Haber-Yorum

Katar Laik Bir Ülkedir ve Dünya Kupası’nda Alkolü Yasaklamayacaktır!

Haber:

Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA),Katar’da 2022 Dünya Kupası maçlarının oynanacağı sekiz statta alkollü içecek satışı yapılmayacağını açıkladı.

Müslüman Körfez ülkesinde satışları sıkı bir şekilde kontrol edilmesine rağmen, alkollü içeceklerin “stadyumların içindeki belirlenmiş alanlarda" servis edilmesi kararlaştırıldı.

Turnuvada stadyumların VIP alanlarında yer alacak olanlar da alkollü içecek satın alabilecekler. (BBC, 18/11/2022).

Yorum:

Katar, Dünya Kupası’ndan önce de alkol alım-satımına izin veren bir ülke olup -ziyaretçilerin açıklamalarına göre- orada “harika” barlar bulunmaktadır. Ayrıca diğer laik ülkelerde olduğu gibi Katar’ın başkenti ve şehirlerinde çok sayıda gece kulüpleri vardır; dolayısıyla Katar, meyve sularına izin verdiği gibi alkole de izin veriyor, camilerin yapılmasına izin verdiği gibi kâfirler için kilise ve mabetlerin yapılmasına da izin veriyor.

Aslında Katar, söylendiği üzere Dünya Kupası’nda alkolü yasaklamadığı gibi amigo kızlar ve bandocular da buna eşlik ediyor. Nitekim Dünya Kupası’nın sponsoru Match Hospitality Şirketi’nin başkanı Jamie Byrom şunları söyledi: “Pahalı kabin paketlerinin satın alınması şartıyla stadyumlarda taraftarlara içki ikramı yapılacaktır. Ancak stadyumlardaki normal bilet sahipleri için olup olmayacağına dair henüz bir karar alınmadı.”

Öte yandan Katar’ın stadyumlarında alkolü yasakladığını varsaysak bile o halde neden bu bandocular ölçüler belirliyorlar?! Daha önce bazı ülkeler, dine olan düşkünlüklerinden veya alkolün haram olmasından dolayı değil de stadyumlarında güvenliği sağlamak için alkolü yasaklamışlardı. Aksi taktirde sokaklarına yayılmış barlar ve meyhaneler bulunmazdı. Nitekim yıllar önce şöyle bir haber yayınlanmıştı: “14 Haziran’dan 15 Temmuz’a kadar kendi topraklarında 2018 Futbol Dünya Kupası’nın güvenliğini sağlamak için Rus yetkililer, alkolden barbeküye ve Rusların hayatını değiştiren yasaklara kadar katı önlemler almaktan çekinmedi. Maçların arifesinde ve maç günlerinde, Moskova ve diğer şehirlerde alkollü içeceklerin ve her türlü cam şişenin satışı yasaklanmış olacaktır. Bu ise stadyumların çevresini, antrenman sahalarını, taraftarların bölgelerini ve istasyonlar ve parklar gibi diğer “önemli yerleri” kapsayan belirli bölgelerde olacaktır.”

Moskova, kâfir bir ülke olmasına rağmen stadyumlarında alkolü yasaklamıştı. O halde Katar’ın stadyumlarında alkolü yasaklamasındaki büyüklüğü ve ilericiliği nerede Allah aşkına?!

Bazı Müslümanların, Dünya Kupası’nı yapmasından ve topraklarında İslam’ın savunucularını ağırlamasından dolayı Katar’a teşekkür etmeleri ne kadar üzücüdür. Ancak bizler Müslümanlara, Katar’ın Yahudi hahamlara da ev sahipliği yaptığını, onların yemeklerini, barınmalarını ve ibadetlerini organize ettiğini de hatırlatmalıyız. Nitekim eş-Şuruk Gazetesi’nde şöyle bir haber geçmiştir: “Katar’ın üst makamları, Yahudi futbol taraftarlarına, 2022 Dünya Kupası organizasyonu sırasında herhangi bir baskıya veya zarara maruz kalmayacaklarına dair güvence verdi. Katar, Yahudi futbol taraftarları için yemek sağlamanın yanı sıra ibadet tapınakları sağlamayı da taahhüt etti. Yasalarının öngördüğü şekilde bu, Yahudiler ile Körfez ülkeleri arasındaki iş birliği ve kardeşlik köprüleri kurmak içindir.”

İşte ey Müslümanlar, Katar’ın İslam ve Müslümanların düşmanı Yahudilerle normalleşmesiyle ilgili gerçek yüzü ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla Katar, Müslümanların paralarını, güçlerini ve servetlerini Allah’ın ve İslam’ın düşmanlarını memnun etmek için harcayan laik bir ülkedir. Yeter artık Katar ve ajan yöneticilerine şakşakçılık yaptığınız. Zira onların hepsi, size ve dininize ihanette kardeştirler.

Allahu Teala şöyle buyurmuştur: لَقَدِ ابْتَغَوُاْ الْفِتْنَةَ مِن قَبْلُ وَقَلَّبُواْ لَكَ الأُمُورَ حَتَّى جَاء الْحَقُّ وَظَهَرَ أَمْرُ الله وَهُمْ كَارِهُونَ “Andolsun onlar önceden de fitne çıkarmak istemişler ve sana nice işler çevirmişlerdi. Nihayet hak geldi ve onlar istemedikleri halde Allah’ın emri yerini buldu.” [Tevbe 48] Ve Subhanehu şöyle buyurmuştur: إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا يُنفِقُونَ أَمْوَالَهُمْ لِيَصُدُّوا عَن سَبِيلِ اللَّهِ فَسَيُنفِقُونَهَا ثُمَّ تَكُونُ عَلَيْهِمْ حَسْرَةً ثُمَّ يُغْلَبُونَ وَالَّذِينَ كَفَرُوا إِلَى جَهَنَّمَ يُحْشَرُونَ “Şüphesiz ki inkâr edenler mallarını, (insanları) Allah yolundan alıkoymak için harcıyorlar. Daha da harcayacaklar. Ama sonunda bu, onlara yürek acısı olacak ve en sonunda mağlûp olacaklardır. Kâfirlikte ısrar edenler ise cehenneme toplanacaklardır.” [Enfal 36]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Fatıma Mahmud