Haber-Yorum

Ankara Yalancısı Şam Kasabıyla Barışmaya Çalışıyor

Haber:

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan Perşembe günü yaptığı açıklamada, barış çabaları kapsamında Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşebileceğini söyledi. (El-Arabiya Net, 05/01/2023).

Yorum:

Ebu Hureyra Radıyallahu Anh, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: آيَةُ المُنَافِقِ ثَلاثٌ: إِذَا حَدَّث كَذَب، وَإِذَا وَعَدَ أَخْلَفَ، وَإِذَا اؤْتُمِنَ خَانَ “Münafığın alametleri üçtür: Konuşursa yalan söyler, söz verirse sözünde durmaz, ona emanet verilirse (emanete) hainlik eder.” İşte Erdoğan, gösterebileceği her türlü ikiyüzlülük işareti veya alametini gösterdi; kırmızı çizgiler hakkında ise işine geldiği gibi konuşuyor. “Siz Muhacirsiniz, biz Ensarız” sözü de aynı şekilde. Bunun dışında daha nice yalanları ve vaatleri vardır. İşte Erdoğan bugün tüm o içi boş açıklamaları ve yalan vaatleri yutup ciddi bir şekilde elini Şam kasabının elinin üzerine koymaya, Beşar Esad ile (ilk etapta boykot olarak varsayılan) boykot sayfasını kapatmaya, “mültecileri evlerine geri göndermeye” veya daha doğrusu kadınlar, yaşlılar ve çocuklar da dahil olmak üzere geriye kalan kurbanları suçlu Beşar’a teslim etmeye çalışıyor. Senden koruma isteyen veya sana sığınan birini teslim etmekten daha korkunç bir ihanet olabilir mi Allah aşkına? İslam’ın hükümlerinin, Allah’ın kelamını işitsinler diye kendilerine sığınan kimselerin emniyetini, güvenliğini ve korumasını sağlamalarının sadece Müslümanların üzerine farz olduğunu söylemiyorum, aksine cahiliye dönemindeki Araplar da kendilerine sığınanların güvenliğini sağlıyorlardı. İşte Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bir keresinde müşrik Mut’im Bin Adiy’in mahallesine girmiş ve onun mahallesinde kaldığı sürece Kureyş’in hiç O’na saldırdığı görülmemiştir.

Bundan dolayı kalburun bile arkasını görmeyenlere, gözlerine perde çekilmiş olanlara, bu adamın söz ve fiillerini deneyim ve dahilik olarak görenlere, tüm bunlara, özellikle de tüm grupların savaşçılarına diyoruz ki; yeter artık gerekçe olması imkansız olanları gerekçe olarak gösterdiğiniz ve inkar edilmesi imkansız olanları inkar ettiğiniz! Erdoğan’a olan güveninizden dolayı Şam devrimi ve kuluçkasının ne hale geldiğini ve bugün devrimin başından beri devrimi başarısız kılmak, devrimin gidişatını saptırmak, kardeşlerin silahlarını birbirlerinin göğsüne doğrultmak için çalışan bu Deccal’in gerçeğine karşı gözlerinizin kör olduğunu görmüyor musunuz?!

Bugünden sonra bu yalancıyı ve onun rejimini savunanların ve meşrulaştıranların hiçbir mazereti yoktur. Zira helak olmuş Türkiye rejimi de suç ve ihanette İslam beldelerindeki diğer herhangi bir rejim gibi olup insanların çektikleri acılar, onların gözyaşları ve kanları umurunda değildir. Nitekim Erdoğan ve kafir Batı yanlısı olan bu rejimlerden oluşan akranları, ümmetin kalkınmasını ve iktidara ulaşmasını engelleyen aşılmaz bir engel oluşturmaktadırlar. Allah’ım, bu Ruveybidaları karşı bize iktidar nasip et ve onların bir an önce yok olmalarını sağla.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Velid Belibel