Salı, 24 Muharrem 1446 | 2024/07/30
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
BAE Yöneticileri, Güvenlik Konseyi'nin Modern Elektronik Araçlarla İslam'ı Kuşatma Konusundaki Kararlarını Destekliyorlar!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

BAE Yöneticileri, Güvenlik Konseyi'nin Modern Elektronik Araçlarla İslam'ı Kuşatma Konusundaki Kararlarını Destekliyorlar!

Haber:

Kültür ve Gençlik Bakanı Nura Bint Muhammed El Kaabi, Hindistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı tarafından düzenlenen birbirini izleyen iki üst düzey Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi toplantısında BAE’ni temsil ederken çok taraflılık sisteminin başarılarına övgüler yağdırdı. El Kaabi, çok taraflılığı reforme etmeye yönelik açık bir görüşmede, BM’nin başarı geçmişini gözden geçirdi ve örgütün küresel krizlere ve ortaya çıkan zorluklara yanıt verecek donanıma sahip olmasını sağlamak için kapsamlı reformlar yürütme gereğinin altını çizdi…15 Aralık’ta terörle mücadele toplantısında El Kaabi, Güvenlik Konseyi’nin terörizm ve aşırıcılık tehditlerini ele almak için aldığı önlemleri vurguladı. Bakan, bu çabalara rağmen küresel terör tehdidinin gelişmeye devam ettiği konusunda uyardı. Ve şöyle dedi: “Uluslararası iş birliğini güçlendirme, kapasite geliştirme ve terörle mücadele için etkili stratejiler ve araçlar geliştirme yolunda büyük adımlar attık. Bununla birlikte, özellikle terör tehditlerinin ulus ötesi doğası göz önüne alındığında, Konsey'in diğerlerini dışlayarak belirli terörist gruplara odaklanması artık kabul edilemez.” El Kaabi Güvenlik Konseyi'nin dikkatini terörist faaliyetlerin coğrafi kapsamına çekmeye çağırdı ve yeni ve gelişmekte olan teknolojilerin terör amaçlı kullanımıyla mücadeleye ilişkin Delhi Bildirgesi’ne desteğini vurguladı. Ayrıca, mevcut tüm ülkeleri hoşgörü ilkesine ilişkin farkındalığı ve saygıyı yayarak aşırılığın temel nedenlerini ele almaya çağırdı.Bu bağlamda bakan, Konsey ile BAE'nin yaklaşımının "aşırılıkla mücadele için kapsamlı bir çerçeveye" dayandığını paylaştı. Bunun, hoşgörünün, barış içinde bir arada yaşamanın ve çeşitliliği kutlamanın İslam kültüründe var olan değerler olduğu konusunda farkındalık oluşturarak İslam'ı çarpıtmaya ve istismar etmeye yönelik tüm girişimleri reddetmeyi içerdiğini belirtti. Ayrıca "BAE’nin kamu ve özel kurumlarının, aşırıcılığı sürdürülebilir bir şekilde ortadan kaldırmak için bölgesel ve uluslararası ortaklarla iş birliği içinde çeşitli girişimler başlattığına” dikkat çekti. (BAE'nin resmi haber ajansı WAM, 16/12/2022).

Yorum:

BAE yetkililerinin, dünyadaki tüm suçlulara sempati duymaya çok hevesli oldukları ortaya çıkmaktadır. Şimdi de Nura El Kaabi gelmiş, New York’ta, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bir kolu tarafından 29 Ekim 2022’de yayınlanan "Yeni ve Gelişmekte Olan Teknolojilerin Terör Amaçlı Kullanımıyla Mücadele” konulu Delhi Deklarasyonu’na verdiği desteği teyit eden iğrenç açıklamalarda bulunuyor. Böylece BAE, aksi ispat edilene kadar Müslümanları terörist olarak kabul eden ve taraftarlarının hiçbir ülkenin vatandaşı muamelesini hak etmediğini savunan ülkelerin saflarında yer aldığını yinelemiş oluyor. Birleşmiş Milletler yetkilileri, hangi gerçek bir arada yaşama kavramından ve hangi hoşgörü değerlerinden bahsediyorlar?! Zira onların tamamı, sistematik bir şekilde Müslümanları yok etme sürecini yürüten Hindistan devleti çatısı altında bir araya gelmişlerdir. Hindistan’ın Interpol aracılığıyla kellesini talep ettiği Zakir Naik gibi bazı vaizlere karşı yaptıklarından Kültür Bakanı’nın haberi yok mu sanki? Bu ise, ister ne besleyen ne de açlığı gideren bireysel İslam’a davet olsun isterse kıtalararası siyasal İslam’a davet olsun Hindistan'da İslam'a davet eden herkes için, kara para aklama ve paketlenip hazırlanmış diğer suçlama iddiaları altında yapılmaktadır.

BAE’nin, mübarek toprakları gasp eden Yahudi varlığıyla normalleşmeyi teşvik etmek de dahil olmak üzere farklı bileşenler arasında hoşgörü ve bir arada yaşama gibi gevşek sloganlar altında laiklik kavramlarını pekiştirme ve dini yönetimden ve siyasetten ayırma rollerini yerine getirmeleri için el-Ezher Şeyhi Ahmed Muhammed et-Tayyib ile BAE Fetva Konseyi Başkanı Şeyh Abdullah bin Bayyah gibileri istismar etmeye çalıştığından Kültür Bakanı’nın haberi yok mu sanki? Aynı şekilde yöneticilerin, bir yandan Müslüman halklar diğer yandan ise Yahudiler arasındaki normalleştirme yöntemi, popülist bir normalleşme oluşturma girişimi değil midir?

Delhi Deklarasyonu, ilk sayfasında terörizmi belirli bir dine mensup kişilerle sınırlamamakta ısrar ederken diğer sayfalarında ise sadece belirli İslami grupları terörizm olarak damgalaması bakımından beş sayfasında büyük çelişkiler barındırırken bunca desteği hak ediyor mu acaba?Bu, insani değerlere duyulan önemi teyit eden bir davranış mıdır?!

BAE Kültür Bakanı’nın, bünyesinde İslam'a karşı küresel bir kampanya yürüten Güvenlik Konseyi’ndeki "Terörle Mücadele" Komitesi tarafından yayınlanan Delhi kararlarının yanında yer aldığı gibi aynı şekilde tüm ülkelerin, terörle mücadele adı altında İslam’a ve onu taşıyanlara karşı tek bir yönde yer almaları bize, Müslim’in rivayet ettiği hadisteki Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şu müjdesini hatırlatmaktadır: بَدَأَ الإسْلَامُ غَرِيباً، وَسَيَعُودُ كما بَدَأَ غَرِيباً، فَطُوبَى لِلْغُرَبَاءِŞüphesiz İslam garip olarak başladı ve tekrar başladığı gibi garip haline dönecektir. Ne mutlu o garip (müminlere)!” O zaman İslam’a düşkün olan her bir Müslümanın, İslam’ın çağrıda bulunduğu fikir, duygu ve sistemlerin topluma egemen olmaktan uzaklaştığını hissetmesi gerektiği gibi kafirlerin ve münafıkların aç kurtlar gibi İslam’ın ve Müslümanların üzerine üşüşmelerinin ardından müjdelerin, acıları hafifletmek, cesareti ve kararlılığı kıran her şeyi ortadan kaldırmak, işlerin azametinden dolayı nefsi bilemek, zorlukları kolaylaştırmak, zorbaların perçeminden yakalayan varlığın, nusrete ve hak olan dinini yüceltmeye kefil olduğunu hatırlatmak için geldiğini de hissetmelidir.

Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِBen, cinleri ve insanları ancak ve yalnız Bana ibadet etsinler diye yarattım.” [Zariyat 56]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Nizar Cemal

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER