Toplantının katılımcı listesi şöyle:

Oturum başkanı: Hizb ut Tahrir Üyesi Ablayamatov Ruslan

Katılımcılar: Hizb ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Başkanı Osman Bahaş, Hizb ut Tahrir Ukrayna Medya Ofisi Başkanı Fazıl Amzayaev, Türkiye’den İmkan- Der Başkanı Murat Özer, Rus insan hakları örgütü Memorial’in Orta Asya direktörü  Vitaly Ponomarov, Kırım Vozrojdinovya Gazetesi muhabiri Enver Kadirov, Ukrayna insan hakları aktivisti Aulin Alexander, İslam araştırmacısı Bulatov Ayder, Belçika’dan Hizb ut Tahrir üzerine araştırmaları ile bilinen Bruno Cordier, Kırgız insan hakları aktivisti Gapirov Ravşan ve Hizb ut Tahrir üyesi olduğu için 7 yıl Rusya’da hapis yatan Ryadinskiyi Vitaly…

Yuvarlak masa toplantısını Kırım Kültür Bakanlığı Din İşleri Temsilcileri, Vozrojdinovya Gazetesi, Kırım Milli Meclis parlementeri ve birçok medya temsilcisi, insan hakları organizasyonları temsilcileri, televizyonlar takip etti.

Toplantıda Rusya ve Orta Asya’da Müslümanlara, İslami hareketlere özellikle de Hizb ut Tahrir’e yönelik baskılar masaya yatırıldı.

Kırgız insan hakları örgütü temsilcisi Gapirov Ravşan Kırgızistan’da Müslümanların baskı altında olduğunu, Hizb ut Tahrir beyanını bulundurmanın dahi 7- 10 yıl hapisle yargılanma sebebi olduğunu ifade etti. Kırgızistan’da 2005’de Bakiyevi deviren silahlı milislerle alakalı dahi böyle bir kovuşturma yapılmadığını ifade eden Gapirov hükümetin baskısı nedeniyle komşularına dahi birbirine güvenemediğini, mahkemelerde şahitlik etmekten dahi sakındıklarını ifade etti.

Rus insan hakları örgütü Memorial direktörü Vitaly Rusya’da Hizb ut Tahrir’in hukuksuz olarak baskı altında tutulduğunu söyledi. Bunun sebebinin ise Hizb ut Tahrir’in Rus devleti tarafından Rus hinterlandı için büyük tehdit olarak algılanması olduğunu vurguladı.

Türkiye’den İmkân - Der başkanı Murat Özer Konuşmasında :

Sovyet Rusya’nın dağılmasından sonra herkesin Stalin diktatörlüğünün sona ermesini beklediğini fakat ortaya çıkan Rusya Federasyonu’nun Müslümanlar yönelik baskıda ve insan hakları ihlallerinde Sovyetleri aratmadığını ifade etti.  Buna örnek olarak Kırgızistan, Özbekistan gibi ülkelerde gerçekleşen hak ihlallerinin verilebileceğini ifade etti. İnsan hakları örgütlerinin bulundukları ülkelerin politik araçları olmamalı gerektiklerini, bu alanda samimi çabalara ihtiyaç olduğunu söyledi. Özbekistan’da Müslümanlara ve Hizb ut Tahrir üyelerine yönelik katliamların Sovyet sonrası dönemde Rus nüfuzundaki bölgenin genel resmini yansıttığını söyledi.