إِنَّ اللَّهَ لَيُمْلِي لِلظَّالِمِ حَتَّى إِذَا أَخَذَهُ لَمْ يُفْلِتْهُ

“Hiç şüphesiz Allah zalime mühlet verir. Onu yakalayınca da kaçmasına fırsat vermez.”

Bu Hadis, Hasina İçin Korkunç Bir Hatırlatma Olmalıdır, Bu Mübarek Ramazan Ayında Bile Zulmünü Artırmaya Çalışıyor

Tiran Hasina, İslam ve Bangladeş Müslümanları ile mücadelede sınır tanımıyor. Chittagong’daki Banshkhali santralindeki işçiler, Ramazan ayında oruç ve namaz için çalışma saatlerinde azalıma gidilmesi de dâhil olmak üzere on maddelik taleplerini duyurmak için bir protesto düzenlediler. Hasina’nın kötü polisleri ayrım gözetmeden masum işçilerin üzerine ateş açtı, en az beş kişiyi öldürdüler ve yaralananlar da oldu. Bu iğrenç eylemi haklı göstermek için medyada “işçi-polis çatışması” propagandasını yaydılar. Benzer bir şekilde acımasız polis güçleri, Dhaka Bölümü’ndeki Faridpur Bölgesi’nin Saltha upazilasında insanlık dışı kapanmaya karşı protesto eden masum insanların üzerine gelişigüzel ateş açtı ve birçok kişiyi öldürdüler. Katliamı meşrulaştırmak için “polis karakollarına ve Hükümet tesislerine saldırı” dramasını sahneye koydular. Müslümanlar, mübarek Ramazan ayından en iyi şekilde yararlanmak için çok çalıştıkları bir sırada Hasina rejimi, Modi karşıtı protesto düzenleyen yüzlerce sıradan Müslümanı, siyasi aktivisti ve İslami partilerin destekçilerini tutuklayarak, İslam karşıtı kimliğinde yeni bir zirveye ulaştı. Baskı yapmak için kapanmayı istismar etmekle kalmadı, aynı zamanda aldatma ve yalanlarla dolu dramalar sergileyerek baskısını haklı çıkarmaya çalışıyor. Haber medyası aracılığıyla bu yalancı rejim, Modi karşıtı protestoyu “hefazat-e-İslam’ın liderleri ve aktivistlerinin kargaşası”olarak betimledi. Oysa sosyal medyada, bir milletvekili de dâhil olmak üzere iktidar partisinin haydutlarının, şiddete dönüştürmek için Modi karşıtı barışçıl protestolara nasıl saldırdıklarına dair çok sayıda video gördük. Hasina’nın polisi, kasklı parti yandaşlarıyla birlikte, Beytül Mukarram Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından önceden planlanmış bir şekilde sıradan Müslümanlar üzerine ateş açtılar. Chittagong ve Brahmanbaria’da şiddeti tırmandırdılar, yine planlanmış bir şekilde iğrenç siyasi hedeflerine ulaşmak için sıradan insanları ve protestocuları katlettiler. Bu kasıtlı ve sistematik baskı kampanyasının bir parçası olarak Hasina’nın haydut polis gücü, 5 Mayıs 2013’teki ‘şiddet’ davaları yüzünden Hefazat-e-İslam’ın üst düzey liderlerini 8 yıldır yargılıyor. Oysa herkes, Hasina’nın “Stalin güçleri” nin elektrik kesintileri sırasında birçok Müslümanı nasıl öldürdüğünü çok iyi biliyor.

Ey Hasina! Müslümanların kanı ve onuru üzerine kurduğun tahtını koruyabileceğini mi sanıyorsun? Allah Azze ve Celle, sana mühlet veriyor. O gün gözlerin dehşetten ürperecek.

وَكَذَلِكَ أَخْذُ رَبِّكَ إِذَا أَخَذَ الْقُرَى وَهِيَ ظَالِمَةٌ إِنَّ أَخْذَهُ أَلِيمٌ شَدِيدٌ “Rabbin, haksızlık eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle (şiddetlidir). Şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir!”^{[Hud 102]} Sakın sömürgeci kâfir Batıdan aldığın destek nedeniyle dokunulmaz olduğunu sanma. Küstahlığın yüzünden İslam dünyasındaki diğer zalim yöneticilerin yolunu izliyorsun, ama çoğunun sonunun zillet ve ıztırapla bittiğini unutuyorsun.

Hizb-ut Tahrir / Bangladeş Vilayeti, zorba Hasina’ya koruma sağlayan kolluk kuvvetleri ve ordudaki subayları Hasina’nın yanında yer almalarının sonuçları hakkında sert bir şekilde uyarıyor. Bu zalimi koruyarak, Müslümanların kanının dökülmesine, hak ve batıl mücadelesinde hapsedilip işkence edilmelerine yardımcı oluyorsunuz. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

أَعَاذَكَ اللَّهُ مِنْ إِمَارَةِ السُّفَهَاءِ» قَالَ وَمَا إِمَارَةُ السُّفَهَاءِ؟ قَالَ: أُمَرَاءُ يَكُونُونَ بَعْدِي لَا يَقْتَدُونَ بِهَدْيِي وَلَا يَسْتَنُّونَ بِسُنَّتِي فَمَنْ صَدَّقَهُمْ بِكَذِبِهِمْ وَأَعَانَهُمْ عَلَى ظُلْمِهِمْ فَأُولَئِكَ لَيْسُوا مِنِّي وَلَسْتُ مِنْهُمْ وَلَا يَرِدُوا عَلَيَّ حَوْضِي وَمَنْ لَمْ يُصَدِّقْهُمْ بِكَذِبِهِمْ وَلَمْ يُعِنْهُمْ عَلَى ظُلْمِهِمْ فَأُولَئِكَ مِنِّي وَأَنَا مِنْهُمْ وَسَيَرِدُوا عَلَيَّ حَوْضِي“Allah seni sefihlerin akılsızların emirliğinden korusun” dedi. Ka’b “Sefihlerin emirliği nedir?” diye sordu. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem söyle buyurdu: “ Bunlar benden sonra gelecek olan bazı emirlerdir. Benim hidayet yolumu takip etmeyecek, benim sünnetimi sünnet edinmeyeceklerdir. Onların yalanlarını tasdik edenler ve zulümlerinde onlara yardımcı olanlar benden değildir, bende onlardan değilim. Onlar havuzumun yanına gelmeyecekler. Onların yalanlarını tasdik etmeyenler ve zulümlerinde onlara yardımcı olmayanlar bendendir ben de onlardanım. Onlar havuzumun başında benim yanıma geleceklerdir.”

Ey ordu içindeki samimi subaylar! Bilin ki, tiran Hasina ile karşı karşıya gelenler ve onu muhasebe edenler, bu dünyanın zevkini ahirettekine takas etmedikleri için hüsranda değillerdir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّ اللَّهَ اشْتَرَى مِنَ الْمُؤْمِنِينَ أَنْفُسَهُمْ وَأَمْوَالَهُمْ بِأَنَّ لَهُمُ الْجَنَّةَ“Allah şüphesiz, Allah yolunda savaşıp, öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını cennete karşılık satın almıştır.”^{[Tevbe 111]} Aksine, bu tiranlığı destekleyenler gerçek bir hüsranda olacaklardır, çünkü tiranlığın ömrü kısadır ve yakında El Müntekim ve El Cebbar ile yüzleşmek zorunda kalacaklardır. Bu mübarek Ramazan ayında, sizi ezilen insanların çığlıklarına cevap vermeye, aptal ve yalancı Hasina’ya engel olmak için bir adım öne çıkmaya, ayrıca Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir’e nusret vermeye çağırıyoruz.