- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Moskova Formatı: Taliban’ı Rusya’nın Siyasi Tuzağına Düşürmek İçin Bir Platformdur!
Haber:
Moskova’da düzenlenen ve “Moskova Formatı” olarak bilinen Afganistan konulu altıncı bölgesel toplantıya Afganistan Dışişleri Bakanı ile Pakistan, İran, Çin, Hindistan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Suudi Arabistan, Katar, BAE ve Türkiye’den temsilciler katıldı. Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zakharova toplantı öncesinde yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu toplantının önceliği Afganistan ulusal uzlaşı sürecini ele almak ve bölge hükümetleri ile Kabil arasındaki siyasi, ekonomik, terörle mücadele ve narkotikle mücadele alanlarında pratik etkileşimi genişletmektir.”
Yorum:
“Moskova Formatının” hedefleri, 2017’deki kuruluşundan bu yana önemli ölçüde gelişmiştir. Başlangıçta bu format oluşturulduğunda ABD ve NATO işgal güçleri Afganistan’daydı, ABD destekli hükümet iktidardaydı ve Taliban rejiminin ülke üzerinde hiçbir kontrolü yoktu.Ancak bugün durum tamamen değişti; zira farklı bayraklar altındaki farklı ülkeler, Afganistan’daki siyasi, istihbarat, ekonomik ve kültürel varlıklarını ve nüfuzlarını güçlendirmeye çalışmaktadırlar. Dolayısıyla Rusya, Çin, Amerika, Avrupa ülkeleri ve Afganistan’ın komşularının, rakiplerini izole etmek için ülkedeki nüfuzlarını artırmaya çalıştıklarını belirtmekte fayda vardır. Bu arada Rusya, Afganistan’ı Rusya’nın bölgesel çıkarlarına ve güvenliğine karşı kullanmayı hedeflediğine inanarak Amerika ve müttefiklerinin Afganistan’da artan etkisinden endişe duymaktadır.Bu nedenle Rusya, “Moskova Formatı” da dahil olmak üzere birçok önlem almaktadır.
Rusya ve ABD gibi bölge ülkelerinin Hilafetin kurulmasından ve İslam’ın Afganistan ve bölgede kapsamlı bir şekilde uygulanmasından endişe duydukları gayet açıktır. Aslında Rusya’nın Hilafetin kurulmasından ve İslam ümmetinin birliğinden korkmasının iki temel nedeni vardır:
1) Rusya’nın Hilafet döneminde ağır darbelere maruz kalması ve acı yenilgilerle karşılaşması.
2) Rusya’nın, bölgedeki İslami uyanışın Orta Asya’daki ajan yöneticilerin, yani yıllardır bu bölgelerdeki halkları yöneten ve insanlar yoksulluk ve yoksunluk içindeyken kamu zenginliklerini ve kaynaklarını kendi kişisel çıkarları için sömüren yöneticilerin düşmesine yol açacağından korkması. Ayrıca Orta Asya halkları, kendilerine sadece yozlaşma ve bağımlılık getiren demokratik, milliyetçi ve komünist rejimlerden bıkmışlardır.
Bölge ülkeleri her toplantıda Afganistan hükümetine, kendi ülkelerinde bağlı kalmadıkları bir talepler paketi sunuyorlar. Örneğin çoğu bölge ülkesinde siyasi otorite belirli sülaleler, aileler, çevreler veya devletler arasında paylaşılırken, kapsayıcı bir hükümet inşa etme çağrısında bulunmaktadırlar.Bununla birlikte laik ve demokratik figürleri Afganistan hükümetindeki ajanlarıyla bütünleştirmek, dolayısıyla mevcut sistemi esas yolundan saptırmak amacıyla Afganistan için tekrar tekrar kapsayıcı bir hükümet sloganı atıyorlar.
Bölge liderleri sadece Afganistan hükümetini İslami hedeflerinden vazgeçmeye teşvik etmekle kalmıyor, aynı zamanda 20 yıl boyunca Taliban’ın yanında yer alarak ABD işgaline karşı savaşan ve Taliban’a bağlılık sözü veren göçmen mücahitlere karşı da baskı uygulanmasını talep ediyorlar. Ayrıca “Moskova Formatı” Afganistan hükümetinden, terörizm olarak tanımladıkları cihada hayır demesini ve diğer cihatçı grupların yukarıda bahsedilen kâfir ülkelere karşı cihat yapmasını engellemesini beklemektedir; bu talepler ise onların İslam’a ve Müslümanlara olan düşmanlıklarını yansıtmaktadır.
Rusya ve diğer bölge ülkeleri, siyasi ve ekonomik vaatlerle Taliban'ı kendi çıkarlarına doğru çekmeye, hatta siyasal İslam’ı bastırmak için kendileriyle işbirliği yaptırmaya çalışıyorlar.Buna rağmen Taliban Rusya’nın terör örgütleri listesinde yer almaya devam etmektedir; ancak bu toplantıda Taliban’a, bu listeden çıkarılabileceklerine dair güvence verilmiştir. Hatta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, temmuz ayındaki Şangay İşbirliği Örgütü Devlet Başkanları Konseyi toplantısında, hükümetinin Taliban’ı terörle, özellikle de IŞID ile mücadelede bir müttefik olarak gördüğünü açıklamıştı.
Bu ise; Rusya’nın tarihsel olarak İslam ümmetinin ve Afganistan’daki mücahit halkın doğrudan ve uzun erimli düşmanı olmasına ve bugün bile Orta Asya, Kafkasya, Suriye ve diğer bölgelerde Müslümanları öldürmeye ve hapsetmeye devam etmesine ve her İslami hareketi terörizm olarak etiketlemesine rağmen böyledir.Dolayısıyla böyle bir devletten olumlu ya da iyi bir şey beklemek sadece İslam şeriatına muhalefet etmek değil, aynı zamanda siyasi bir hatadır.
Sonuç olarak bölgesel toplantılar ve konferanslar, aslında sömürgeci güçlerin siyasi hedeflerine ulaşmak için kullandıkları bir tuzak mesabesindedir. Zira siyaset hakkında net bir anlayışa sahip olan biri, Suriye devriminin ve Arap Baharının konferanslar ve bölgesel toplantılarla nasıl raydan çıkarıldığını çok iyi bir şekilde idrak edecektir. Bu nedenle Afganistan hükümeti, bu tür konferanslara katılmak ve Rusya, Çin, Birleşmiş Milletler, ABD ve diğer ülkelerden medet ummak yerine umudunu İslam ümmetine yöneltmeli ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurmak için çalışmalıdır.Bu bağlamda Hizb-ut Tahrir’e güvenmesi gerekir; zira o, siyasi durumu net bir şekilde anlayan ve Müslüman halkı asla aldatmayan siyasi bir partidir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Yusuf Arslan – Afganistan