Haber-Yorum

Hasina’nın Siyasi Hedefi Baş Düşman Hindistan’a Tamamen Boyun Eğerek Tahtını Korumaktır!

Haber:

Bangladeş Başbakanı Şeyha Hasina, çok yönlü ikili ilişkileri güçlendirmeye odaklanarak 5-8 Eylül tarihleri ​​arasında Hindistan’ı ziyaret edecek.Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Arindam Bagchi, Hasina’nın ziyareti hakkında açıklamada bulundu ve şöyle dedi: “Başbakan Narendra Modi ile ikili görüşmelerde bulunacak ve Cumhurbaşkanı Draupadi Murmu ve Başkan Yardımcısı Jagdeep Dhankar ile temasa geçecek.”Hasina, Yeni Delhi'yi en son Ekim 2019'da ziyaret etti. Bagchi şöyle dedi: “Her iki taraf, son yıllarda en üst düzeyde dahil olmak üzere yüksek düzeyde birliktelik sağlamıştır.” Ve şöyle dedi: “Başbakan Şeyha Hasina'nın yaklaşan ziyareti, iki ülke arasındaki güçlü tarihi ve kültürel bağlar ve karşılıklı güven ve anlayış temelinde çok yönlü ilişkileri güçlendirecektir.”Hindistan ve Bangladeş arasındaki genel stratejik ilişki son birkaç yıldır yükseliş halindedir. (Ajanslar)

Yorum:

Awami Partisi liderliğindeki laik aydınlar ve politikacılar,Hasina’nın yaklaşan Bangladeş seçimlerinden önce Hindistan’a yaptığı ziyareti, Bangladeş için çok önemli görüyorlar ve kampanyasını, Hindistan ve Bangladeş arasındaki dostlukta büyük bir ilerleme olarak sunuyorlar. Ziyaret, ister ikili ilişkiler açısından, isterse bölgesel bağları ve ekonomik hedefleri güçlendirme açısından değerlendirilsin bu, bölgenin jeopolitik bağlamı, yani Hindistan’ın stratejisi ve Hindistan’ın Çin’e karşı pozisyonunu güçlendirme ve Raşidi Hilafetin geri dönüşünü önlemeye yönelik Amerikan Pasifik projesi ışığında değerlendirilmelidir. Nitekim Şeyha Hasina, insanlardan vekalet ve biat almaksızın iktidara gelmiştir. Bu yüzden onlara sunacak cazip bir teklifi yoktur. Dolayısıyla onun tek umudu, sömürgeci kafirin bölgesel gündemini uygulamak yoluyla iktidarda kalmaya devam etmek için Hindistan’ın hoşnutluğunu kazanmaktır. Bunun bir sonucu olarak 2008’de iktidara geldiğinden beri Hasina, Bangladeş’in egemenliğini ve stratejik varlıklarını “ikili anlaşmalar ve ittifaklar” adı altında birer birer Hindistan’a devretti. Böylece Hindistan, birçok intihar anlaşmaları yoluyla limanlarımıza, enerji ve savunma gibi stratejik sektörlerimize fiilen ulaşma imkanı buldu. Ayrıca Şeyha Hasina, yakın zamanda Bangladeş’i ziyaret eden Hindistan Dışişleri Bakanı Jaishankar’a, Hindistan’ın ana limanı olan Chittagong Bangladeş Limanı’nı devretmeyi önermiş ve hayal bile edilemeyecek düşük bir ücret karşılığında Hindistan’ın, uzun zamandan beri değerli sularını kullanmasının yanı sıra karayollarını, karayolu taşımacılığı için kullanmasına izin vermiştir. Oysa bu, Bangladeş’in altyapısı ve güvenliği için büyük bir risktir. Ayrıca Hintli şirketlerin, limanlar, madencilik, telekomünikasyon, enerji santrali, eğitim ve giyim de dahil olmak üzere hizmet sektöründen ve doğal kaynaklardan faydalanmasını kolaylaştırmıştır. Hasina’nın bu politikası ve aşağılık davranışı nedeniyle, Hindistan şimdi Bangladeş’e her türlü ihracat vergisini ve Hint ürünlerinin Bangladeş pazarına girişinin önündeki engelleri kaldırması için baskı yapıyor.Buna göre ülkenin ve halkın çıkarlarının, Hasina hükümeti nezdinde hiçbir değeri yoktur. Dolayısıyla halktan izole olan Hasina, iktidara sımsıkı sarılarak müşrik düşmanlarımızı memnun etmek yoluyla iktidardan vazgeçmek istemiyor. Bu yüzden yabancı güçler tarafından iktidara getirilmesinden bu yana Hasina, efendilerine her zaman sadık kalmış ve onların Bangladeş’teki gündemlerine hizmet edip yürütmüştür.

Hain Hasina, biz onun elini tutup Batı destekli laik rejimini devirinceye kadar ekonomimizi, stratejik kaynaklarımızı ve altyapımızı düşmanlarımıza teslim ederek ümmetin egemenliğini tehlikeye atmaya devam edecektir. Kâfirlerin ve müşriklerin esaretine bir son vermek için, ülkenin muhlis halkı ve politikacıları, kâfirlerin ve müşriklerin bu bölgedeki hakimiyetini ebediyen ortadan kaldıracak olan Nübüvvet Minhacı üzere Hilafeti kurarak İslam’ı yeniden iktidara getirmek için çalışmalıdır. Allahu Teala şöyle buyurmuştur: هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَى وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ “Müşrikler istemese bile dinini bütün dinlere üstün kılmak için peygamberini hidayet ve hak ile gönderen O’dur.” [Saf 9]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Seyfet Nevaz