 11/03/2021 tarihinde, Birleşmiş Milletler Anlaşması uyarınca Suriye’nin egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü koruma konusundaki kararlılıklarını vurgulayan ortak bir açıklama yayınladılar.

Üç ülke, Dışişleri Bakanlarının Doha’da bir araya geldiklerini ve Suriye çatışmasına askeri bir çözüm bulunmadığına inandıklarını ifade ettiklerini açıkladılar. (el-cezire.net)

Yorum:

Amerika’nın 2015 yılında ajanı Şam zaliminin yararı için Rusya’nın Suriye’ye askeri müdahalede bulunmasına izin vermesinden bu yana, savaşı askeri olarak çözmeyi dört gözle beklemektedir. Ancak Amerika, Rusya’nın rolünü Şam zalimini korumakla sınırlandırmak, onun düşmesini engellemek ve devrimin trenini Amerika’nın siyasi çözümünün demiryolu üzerine koymak için buna izin vermedi. Zira koşulları oluşturmak ve durumları düzenlemek için Astana ve Soçi yolunu inşa etti. Böylece Amerikan siyasi çözümünün gereklerini uygun hale getirebildi. Bu sayede geniş alanları kontrol edebildi ve Türkiye rejiminin yardımıyla sahaya çeşitli vakıaları dayatabildi.

Hiç şüphe yok ki uluslararası anlaşmalar ve konferanslar açısından meydana gelenler ve bunlardan kaynaklanan kararların tamamı, Şam halkının maslahatları pahasına etkin devletlerin çıkarı içindir. Nitekim Amerika, ajanı Şam zaliminin rejimini korumakla ve siyasi çözüm olarak adlandırdığı yöntem sayesinde Şam halkını yeniden köleliğin boyunduruğuna geri döndürmekle ilgilenirken Türkiye rejimi ise, sınırlarında bir Kürt varlığının kurulmasının engellenmesi için efendilerinin çıkarlarını uygulama yönüyle ilgilenmektedir. Rus ve İran rejimlerinden her birinin de kendi emelleri ve elde etmeye çalıştıkları kazanımları vardır.  

Şayet Amerikan siyasi çözümünün cürmüne karşı sessiz kalırlarsa, bu denklemde kaybedenler Şam halkı olacaktır. Zira kendilerini, bir mücrimden diğer bir mücrime, bir ajandan diğer bir ajana geçerken bulacaklar ve bu durumda en iyi ihtimalle birtakım şekli değişikliklerle birlikte devrimden önceki haline geri dönecektir. Bu nedenle Şam halkının, büyük fedakarlıklar gösterdikleri devrimlerini kafir Batı’nın güvencesine vermemeleri ve sorunlarını kendileri dışındakilerle ilişkilendirmemeleri gerekir. Şüphesiz bu, siyasi bir intihardır. Çünkü bu şekilde onlar, ipliğini iyice büktükten sonra geri çözen kadın gibi olurlar.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ahmed Abdulvahhab