- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Rusya Parlamentosu Kırgızistan’ı Ukrayna’nın Akıbetiyle Tehdit Ediyor!
Haber:
Devlet Duması Uluslararası İlişkiler Komitesi Birinci Başkan Yardımcısı Svetlana Zhurova, Ulusal Kongre’de Bişkek’in tüm Rus bölgelerinin yanı sıra ülkedeki bireysel yerleşim yerlerinin adlarının acil olarak yeniden adlandırılması çağrısında bulunan Kırgızistan Parlamentosu Başkanı Nurlan Şakiyev’in açıklamasını yorumladı. Nitekim Milletvekili gazetecilere şunları söyledi: “Elbette şu anda bizim tarafımızdan bunu yapmamamız yönünde talepler olabilir. Çünkü bu, şüphesiz çoğu buralarda yaşayan Kırgızistan’daki Rus halkının haklarını ihlal edecektir. Bağlantımız da bu şekilde kaybolacaktır. Bunun ardından bir sonraki aşamada okullar olacak, hatta daha fazlası olacak ve ne yazık ki bu, gençler pratik olarak Rusça konuşmadıkları zaman Gürcistan’daki durum gibi olacaktır. Bizler bunun, Ukrayna’da da bu şekilde başladığını biliyoruz. Artık insanların yavaş yavaş Rusça konuşamayacaklarını anlamalarının zamanı gelmiştir.”
Ayrıca bu konunun ülkede en üst düzeyde tartışılacağı görüşünü de dile getirdi.Zhurova, “belki de Vladimir Vladimirovich’e rapor vereceklerine ve onun da meslektaşı Kırgızistan Cumhurbaşkanı’na bazı açıklamalar yapacağına” dikkat çekti.
Bişkek’in, Kırgız milletvekillerinin yeniden adlandırılmasında ısrar ettikleri Pervomayskiy, Sverdlovsk, Oktyabrsky ve Leninskiy bölgelerini ayırdığından bahsediliyor.
Yorum:
Rusya'nın Kırgızistan üzerindeki sömürgeci hakimiyeti, Rusya için bu kadar zor olan bir dönemde bile böyle bir dereceye ulaşmıştır.Parlamenterler, Bişkek’ten herhangi bir tepkiyle karşılaşmadıklarından dolayı bu kadar sert açıklamalarda bulunuyorlar. Bu da Caparov ve rejiminin irade yoksunu olduklarını gösteriyor. Zira onlar, tam bir itaatle sadece Moskova’nın emirlerini yerine getirmekte olup ne onurları ne de kendilerini saygıları vardır.
Caparov rejiminin Moskova’nın emirlerini uyguladığına dair canlı örneklerden biri de, son zamanlarda İslami hareketlerin üyelerine, özellikle Hizb-ut Tahrir gençlerine ve hatta kadınlara karşı başlattığı baskının boyutudur. Kırgız güvenlik güçlerinin neredeyse her hafta Hizbin başka bir “sorumlusunun” tutuklandığına dair yüksek sesle raporlar yayınlaması, onların arama operasyonları hakkındaki raporları Rus kanıtlarına göre elde ettikleri gayet açıktır. Seçimlerde kendisini İslam’ı destekleyen bir aday olarak gösteren Caparov, şimdi söz verdiğinin tam tersini yapıyor. Zira o ve meslektaşı Taşiyev, Rusları ikna etmek için kendi halklarını yok ediyorlar. Bununla birlikte Kırgızistan tarihi, otoritesi Rusya’ya bağlı olan her Cumhurbaşkanı’nın eninde sonunda yok olmaya mahkûm olduklarını gösteriyor. Nitekim büyük Rusya aşığı Atambayev’in durumunda olduğu gibi atık maddelerin sonunda imha edilecek olması veya Rusya’nın kendisinin çökecek ya da tüm ajanlarını derin bir vadiye sürükleyecek olması, bugün gözlemleyebildiğimiz birtakım işaretlerdir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Mansur