- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Türk Ordusunun Suriye’nin Kuzeyinden Çekilmesi Meselesinin Gündeme Getirilmesi, Gözlere Kum Serpmek İçindir
Haber:
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, “PKK ve SDG” milisleri kuzeydoğu Suriye’de varlığını sürdürdüğü sürece Esad rejiminin istediği gibi Ankara’nın kuzey Suriye’den çekilmesini iki ülke arasındaki normalleşmenin şartı olarak kabul etmeyeceğini duyurdu. (Orient Net)
Yorum:
Şam tiranının Şam devrimine karşı kararlılığının, Türkiye rejiminin, rejimi devirecek ciddi eylemlerde bulunmalarını engellemek için bağlantılı grup sisteminin liderlerini dizginlemedeki başarısından kaynaklandığının herkes farkındadır; şayet Türkiye rejimi ve Suriye’deki diğer aktif ülkelerin yardımı olmaksızın rejime kontrol etmeyi hayal bile edemeyeceği geniş bölgelerin teslim edilmesinden bahsetmiyorum bile. Dolayısıyla Türkiye rejiminin Suriye topraklarındaki varlığı, ne kadar aksini iddia etse de aslında mücrim (Esad) rejiminin lehinedir. Bu bir yöndendi. Diğer yönden olana gelince; Türkiye rejiminin Suriye topraklarına girmesi, Şam halkını desteklemek için değil kendi ulusal güvenliğini korumak için olmuştur ve hala da öyledir; zira Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarına bağlı grup sistemin liderlerini bu amaçla ve kendi adına Kürtlere karşı yöneltmeyi başardığı gibi aynı zamanda Halep şehrini ve diğer geniş bölgeleri teslim etmeyi de başarmıştır.
Türk ordusunun Suriye’den çekilmesi meselesinin gündeme getirilmesi, gözlere kum serpmek ve Şam tiranı rejiminin seçimler konusunda Türkiye rejimi üzerine baskı yapmaya yönelik girişimini ifşa etmek içindir. Artık herkes Türk ordusunun Suriye topraklarından çıkmasıyla, muhlislerin herkesin masasını alt üst edecek eylemlerde bulunmalarının önünü açacağının, dolayısıyla işlerin kontrolden çıkacağının farkındadır. Şam tiranının, devrimin kuluçka merkezi ve patlamak üzere olan bir volkan olarak kabul edilen kuzey Suriye bölgelerinin kontrolünü ele geçirmekten uzun süre aciz kalmasından bahsetmiyorum bile.
Büyük bir olasılıkla Türk ordusunun Suriye’deki varlığı, Şam tiranının kontrolündeki tüm bölgelerin güvenli bir şekilde geri dönmesini sağlayan zehirli Amerikan siyasi çözümünün uygulanmasına katkıda bulunmak için girdiği görevinin tamamlanmasına, böylece uluslararası toplumun Şam devriminin fiilen durdurulduğu, ellerinden gelse tamamen ortadan kaldırıldığı noktasında mutmain olmasına kadar devam edecektir.
Şam halkının görevi, hiçbir rejime güvenmemeleri ve özellikle de Suudi rejiminin maskesinin düşmesinden sonra ne kadar dostluk iddiasında bulunurlarsa bulunsunlar onlara meyletmemeleridir; zira tüm bu rejimler kâfir Batı’nın ajanları olup önce Batı’nın çıkarlarını, sonra da kendi çıkarlarını gerçekleştirmek için çalışmaktadırlar; çünkü onlarda bir insanlık ve mazluma yardım etmek yoktur ve onların tamamı, Şam tiranının yaptığını yapmaya ve kendilerine karşı harekete geçmeleri halinde halklarını öldürmeye hazırdırlar ve bunun birçok örnekleri vardır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ahmed Abdulvahhab - Suriye