- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Depremin Vurduğu Suriyeli Kardeşlerimizin Acıları Hala Devam Ediyor!
Haber:
Ülkenin kuzeybatı bölgelerini ve illerini vuran depremden etkilenen yerinden edilmiş Suriyeliler, geçici barınaklara terk edildiklerinden ve önemli bir yardım alamadıklarından şikâyet ediyorlar. Zira Halep’in kuzey kırsalındaki Afrin şehrinin merkezinde depremden etkilenen kişilerden biri şunları söyledi: “Bu spor salonunun içinde 100’den fazla aile toplandı ve kalabalık yüzünden girmelerine izin verilmeyen yaklaşık 120 aile daha var.” Ve şunları ekledi: “İnsani olarak zor bir durumda yaşıyoruz. Çocuklarımız yerde yatıyor ve hiçbir yerel veya uluslararası insani yardım kuruluşundan bize gıda yardımı ulaşmadı.” El-Cezire, spor salonuna dağıtılmış olan kadın ve çocukların sahneleri hakkında, tamamı için çadır ve battaniyelerin olmadığını ve mahremiyete saygı gösterilmediğini aktardı. (El-Cezire, 25/2/2023)
Yorum:
Depremin trajedisi ve arkasında bıraktığı yıkım ve binlerce erkek, kadın ve çocuğun ölümü, özellikle Şam bölgesindeki halkımızın acısını çektiği tek trajedi değildir. Bilakis bundan daha büyük trajedi, dünyanın onları terk etmesi, onlara yardım elinin uzatılmaması ve onların, geride kalan çocukları ve kadınlarıyla birlikte yiyeceksiz, ilaçsız, hatta onları kışın soğuğundan koruyacak bir çadır bile olmadan açıkta ve aşırı soğukta bırakılmasıdır. Dolayısıyla ister Arap ister Arap olmasın dünyanın tiranları onlara karşı komplo kurmuşlardır. Zira ahlaksız Birleşmiş Milletler, depremin üzerinden yaklaşık on gün geçtikten sonra yardım sözü veriyor ve sanki mesele gizliymiş, değerlendirilmesi ve elçilerin gönderilmesi gerekiyormuş gibi oradaki durumu değerlendirmek için elçiler göndereceğini söylüyor! Oysa uluslararası TV kanalları deprem yerlerinden 24 saat yayın yapıyorlar. Müslümanların başlarındaki Ruveybidalara gelince; onlardan daha iğrenç ve daha kötü birilerini görmedik; zira kendilerine, çocuklarına, arzularına ve Müslümanların evlatlarını fesada uğratmak amacıyla spor, sanat ve proje gibi önemsiz şeyler için milyarları çarçur ettikleri, dahası Suudi Arabistan’ın sefihi Selman’ın 2017 yılında Suudi Arabistan’ı ziyaret ettiğinde eski ABD Başkanı Trump’a yaklaşık yarım trilyon Dolar vererek yaptığı gibi ümmetin düşmanlarına milyarlar verdiği bir zamanda, ancak mesele Müslümanlarla, sorunlarının çözümüyle ve başlarına gelen sıkıntıları gidermekle ilgili olduğunda bu Ruveybidalardan kırıntıların da kırıntılarından başka bir şey göremiyoruz. Sanki ümmetin servetleri ve kabiliyetleri onların hakkıymış ve bunları atalarından ve dedelerinden miras almışlar gibi!
Defalarca tekrar tekrar söylediğimiz gibi Müslümanların acısını çektikleri bütün trajedilerin tek çözümü, Müslümanlara azabın her türlüsünü tattıran bu ajan yönetici zümresinden kurtulmak, onun yerine rahmet dini olan İslam’ın tatbik ve uygulama konumuna getirilmesi ve Müslümanlar için, sloganı الْإِمَامُ رَاعٍ وَهُوَ مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ “İmam çobandır ve güttüğünden sorumludur” olan bir Halife’nin nasbedilmesidir. Zira Halife, ümmeti hakkından mahrum bırakmamalı, bilakis tebaasının hakkını gözetmelidir. Aksi takdirde kıyamet gününde Allah’ın huzurunda sorumlu olacak ve Allah, oradaki her bir fert için ondan hesap soracaktır. Bu yüzden Müslümanların Halife’sinin görevi, fakirin karnını doyurmak, dul ve yetime infak etmek, sıkıntıda olanın sıkıntısını gidermek, ilim talep etmek isteyenlere infak etmek, borçluların borçlarını ödemek ve Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şu kavlini uygulamaktır: فَأَيُّمَا مُؤْمِنٍ مَاتَ وَتَرَكَ مَالاً فَلْيَرِثْهُ عَصَبَتُهُ مَنْ كَانُوا، وَمَنْ تَرَكَ دَيْناً أَوْ ضَيَاعاً فَلْيَأْتِنِي فَأَنَا مَوْلَاهُ “Hangi mümin, geriye mal bırakarak ölürse, asabesinden kim varsa ona mirasçı olsun. Her kim de arkasında borç veya zayıf evlatlar bırakırsa bana gelsinler. Zira Ben onun velisiyim.” Dolayısıyla mal ümmetindir, devlet de bu malın gözeticisidir. Allah’ım bu ümmeti, Müslümanların evlatlarından yetimlerin ve yaslı kadınların gözyaşlarını silecek, mazlumlardan zulmü kaldıracak, zalimlerden intikam alacak, onları ve arkalarında olanları sürgün edecek Raşid ve adil bir Halife ile şereflendir. Bu ise Aziz olan Allah’a hiç zor değildir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Ebu Hişam