Haber-Yorum

Bu Aşağılayıcı Durumlar Sizi, Ajanları Devirmek ve Müslümanların Halifesine Biat Etmek İçin Motive Etmiyor mu?!

Haber:

Uluslararası Af Örgütü 22/4/2024 tarihinde, Sudan’da devam eden çatışmanın 14.600 Sudanlının ölümüyle ve 2 milyonu komşu ülkelere sığınanlar olmak üzere 8 milyon kişinin yerinden edilmesiyle sonuçlandığını söyledi.

Ordu, sivil hedeflere hava saldırıları düzenleyerek sivilleri öldürmekle suçlanırken Hızlı Destek Kuvvetleri ise cinsel şiddetin yanı sıra sivillere yönelik soykırım, zorla yerinden etme, cinayet, adam kaçırma ve işkence yapmakla suçlanıyor.

Uluslararası Af Örgütü, çatışmaların ortasında kalan sivillerin yiyecek, su veya tıbbi hizmet alamadıklarını ve sınırlı internet bağlantısı nedeniyle güvenli geçişler hakkında bilgi edinemediklerini söyledi. Ve şöyle devam etti: “İnsanlar evlerinde öldürülüyor ya da çaresizce yiyecek, su ve ilaç ararken ve kaçarken kendilerini çapraz ateşin ortasında buluyor ve hedefli saldırılarda kasten vuruluyorlar.” Bazıları 12 yaşını bile geçmeyen genç kadın ve kız çocuklarının, savaşan tarafların bireyleri tarafından tecavüze ve cinsel şiddete maruz kaldıklarını da bildirdi. (Et-Tağyir, 22/04/2024)

Sudan Tribune 23 Nisan 2024’te, Darfur bölgesindeki Yerinden Edilenler ve Mülteciler Koordinasyonunun, yerinden edilmişlerin merkezlerinde bulunan çocuklar arasındaki yetersiz beslenmeye ilişkin yeni istatistikler ortaya çıkardığını ve 7.000 çocuğun aşırı derecede yetersiz beslenmeyle karşı karşıya kaldığını bildirdi. 5 Şubat'ta Sınır Tanımayan Doktorlar, Kuzey Darfur’daki el-Fasher’de bulunan Zemzem kampında yetersiz beslenme nedeniyle her iki saatte bir en az bir çocuğun öldüğünü söyledi.15 Nisan'da Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), beş yaşın altındaki yaklaşık 4 milyon çocuğun akut yetersiz beslenmeden acı çekeceğini bekliyor.

Yorum:

Amerika’nın talimat ve emirleriyle Burhan ve Hemedti'nin arkasında durduğu tüm bu vahşi suçlar, sizleri bu suçlu ajan rejimi ortadan kaldırmak için harekete geçmeye motive etmiyor mu?!Ne yazık ki kafir ülkelerin ürettiği bu savaştaki bu suçlar, ordu güçleri ve Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından işlenmektedir.

Silahlı Kuvvetler ve Hızlı Destek Kuvvetlerinin sadık evlatlarına mesajımız, liderlerinin direktif ve talimatlarına uymamaları, ellerini savaştan çekmeleri, bu trajediye bir son vermeleri ve Sudan halkını, tek önem verdikleri şey, kendi halklarının kafatasları pahasına bile olsa efendilerine boyun eğmek ve onların planlarını uygulamak olan bu ajanlardan kurtarmalarıdır! Ailelerinize karşı kurulan komploları gördüğünüzde, damarlarınızdaki kan kaynamıyor mu Allah aşkına?!

Ey Sudan orduları: Sudan’ın şehirlerinde ve köylerinde dökülen masum kanlar sizi etkilemiyor mu?! Çocukların çığlıkları, kadınların nidaları ve yaşlıların yardım talepleri, sizleri onlara yardım etmek için harekete geçirmiyor mu?! Allahu Teala’nın şu kavlini hatırlamıyor musunuz: وَإِنِ اسْتَنْصَرُوكُمْ فِي الدِّينِ فَعَلَيْكُمُ النَّصْرُ “Sizden din konusunda yardım istediklerinde yardıma icabet etmeniz sizin üzerinize vaciptir.” [Enfal 72] Kavi ve Cabbar olan Allah’ın ayetleri, sizleri adam gibi bir duruş sergilemeye sevk etmiyor mu?!

Ey Sudan orduları: Allah’a itaat etmek mi daha hayırlıdır yoksa Allah ve Resulüne savaş açan, sizin ve dininizin düşmanlarını destekleyen adam kılıklı yöneticilere itaat etmek mi?!

Ey Sudan orduları: Onlar nefislerini tahkir eden adam kılıklı yöneticilerdir; zira onlar nefislerini, çarpık bacaklı bir sandalye uğruna sömürgeci kâfirlere ucuza satmışlardır. İnsanı üzen şey, onların bulundukları konumlarda kalabilmelerinin sizin onları korumanıza bağlı olması, efendilerinin onları koruyamaması veya savunamamasıdır; o halde neden onları koruyorsunuz ki?! Neden sizin ve Sudan halkının kaderiyle oynamalarına izin veriyorsunuz?! Onların sizin dışınızda hiçbir güce sahip olmadıklarını bile bile onlardan korkuyor musunuz? Bu zillete ve aşağılanmalara daha ne zaman kadar sessiz kalacaksınız?!

Allah’ın sizden razı olacağı ve sizlere dünyada ve ahirette yüksek bir makam bahşedeceği zafer, Sudan halkını bu iktidardaki gruptan kurtarmakla olacaktır; bu ise tek başına yeterli değildir; zira kâfirler, onlardan daha hain olan başka yöneticileri getirebilecek güçtedirler; bu nedenle zulüm ve adaletsizlikle dolduktan sonra yeryüzünü adalet ve nurla dolduracak ve işgal altındaki Müslüman ülkeleri kurtarmak ve diğer ülkeleri fethetmek için orduları seferber edecek Müslümanların Halifesi olan Rabbani bir yöneticiye biat etmek için gasp edilen otoritenin ümmete teslim edilmesi gerekir. Bu ise aziz olan Allah’a hiç de zor değildir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdulhâlik Abdûn Ali - Sudan