- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Boris Johnson’ın Nijerya Ziyareti
Geri Kalmışlığın Nedeni Batı’ya Bağımlılıktır
Haber:
27 Mart 2023’te eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Lagos’ta düzenlenen bir konferansta "İnsan Deneyimini Yeniden İnsanlaştırma" konulu bir konuşma yaptı.Ziyareti, Şubat ve Mart 2023’te yapılan Nijerya genel seçimlerinden sadece haftalar sonra gerçekleşti.Johnson, oy kullanmada seçme özgürlüğü, demokraside iyi yönetişim, kanun önünde eşitlik ve Nijerya’da güvenlik hakkında konuştu.Ayrıca İngiltere ile Nijerya arasındaki ticaret bağlantılarının artırılmasından ve geliştirilmesinden de söz etti.
Yorum:
Boris Johnson partisinin, kanunları çiğneme, yolsuzluk,suiistimal ve karşıt kanıtlar karşısında büyük bir kibirle masumiyetini korumakta ısrar etmesi nedeniyle itibarını yitirip tecrit edilmiş eski bir lideridir. Dolayısıyla ülkesinin hükümet başkanlığından uzaklaştırılmıştır.
Demokrasi yanlısı bir adam olması açısından Johnson, Ağustos 2019’da İngiliz parlamentosunu erteleyerek zorla askıya alan ve ardından 2022’de istifaya zorlanmasının ardından utanmadan iktidara tutunan bir başbakandı. Yine onun zamanındaki şirketler, şüpheli koşullar altında İngiliz hükümetinden yüz milyonlarca pound istifade etmediler mi? Nitekim pandemi sırasında verilen sözleşmelerde şirketlerin, Michael Gove gibi kabine bakanlarıyla ve Dominic Cummings gibi kıdemli danışmanlarla bağlantıları vardı ve bu da hükümete “chumocracy” yani kayırmacılık-iltimas lakabını kazandırdı. Kanun önünde eşitlik hani nerede? Johnson, kabine bakanları ve danışmanlarıyla birlikte, halkın kesinlikle aynı kurallara uymaları gerektiği konusunda ısrar etmesine rağmen defalarca Korona virüsün yayılmasını önleme kurallarını çiğnediler. Cummings, patronu gibi aşırılıklar konusunda kendini beğenmişliğini koruyor.Johnson ise Lagos’ta yaptığı konuşmada “partygate” skandalıyla alay edecek kadar ileri giderek partygate skandalından kendisinin sorumlu olmadığı konusunda ısrarcı oldu.
Johnson, ortaya çıkan etkisi İngiliz halkını bir ekonomik felaketten diğerine sürükleyen Brexit çağrısına öncülük etti. Zira İngiltere toplumundaki yoksulluk, enflasyon ve işsizlik düzeylerindeki devasa artışlar ve İngiltere’nin küresel ekonomik konumundaki düşüş bunun sonuçlarından sadece birkaç tanesidir.
Hatta Johnson, mücrim Putin’in eylemlerini karşılaştırarak liderler için demokratik sorumluluğu savunmaya çalışırken Putin’i kendisi için de geçerli olan şu ifadelerle nitelendiriyor: “(Putin) demokratik bir sistem uygulamıyor ve etrafını dalkavuklarla çevreliyor.” Kesin olarak farkında, çünkü bir bilgi gerektiriyor.
Aslında Johnson, kendi ülkesinde bariz bir şekilde başarısızlığa uğrayan modası geçmiş Batı değerlerinin propagandasını yapmaya gelmiştir. Oysa kapitalizm denilen başarısız bir siyasi yapıyı ve adaletsiz bir ekonomik sistemi temsil ediyor. Dolayısıyla Johnson’ın ticari bağlantıların geliştirilmesi çağrısında bulunan ziyareti, İngiltere’nin eski sömürgelerine dayatmaya devam ettiği sömürgeci boyun eğdirmenin bir uzantısı olan Brexit’in feci sonuçlarını hafifletmeyi amaçlıyor. Johnson yönetiminin ve İngiliz demokrasisinin tanık olduğu yaygın yolsuzluk, sadece ilkelerinin yanlış uygulanmasında değil bu sistemin özelliklerinden biridir.
Kırmızı halılar sermeye devam ettiğimiz ve Boris Johnson gibileri ve onun savunduğu değerlere kucak açtığımız sürece ülkelerimiz sömürgeleştirilmiş olarak kalmaya devam edecektir. Ülkemiz ancak Batılı sistemleri reddederek ve İslam’ı Hilafet olarak kucaklayarak gerçek kurtuluşu bulabilir. Zira Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in getirmiş olduğu sistem ve hayat tarzı, insanlığın hayrı için semanın adaleti üzerine inşa edilmiştir. Nitekim Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem, şöyle buyurmuştur: ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ “Sonra (yeniden) Nübüvvet Minhacı üzere (Raşidi) Hilafet olacaktır.”
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Selim Muhammed