Haber-Yorum

Suriye’de İhanet Devam Ediyor!

Haber:

Türkiye Cumhurbaşkanı, kuzey Suriye’deki PKK ve kollarına yönelik operasyonların, kuzey Irak’ta PKK’ya karşı yürütülen operasyonlardan daha acil hale geldiğini vurguladı.

Suriye'nin kuzeyinde teröre karşı olası yeni bir Türk askeri operasyonuyla ilgili bir soruya yanıt olarak şunları ekledi: “Kuzey Suriye'den Türkiye’ye yapılacak en ufak bir saldırıyı karşılıksız bırakamayız.”

ABD liderliğindeki koalisyon güçlerinin bu örgütlere silah, teçhizat ve mühimmat sağlamaya devam etmesinden duyduğu üzüntüyü de dile getirdi. (Anadolu Ajansı)

Yorum:

Türkiye Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları ne kadar büyük ve yaptığı açıklamaları da pozisyonlarını destekler yönde olsalar da her zaman alışık olduğumuz türdedir. Zira her zamanki gibi onu; tehdit eden, korkutan ve sözlü olarak ABD’ye düşman olan biri olarak görüyoruz. Ama sonunda çizgi film kahramanı oluşturmak için kendisine uygulaması istenen bir durumu istismar ettiğini ve bunu Türkiye içindeki seçimlerin yararına kullandığı gibi öte yandan da Erdoğan’ın bahsettiği bu askeri operasyonla intikam gününün geldiğini düşünen Suriye iç kesimini de aldattığını görmekteyiz.

Maalesef bunun, rejimle müzakerelerinde Kürtlere uygulanan baskı kartından başka bir şey olmadığını görmekteyiz. Zira son turlarda ve anlaşma imzalanmadan önce Suriye rejimi yetkilileri, Suriye Demokratik Güçleri tarafından askeri ve siyasi liderlerle yapılan toplantıda sunulan koşulların çoğunu reddettiler; Bu olası bir Türk saldırısını önlemek içindir. Bu ret, Suriye rejiminin, kanalları aracılığıyla Suriye Demokratik Güçleri üzerinde baskı olduğunu ve sahada müttefiksiz kaldıklarını önceden öğrendiği için gelmiştir.

El-Cezire kaynağının açıkladığına göre Rejim, Müslüman Kürtlerin kontrolü altındaki Suriye’nin doğusundaki bölgelere geri dönmelerini kabul etmek için, güvenlik, askeri ve yerel olarak her şeyin teslim edilmesi ve petrol bölgelerinin kontrolünün iade edilmesi şeklinde bir şart koymuştur.

Türkiye'nin, herkesin kendilerini düşmanlar olduğunu sandığı ama aslında aynı planı izleyen ve sorgusuz sualsiz her şeyi uygulayan tüm taraflar aracılığıyla planladığı askeri harekata yönelik tehdidinin gerçeği işte budur. Nitekim önümüzdeki günler, Suriye rejiminin barışçıl devrime karşı attığı ilk kurşunundan bu yana birbirleriyle olan alaka ve ilişkilerini ifşa edecektir. Zira onlar, Suriye halkının sırtını kamçılayan, devrimini başarısız kılan ve hainlerin ve ajanların iki çenesinin arasından çıkanları takip etmek için devrimin rotasını değiştiren ihanet direkleridir. Tüm bunlar ise ihanet ve siyasi para anlaşmasının ilk gününden bu yana planlanmıştır.

Ey Suriye’deki Müslümanlar: Devrimin pusulasının değiştirilmesi, bu çıkış yollarıyla, sırtımızı hain ve ajanlalara dayamakla ve onların açıklamalarını dikkate almakla gerçekleşmez. Bilakis onların eylemlerine bakmalıyız. Nitekim onlar, timsah gözyaşları dökerek ağlarlar ve bu devrime karşı muhlis ve kıskanç olan herkesi soğukkanlılıkla katlederler (tıpkı avcının avlarıyla olan hikayesi gibi.)

Ey dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar: Bu yöneticiler ve aveneleri, dünyada ve ahirette kaybedenlerden olalım diye bizleri sadece birbirmizle çatışmaya sürükleyeceklerdir. Dolayısıyla bizim için tek kurtuluş sağlam bir kulpa sımsıkı sarılmaktır ki bu da; Allah’ın Kitabı ve Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in sünnetidir.

Ey Müslümanların orduları ve ey güç ve kuvvet ehli: Bu dine yardım etmek için harekete geçin, Allah’ın kelimesini yüceltin ve O’nun kelimesini ve şehit annelerin ayakları altında kalanı en yüce kılın.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dareyn Eş-Şanti