Haber-Yorum

Bangladeş’te Eğitim Müfredatına Cinsel Eğitim Programının Dahil Edilmesi!

Haber:

Bangladeş Eğitim Bakanlığı, Ocak 2022’den itibaren ülkedeki tüm ortaöğretimlerdeki çocuklara cinsel sağlık ve üreme sağlığı eğitimi verilmesi talimatı verdi. Yetkililer, girişimin çocuklar arasında sağlık bilinci oluşturmayı amaçladığını söylüyor. Öğretmenler ise sınıf için karikatürleri zaten tamamladıklarını söylüyorlar. Bangladeş Orta ve Yüksek Eğitim Bakanlığı, şu anda ülkedeki yaklaşık 21.000 ortaöğretim düzeyindeki 6 ila 10. sınıflarda on milyondan fazla öğrencinin olduğunu söylüyor. Ülkedeki altı ila onuncu sınıf öğrencilerine bu konu öğretilecek ve eğitimlerinde Birleşmiş Milletler Nüfus Örgütü’nün ana ders olarak önerdiği animasyonlar kullanılacak. Dokuzuncu ve onuncu sınıflardaki kız öğrenciler, mesleki çeşitlilik, cinsel taciz, işkence ve çeyiz konularında eğitim alacak. (BBC Bengali, 31 Aralık 2021)

Yorum:

Bangladeş’teki laik rejim, sömürgeci kâfirin önerisini alarak, cinsiyete dayalı şiddeti azaltma, güvenli okulları güçlendirme ve gençlerin haklarını savunmalarına imkan sağlama bahanesiyle orta öğretim müfredatına “cinsel eğitimi” dahil etmektedir. Böylece genç öğrencilere, cinsellikle ilgili birçok konuda daha bilinçli hale gelsinler diye çeşitli etkileşimli öğrenme araçları aracılığıyla karşılıklı rızaya dayalı cinsellik, vücut anatomisi ve farklı doğum kontrol yöntemlerinin kullanılması gibi cinsellikle ilgili çeşitli konular öğretilecektir. Dolayısıyla sömürgeci rejim ve kurumları, bu tür önlemler kendi ülkelerindeki kadınlara karşı işlenen suçları azaltmada kesinlikle hiçbir başarı sağlamadığı halde bu tür programların cinsiyete dayalı şiddeti azaltacağına inanmamızı istemektedir. Nitekim Adalet Bakanlığı’nın 2007 yılı Ulusal Suç Mağduriyeti Araştırması’na göre Amerika Birleşik Devletleri’nde her iki dakikada bir kadın tecavüze uğradığı gibi 2013 yılı Birleşik Krallık Suç Araştırması’na göre, her beş kadından birinin 16 yaşından beri cinsel suç mağduru olduğu, her yıl 60.000 ila 95.000 tecavüz vakasının gerçekleştiği ve durumun her yıl daha da kötüye gittiği bildirilmiştir.   

Toplumlarda çıplaklık ve cinsel özgürlüğün yaygın olarak desteklenmesine teşvik edilirken cinsel eğitim programına da müdahale etmek ikiyüzlülük ve kötü niyetten ibarettir. Laik Kapitalist sistem, genç kızlar ve kadınlar sanki sadece erkeklerin arzularını yerine getirmek için varlarmış gibi onları sırf cinsel bir obje olarak tasavvur etmektedir. Diğer taraftan bu politika, erkeklerin ve erkek çocukların, kız çocuklarına aşağılayıcı bir şekilde davranmalarına ve onların onur ve haysiyetlerini çiğnemelerine yönelik bir hazırlıktır. Bu nedenle cinsel eğitimi başlatmaya yönelik kusurlu gündemin, cinsiyete dayalı şiddetle mücadele etmek veya çocuklar ve gençler arasında farkındalık oluşturmak için olmadığı, bilakis müstehcenliği yaymaya ve kendileri gibi basiretli olmayıncaya kadar Liberal Kapitalist yaşam tarzlarını teşvik etmeye yönelik sömürgeci bir gündem olduğu çok açıktır.   

Şayet veliyyül emirimiz Halife’yi geri getirmeye yönelik yükümlülüğümüzü yerine getirmez isek, gençlerimizi kâfirlerin şerir gündemlerine karşı korumasız bırakmış olacağız. Zira Hilafet, sadece sömürgecilerin kültürel saldırganlığını durdurmak için adımlar atmayacak, bilakis toplumlarımızda hem erkeklerin hem de kadınların onurunu geri kazanmak için ümmetin gençlerini uygun İslami kültürle eğitmeye yönelik gerekli önlemleri de alacaktır. Nitekim Abdullah İbn Ömer, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: كُلُّكُمْ رَاعٍ وَكُلُّكُمْ مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ “Hepiniz çobansınız ve hepiniz güttüklerinizden sorumlusunuz.” [Buhari]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Şiraz - Bangladeş