Haber-Yorum

Trump'ın Gazze Hakkındaki Planı ve Arap Alternatifinin Reddedilmesi!

Haber:

BBC Arabic 5 Mart 2025 Çarşamba günü internet sitesinde, Amerika ve Yahudi varlığının, ABD Başkanı Donald Trump'ın planında geçtiği üzere Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden tehcir edilmesini reddeden savaş sonrası aşamada Gazze Şeridi'nin yeniden inşasına yönelik Arap planını reddettiklerini ve 4 Mart'ta Kahire zirvesinde Arap liderleri tarafından onaylanan önerinin, Amerika'nın Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele geçirip halkını kalıcı olarak yeniden yerleştirilmesine bir alternatif olduğunu ve Beyaz Saray ve Yahudi Dışişleri Bakanlığı'nın her ikisinin de Arap planını Gazze'deki gerçeklerle muamele etmede başarısızlık olarak nitelendirdiklerini belirtti. Dolayısıyla her ikisi de Trump’ın Gazze Şeridi’ne yönelik planına bağlı kaldılar. Nitekim Arap zirvesi, altı haftalık anlaşmanın ilk aşamasının Cumartesi günü sona ermesinin ardından Gazze'deki kırılgan ateşkesin çökebileceği olasılığı hakkındaki endişelerin arttığı bir ortamda gerçekleştirilmiştir.

Yorum:

Gazze Şeridi'yle ilgili son gelişmeler, bir yanda İslam ümmeti ile diğer yanda Yahudi varlığını destekleyen Batılı güçler arasındaki uzun soluklu mücadele bağlamında ortaya çıkmıştır.ABD ve Yahudiler, Arapların savaş sonrasında Gazze'nin yeniden inşasına ilişkin önerisini reddederek, Trump'ın Gazze halkının zorla yerlerinden edilmeleri anlamına gelen nakledilmesi ve yeniden yerleştirilmelerine dayanan vizyonunu benimsemekte ısrar ettiler.Dolayısıyla bu tutum, Gazze'ye yönelik savaşın arkasındaki gerçek hedefleri ve Gazze Şeridi'ni halkından boşaltma ve işgalin çıkarlarına göre yeniden şekillendirme çabasını ortaya koymaktadır.Bu bağlamda bu gelişmeler İslam ümmetini hedef alan ve uzun süredir devam eden sömürgeci planın sadece yeni bir halkası olup ancak Hilafet Devleti kurularak ümmetin otoritesinin yeniden tesis edilmesiyle buna karşı konulabilir.

Yeniden inşa için 53 milyar Dolarlık bir planı onaylayan Arap zirvesi, insani ve yardım yönlerine odaklanmış ancak krize yönelik köklü bir çözüm sunmamıştır.Bilakis Gazze için bağımsız uzmanlardan oluşan bir geçiş yönetimi önerisi bile Arap liderlerin Amerika ve Yahudilerin hegemonyasına karşı gerçek bir siyasi duruş sergilemekten ne kadar aciz olduklarını göstermektedir.

Nitekim bu tür önerilerin İslam ümmeti için bir çözüm sağlaması imkansızdır; bilakis tam tersine bu, sadece sorunun aslını, yani toprakların işgalini ve onu özgürleştirme görevini atlatmaya yönelik girişimlerdir.

İslam, toprakların işgalci ile yerinden edilen arasında bölünmesi fikrini kabul etmediği gibi Müslümanların topraklarında gaspçı bir varlığın varlığını da kabul etmez.Zira Müslümanların kanlarıyla fethettikleri topraklardan vazgeçmesi caiz olmadığı gibi dolaylı da olsa işgalin pekişmesine yol açacak herhangi bir projenin kabul edilmesi de caiz değildir.

Dolayısıyla ümmetimiz, Amerika, Birleşmiş Milletler ve hatta bazı Arap ülkeleri tarafından önerilen tüm çözümlerin, işgali bekasına ve gerçek çözümü ertelemeye yönelik girişimlerinden başka bir şey olmadığının farkına varmalıdır.

Bu komploların gölgesinde geriye şu kalıyor:Filistin'i destekleyecek Müslüman ordular nerede?Ümmeti savunmak için yemin eden ve bu mutant varlığı ortadan kaldırmaya muktedir olanlar nerede?İslam ümmeti, sayı ve teçhizat bakımından devasa ordulara sahip ancak şerî görevini yerine getirmesini engelleyen hain yöneticilerin emirleriyle zincire vurulmuştur.

Ey Kinane askerleri:Şunu çok iyi biliniz ki sessizliğiniz sizin için bir özür değildir; zira bu eylemsizlikten dolayı Allah'ın huzurunda sorumlu olacaksınız. Filistin, kınama ve eleştirmekle değil, orduların seferber edilmesi ve Allah yolunda cihat ilanı ile kurtarılabilir. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur:وَمَا لَكُمْ لَا تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاءِ وَالْوِلْدَانِ “Size ne oldu da Allah yolunda ve çaresiz erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz?” [Nisa 75]

Bizler sizleri, ümmetinizi desteklemenizi engelleyen yöneticilerin emirlerini reddetmeye ve orduları harekete geçirip hain rejimleri devirerek ve ümmeti birleştirecek, onun izzetini yeniden sağlayacak, onu zafere ve kurtuluşa götürecek olan Raşid Hilafeti kurarak Allah'ın sizlere vacip kıldığı şeyi yapmaya davet ediyoruz.

وَلَيَنصُرَنَّ اللهُ مَن يَنصُرُهُ إنَّ اللهَ لَقَوِيٌّ عَزِيزٌ * الَّذِينَ إن مَّكَّنَّاهُمْ فِي الْأَرْضِ أَقَامُوا الصَّلاةَ وَآتَوُا الزَّكَاةَ وَأَمَرُوا بِالْـمَعْرُوفِ وَنَهَوْا عَنِ الْـمُنكَرِ وَلِلَّهِ عَاقِبَةُ الأُمُورِ

“Şüphesiz ki Allah, kendi dinine yardım edene mutlaka yardım eder. Şüphesiz ki Allah, çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir. Onlar (o müminler) ki, eğer kendilerine yeryüzünde iktidar verirsek namazı kılar, zekâtı verirler, iyiliği emreder ve kötülükten nehyederler. İşlerin sonu Allah’a varır.”

[Hac 40-41]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Mahmud El-Leysî - Mısır