Çarşamba, 25 Muharrem 1446 | 2024/07/31
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ürdün Dışişleri Bakanlığı’nın Mescid-i Aksa’ya Yönelik Saldırıları Kınaması Gözlere Kum Serpmekten İbarettir!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Ürdün Dışişleri Bakanlığı’nın Mescid-i Aksa’ya Yönelik Saldırıları Kınaması

Gözlere Kum Serpmekten İbarettir!

Haber:

Ürdün Dışişleri Bakanlığı, Yahudi varlığının polisi ve özel kuvvetlerinin Mescid-i Aksa’ya yönelik baskınlarını ve camiye ve namaz kılanlara yönelik saldırısını sert bir şekilde kınadı.

Ayrıca Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Büyükelçi Heysem Ebu el-Ful şöyle dedi: Mescid-i Aksa’ya/Haram-ı Kudüs-ü Şerif’e baskın düzenleyerek ona ve ibadet edenlere saldırmak apaçık bir ihlal olup kınanması gereken ve kabul edilemez bir davranıştır. Ayrıca Yahudi otoriteleri, polisi ve özel kuvvetleri derhal Haram’dan çıkarma talebinde bulunmalıdır.”

Ebu el-Ful, bu tehlikeli tırmanışın sonuçları konusunda uyardı, Yahudi yetkilileri mübarek Mescid-i Aksa’nın ve ibadet edenlerin güvenliğinden sorumlu tuttu ve uluslararası insancıl hukuk uyarınca işgalci bir güç olarak yükümlülüklerine uymalarını istedi. (el-Memleke kanalı, uyarlanmıştır.)

Yorum:

Ürdün rejiminin uyulmasını talep ettiği uluslararası hukuk, kâfir Batı’nın desteğiyle Yahudilerin Filistin topraklarına ayak bastığı hukukla aynıdır. Zira kâfir Batı, Amerika’nın on yıllardır bir vakıa olarak oluşturmaya çalıştığı iki devletli çözüm temelinde Filistin topraklarının %78’inden fazlasının Yahudiler için olduğunu kabul etmektedir.

Batıl üzerine inşa edilen de batıldır; nitekim uluslararası hukuka aykırı olduğu ve Amerika’nın iki devletli çözüm projesini baltaladığı gerekçesiyle saldırılar kınanmaktadır. Bu ise batıl olup işgal altındaki Filistin topraklarının derhal kurtarılmasını gerektiren şeriata aykırıdır ve bu varlıkla hain ilişkiler kurulması da haramdır. Ayrıca kınama ve eleştirinin Mescid-i Aksa üzerinde vesayeti olduğunu iddia eden bir devlet tarafından olması kabul edilemez. Bilakis ordusunun onurlu bir savaşta en büyük fedakarlıklar ve kahramanlıklar göstermesi gerekir!

Ürdün halkının, ilk düşman olarak kabul ettikleri Yahudi varlığına karşı tutumu, normalleşmek için koşuşturanların aksine sabit olup Yahudi varlığı yok oluncaya kadar sakinleşmeyecektir. Zira Yahudi varlığı ile olan ilişkilerde izzet ve onurlu tutumların sadece savaş ve cihat yoluyla olabileceğinin açıklandığı onur savaşının anısının üzerinden kısa bir zaman geçmiştir.   

Müslümanların ordularının Allahu Ekber nidalarının yükseleceği o şahit olunacak gün mutlaka gelecektir. Zira bu, asla yalan söylemeyen ve şöyle buyuran Sâdıkul Masdûk’un vaadidir: لَتُقَاتِلُنَّ الْيَهُودَ فَلَتَقْتُلُنَّهُمْ، حَتَّى يَقُولَ الْحَجَرُ يَا مُسْلِمُ هَذَا يَهُودِيٌّ فَتَعَالَ فَاقْتُلْهُSizler Yahudilerle muhakkak savaşacak ve onları öldüreceksiniz! (Savaş o kadar şiddetli olacaktır ki), hatta taş: “Ey Müslüman! Şu arkamdaki bir Yahudi’dir! Gel de onu öldür!” diyecektir.”   

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Müh. Ömer Muhammed

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER