- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Taliban, Kadınların Yerel ve Yabancı Sivil Toplum Kuruluşlarında (STK) Çalışmasını Yasakladı!
Haber:
Kabil, Afganistan-Taliban hükümeti Cumartesi günü, bazı kadın çalışanların İslami başörtüsünü uygun bir şekilde takmadıklarını iddia ederek Afganistan’daki tüm yabancı ve yerli sivil toplum kuruluşlarına kadın istihdamını askıya alma talimatı verdi.
STK’lara yönelik talimat, talimata uymayan herhangi bir kuruluşun Afganistan’daki faaliyet izninin iptal edileceğini söyleyen Afganistan Ekonomi Bakanı Kâri Din Muhammed Hanif’in bir mesajıyla geldi.Bakanlık sözcüsü Abdurrahman Habib, Associated Press’e mesajın içeriğini doğruladı.
Yorum:
Afganistan’daki Taliban yetkilileri, STK’ların ofislerinde kadın ve erkek karışık olduğu halde başörtülerini uygun bir şekilde takmayan kadınların istihdamının yasak olduğuna dair bu yeni pozisyonun tutarlı nedenlerini tam olarak açıklamamış olsalar da bu tür yabancı kuruluşların, İslam beldelerinde çokça olması daha endişe vericidir.
Sivil Toplum Kuruluşları (STK), misyonlarını Batılı gündemlerine göre yaymak için özellikle sözde üçüncü dünya veya gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere çeşitli ülkelere erişimi kolaylaştırmak için uluslararası toplum tarafından resmen tanınan daha büyük yabancı kuruluşların bir kolu olarak hareket etmektedirler. Genellikle Birleşmiş Milletler ve diğer daha büyük kurumların sponsorluğunda kurulan STK’ların bu ülkelerdeki bulunuş amacı, toplumu kendi toplumlarına benzer bir tabloya sevk etmek veya faaliyet gösterdiği ülkenin değerlerini görmezden gelerek bu ülkeyi kendi mefhumlarından yoksun bırakmaktır. Bunlar arasında, demokratik kavramlar, bunların kadın ve çocuk hakları versiyonları ve son zamanlarda daha aleni hale gelen gençler için cinsel eğitim programları yer almaktadır.
Örneğin Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu tarafından 2002 yılında başlatılan Genç Akran Eğitimi Kurum ve Kuruluşları Ağı YPEER, dünya çapında 52 ülkede cinsel sağlık ve üreme sağlığı alanında çalışan bir ağ olup YPEER Afganistan’ın web sitesinde açıkça, “gençlerin cinsel ve üreme sağlığı (SRH) ve HIV (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü) önleme konularında dünya çapında eşler arası kaliteli eğitimi teşvik etmeyi ve yaymayı” amaçladığını belirtiyor. Bu misyonu gerçekleştirmek için (tiyatro temelli teknikler, rol yapma oyunları, simülasyonlar ve benzerleri gibi) alternatif öğretim yöntemlerini akran eğitiminde kullanıyorlar.
Kırmızı bayraklar, bu STK’nın gençleri cinsel özgürlüğe çağırarak İslami hükümleri ve değerleri ihlal ettiği hususunda gayet açıktır. Ancak Batı destekli STK’lar, evlenme, helal bir ilişki yaşama ve aile kurma gücüne sahip olan bireylerin evlenmesine karşı yüksek bir sesle haykırıyorlar. Kafir Batı’nın, çocuk hakları versiyonu ve 18 yaşında çekingen olmaları halinde bile bu çocuk evliliğiyle çatışan çocuklar, Batılı yaşam tarzına göre cinsel keşfe davet ediliyorlar. Dolayısıyla STK’lar, İslami değerlerle doğrudan çelişen farklı yaşam tarzlarını koruyup savunuyorlar. Bu da eşcinsel yaşam tarzlarına, toplumda normalleşme taktiklerine, cinsiyetler arasında kaosa, (kadın erkek arası) karışıma ve şeriatın yasakladığı diğer ahlaksız eylemlere izin veriyor.
Afganistan, halkın İslami inançlarına dayalı olarak toplumu yok etmeye yol açan her türlü örgütü yasaklamalıdır. Uluslararası toplum ve onunla birlikte Birleşmiş Milletler’in, İslami beldelerin dışında kalması gerekiyor. Zira Birleşmiş Milletler ve ona bağlı kuruluşların desteklediği tüm programlar, empoze edildikleri İslam ülkelerine sadece ahlaksızlık, yozlaşma ve kaos getirmiştir. Dolayısıyla bu STK’lar başka bir işgal biçimi olup ancak doğrudan askeri veya hükümet kontrolü yerine gündemlerini perde arkasından topluma yerleştirmeye çalışan kültürel işgalcidirler. Onları daha da tehlikeli kılan şey ise, yöneticilerin sadece Afganistan’da değil, Pakistan, Ürdün, Filistin ve diğer ülkelerde de eğitim bakanlıklarına girmelerine izin vermeleridir. Amaçları, kadınlar için iş imkanları ve daha iyi ekonomik koşullar talep etmek yoluyla sözde insan hakları ve kadınlara eğitim kisvesi altında İslam beldelerini ve gençleri yozlaşmış ateist toplumlar haline getirmek ve nihayetinde hayatlarını ve toplumlarını mahvetmektir.
Buradaki ironi, Batılı ülkelerin STK’ların kendi bölgelerinde serbestçe faaliyet göstermesine izin vermemesidir.Çünkü bu onun bağımsızlığına ve ilkelerine aykırıdır.Örneğin Amerika Birleşik Devletleri, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme'yi (CEDAW) onaylamadı, ancak kendisi ve Birleşmiş Milletler, Müslüman ülkeleri bu anlaşmayı imzalamaya tabi tuttular. Bu yüzden ülkenin İslami nizama bağlı bir güç olabilmesi için yetkililerin bu STK’ların beraberinde getirdikleri zararları fark etmeleri ve ülkeye sızmalarını engelleyecek sağlam bariyerler koymaları gerekiyor. Elbette Taliban yetkililerinin sadece STK’ları değil, aynı zamanda ülkeyi ipotek altına alan ve şeriata aykırı her türlü dış çerçeve ve anlaşmaları da yasaklaması gerekiyor.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Menal Bedir