Beşşar Bugün Sevdiği Sarayında İstediği Gibi Hükmediyor...
Ama Yarın Hilafet Kurulduğunda Onun Tahtını Yıkarak
Toz Duman Edecektir...

(Tercüme)

HABER:

Suriye haber ajansı (SANA), Şam'da iki bölge kurmak için 2012’nin 66 sayılı kararını genişleten 2018 yılı 10 sayılı kanun metnini yayınladı. İlki Marotta şehri ve ikincisi Basilia şehrinde olacaktır. 10 sayılı kanun, asıl hak sahiplerinin mülkleri zorla ellerinden alınması, kamulaştırılması ve manipüle edilmesine yönelik bir saldırıdır. Yeniden yapılanma, Esad yanlısı büyük iş adamları bu projelerden yararlanabileceği karlı projelere dönüştürüyor. Ve bu bölgedeki asıl mülkün sahipleri, sadece bir ay içinde mülkiyetlerini kanıtlamaları gerekir yoksa evlerine ve mülklerine el koyulacak. (El-Müdün 05-04-2018).

YORUM:

Yedi yıl fakirlik, tehcir edilme, katliam, öldürme ve işkencelerden ve en son Guta katliamlarından sonra, Suriye rejimi, ölü ve diri mahkumların ve zorla yerlerinden edilenlerin mülklerinin çalınmasına izin veriyor. Ancak kısa bir süre içinde mülkiyetini ispatlayanlar hariç, rejim insanlara gözlerine kül dökerek müddet veriyor. Ve gerektiğinde hakkı olmayan şeylere sahip olabilmek için uluslararası argüman olarak bahane ve suçlarını kanun adıyla meşrulaştırmaktır!

Tağut Beşşar, yukarıda bahsedilen yasa hakkında savaşın yol açtığı kayıplara rağmen, bu günlerde bunun karşılığında uyumlu bir toplumun daha sağlıklı bir hale geleceğini söyledi. 2015 yılının Temmuz ayında anavatan, içinde yaşayanların değil savunanların ve koruyanların vatanıdır ve vatanını savunmayanların vatanları olması hakkı olmadığını söylemişti. Ona karşı ayaklananlar ve rejimin düşmesini isteyenler için ne düşünüyorsun o zaman ey tağut Beşşar!?

Demografik değişim süreci, Beşşar'ın kendine bağlı ve sadık olanları koruyarak ve muhaliflerini dışarıda bırakarak hayatta kalmasını sağlamaya çalıştığı ve bu kararın rejimin karşısında duran ve ona karşı isyan eden herkesin mülkiyetine el konulması şeklinde devam ediyor. Katil Beşşar suç ve zulmüne devam ediyor. Bu uğurda çok büyük fedakârlıklar yapan, hatta rejimin devrilmesi yönünde “Allah Allah” nidalarıyla yapılan yürüyüşte kendilerini atılan füze ve bombaların durduramadığı halkı bu yaptırım ve yasalar mı durduracak? Bilakis Müslümanlar öncülerin elde ettiğini tekrar tesis etmek adına Halife nasb etmek için sürekli çalışmaya devam ediyorlar.  İmam, bir kalkandır, onunla korunur ve onun arkasında savaşılır. O beldeleri korur ve halkını güder.İslam davetini Şeri hükme göre ve kılıçla yapar. Haksızlıkları ve adaletsizliği ortadan kaldırır ve mazlumların hakkını zalimlerden ve hak sahiplerinin haklarından faydalananlardan alarak asıl hak sahiplerine verir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

M. Durre El-Bekuş