- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Hilafetin ve Halifenin Yokluğunda İşte Sizin Hikayeniz Budur Ey Müslümanlar!
Haber:
Sudan'ın merkezindeki El Cezire eyaletinde yer alan Wad el-Nura köyü, tek bir günde tamamen yıkıldı, 400'den fazla kişi öldü ve iletişimin kesilmesi ve sivillerin ve gazetecilerin seslerinin bastırılması nedeniyle dünya bu olaydan haberdar olmadı." Sudanlı aktivist Rewan şahin, Sudan'ın yaşamak zorunda kaldığı felaketleri anlatmaya işte böyle başladı. (Arabi 21)
Yorum:
Bakın işte Sudan, kardeşi Gazze Haşim'in ihlal edilmesinin hızının yavaşlamasının ardından tekrar sahneye geri döndü. Bakın işte yaralı Sudan, düşmanımız başına musallat olup onun sahnesini kontrol etmesinin, Müslümanları birbirlerini öldürtmek ve bizi eski cehaletimize geri döndürmek için Müslümanları kışkırtmasının ardından yeniden sesini yükseltiyor. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: ثُمَّ أَنتُمْ هَـٰؤُلَاءِ تَقْتُلُونَ أَنفُسَكُمْ وَتُخْرِجُونَ فَرِيقاً مِّنكُم مِّن دِيارِهِمْ “Sonra işte şimdi sizler birbirinizi öldürüyorsunuz; içinizden bir kesimi yurtlarından sürüyorsunuz.” [Bakara 85] Peki buna razı mı olacaksınız ey Müslümanlar?Kafir milletler kanımızı dökmek için bize karşı birleşmişken, onlarla savaşıp silahlarımızı onlara doğrultmak yerine silahlarımızı kendi göğsümüze mi doğrultacağız?! وَإِذْ أَخَذْنَا مِيثَاقَكُمْ لاَ تَسْفِكُونَ دِمَاءكُمْ وَلاَ تُخْرِجُونَ أَنفُسَكُم مِّن دِيَارِكُمْ ثُمَّ أَقْرَرْتُمْ وَأَنتُمْ تَشْهَدُونَ “(Ey İsrailoğulları!) Birbirinizin kanını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair sizden söz almıştık. Her şeyi görerek sonunda bunları kabul etmiştiniz.” [Bakara 84]
Allahu Teala bu dönemde, küfür milletlerinin, hiçbir hesap verme ve denetim olmaksızın doğudan batıya kadar tüm İslam ümmetinin üzerine üşüştüklerini görmemizi takdir etmiştir.Allahu Teala bizim, İslam ümmetinin yaşadığı ve kafirler tarafından zulüm gördüğü, kanlarının döküldüğü o asırlara benzeyen, dahası kafirlerin zulüm ve vahşetlerinin o asırların bile ötesine geçtiği bu zamanda yaşamamızı takdir etmiştir.Öyleyse neden büyük adamların yolunu takip edip onlar gibi kendi ellerinizle tarih yazarak Allahu Teala'nın izniyle bu dünyada izzete ve ahirette de Allah'ın rızasına nail olmuyorsunuz?
Ey sevgili Sudan’daki Müslümanlar: Aranızda, bu katliamları durdurup büyük şerefe nail olacak, bu sıkıntıyı nimete çevirecek, Müslümanların dağınıklığını bir araya getirip kanınızın haksız yere akıtılmasına son verecek, kafirlerin planlarına ve komplolarına karşı koyarak Allahu Teala'nın ve tüm Müslümanların rızasını kazanacak aklı başında birisi yok mu?!
Ey her yerdeki Müslümanlar: Zararlı yöneticilerin işlerinizi yönettiğindeki durumunuz işte budur; zira onlar, sizleri izzetten sonra zelil kıldılar ve onurdan sonra da aşağıladılar. Nitekim Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: إِذَا ضُيِّعَتْ الْأَمَانَةُ فَانْتَظِرْ السَّاعَةَ“Emanet zayi edildiği zaman kıyameti bekle!” (Birisi) dedi ki: Emaneti zayi etmek nasıl olur ey Allah’ın Rasulü! (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle dedi: إِذَا أُسْنِدَ الْأَمْرُ إِلَى غَيْرِ أَهْلِهِ فَانْتَظِرْ السَّاعَةَ“İş ehli olmayan kimseye havale edilip verildiğinde kıyameti bekle!” [Buhari rivayet etti]
Ey Müslümanlar: İşte sizin haliniz budur; bunun sebebi de gözünüzün önünde olup o da, bunlara asla izin vermeyecek olan Hilafetin yokluğudur. O halde neden dünyada izzete ve ahirette de kurtuluşa nail olmak için kendinizi bu dünyanın sıkıntısından ve ahiretin azabından kurtarıp bu zamanın ruveybidalarını ortadan kaldırmak için çalışmıyorsunuz?!
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasulü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdullah Abdurrahman



