- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Netanyahu: Sinvar’ın Öldürülmesi Savaşı Sona Erdirmez!
Haber:
Yahudi varlığının Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas’ın Siyasi Büro Şefi Yahya Sinvar’ın Gazze Şeridi’nde varlığın ordusu tarafından düzenlenen bir operasyonda öldürüldüğünü vurguladı ve savaşın sona ermediğini teyit etti.
Hamas’ın artık Gazze Şeridi’ni yönetmeyeceğini ve kendi iddiasına göre bölgeye barış ve refah getirmek için Ortadoğu’nun “şer ekseni” olarak tanımladığı durumu durdurma fırsatına sahip olduğunu söyledi. (El Cezire Net)
Yorum:
Hamas’ın Siyasi Büro Şefi Yahya Sinvar’ın şehit edilmesi direnişin sona erdiği anlamına gelmez, aksine devrimin alevini artıran bir meşale olacaktır. Halkının haklarından vazgeçmeyeceği gasp edilmiş topraklar üzerine kurulan Yahudi varlığının kaçınılmaz bir çöküşün eşiğinde olduğundan bahsetmiyorum bile. Bunun birçok nedenleri vardır ki bunlardan bazıları şunlardır:
1- Ülkelerini kasıp kavuran iç anlaşmazlıkların, benzeri görülmemiş bir yoğunlukta karmaşık bir hale gelmesi.
2- Kötüleşen ekonomi ve sektörlerinin çoğuna isabet eden felçlik durumu, ayrılmayı düşünmeye başlayan ve bazıları fiilen ayrılmış olan binlerce şirket.
3- Artık bu devlet için bir gelecek görmeyen Yahudilerin bu ülkenin dışında yaşama arzusu, yani bu ülkeye yeni gelenin olmayacağı anlamına gelen tersine bir göçün yaşanması.
4- Tüm bu felaketlere, füze saldırılarına ve patlamalara rağmen Filistin halkının göstermiş olduğu kararlılığın sonucunda devam eden çatışmanın ortaya çıkardığı kronik korku durumları.
5- Bu varlığın yakın geleceğinin, kendi deyimlerine göre Amerika’nın (şer ekseninden) arındırılmış bir Ortadoğu şekillendirme ve bölge ülkelerinin yöneticileriyle masa üstünde normalleşme süreçlerini tamamlayarak bu varlık için garantiler sağlama planlarını uygulamak amacıyla Netanyahu tarafından başlatılan resmi hırslardan ve karmaşık genişlemeden daha karmaşık olması, tüm okumalara göre onların çıkarlarına olmayan bu genişlemenin varlığı ayartan bir sihir olduğunu göstermesi.
Tüm bölge kızgın bir sahan üzerinde olup bu, kağıt üzerinde hesaplanacak bir durum değildir; çünkü halkların ve içlerindeki güçlerin harekete geçme anının belirlenmesi veya bundan kaçınılması imkansızdır. Zira bunlar, plan veya hesaplama beklemez. Bu yüzden hain yöneticilerin pençesi ne kadar güçlü olursa olsun, bu gücü asla dizginleyemeyecektir.
Ey İslam ümmeti ve ey Allah’ın kendilerine içinde güç olan bir yer verdiği bu ümmetin adamları: Gücünüzü mazluma yardım etmek ve Allah’ın dünyasında Allah’ın şeriatını tatbik etmek için yerinde kullanmadığınızdan dolayı Allah sizleri hesaba çekecektir.
Ey Müslümanlar: Bugün bizim savaşımızın, tüm bölge için bir şer çizerken sadece kendi çıkarlarını gerçekleştirmek için olduğu sürece herhangi bir tarafı kullanmaktan veya herhangi bir taraftan da kurtulmaktan asla çekinmeyen Amerika ve onun zebanileriyle olan bir savaştır. Bu yüzden şayet bugün mazlumlara ve şehitlerin, çocukların ve kadınların kanlarına destek olmak için harekete geçmezsek sıra bizim çocuklarımıza ve kadınlarımıza gelecektir. O halde Rabbimiz Subhanehu’nun bizlere vaat ettiği Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurarak izzetinizi yeniden elde etmek ve İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışanlarla birlikte hareket edin.
Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَلَا تَهِنُوا وَلَا تَحْزَنُوا وَأَنتُمُ الْأَعْلَوْنَ إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ * إِن يَمْسَسْكُمْ قَرْحٌ فَقَدْ مَسَّ الْقَوْمَ قَرْحٌ مِّثْلُهُ وَتِلْكَ الْأَيَّامُ نُدَاوِلُهَا بَيْنَ النَّاسِ وَلِيَعْلَمَ اللهُ الَّذِينَ آمَنُوا وَيَتَّخِذَ مِنكُمْ شُهَدَاءَ وَاللهُ لَا يُحِبُّ الظَّالِمِينَ “Gevşeklik göstermeyin, üzüntüye kapılmayın. Eğer inanmışsanız, üstün gelecek olan sizsiniz. Eğer siz (Uhud’da) bir acıya uğradınızsa, (Bedir’de de düşmanınız olan) o kavim de benzer bir acıya uğramıştır. O günleri biz insanlar arasında döndürür dururuz (zaferi bazen bir topluma bazen öteki topluma nasip ederiz.) Ta ki Allah, iman edenleri ortaya çıkarsın ve aranızdan şahitler edinsin. Allah zalimleri sevmez.” [Al-i İmran 139-140]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Nebil Abdulkerim