حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu
No: BG-BA-2024-MB-TR-38 |
H. 26 Rabi’-ul Âhir 1446 M. Salı, 29 Ekim 2024 |
1972 Anayasası ve Temelini Oluşturan Laikliğin Yürürlükten Kaldırılmasıyla İnsanlar Ülkeyi İslami Anayasaya Göre Yönetmek Üzere Bir Araya Geleceklerdir
Geçen salı günü (22 Ekim 2024), ayrımcılığa karşı öğrenci hareketi, 1972 anayasasının derhal iptal edilmesini ve Temmuz Devrimi ile halk ayaklanmasının ruhuyla ‘Cumhuriyet’in ilan edilmesini talep etti. Bu doğrultuda, yalnızca sözde demokratik partileri ulusal bir birlik kurmaya davet ederek, bu ülke halkının İslami yönetim arzularını ve taleplerini yok saymıştır. Bildiğiniz gibi, Amerikan araştırma kurumu Pew Research Center tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Bangladeşli Müslümanların %82’si Şeriat hukukunu desteklemektedir. Tüm halk, tanınmış okullardaki, kolejlerdeki ve üniversitelerdeki öğrencilerin İslami yönetim talebini seslendirdiklerine tanık oldu. Ellerinde Kelime-i Tevhit bayrağını taşıyarak duygularını dile getirdiler. Bu nedenle, İslam’ı göz ardı ederek ülke siyasetini şekillendirmeye çalışmak intihar niteliğinde bir adımdır. Gerçekten de bildiğimiz üzere, Müslüman topraklarında Şeriat yönetiminin gelişimini engellemek, Batı’nın “teröre karşı savaş” adı altında yürüttüğü “İslam’a karşı savaş”ın ana politikasıdır. Batı’nın “İslam’la mücadele” politikasını yürütmek için bir araç olarak kullanılan devrik Hasina rejimi, ülke nüfusunun büyük kısmına karşı tavır almış ve bu ülkenin Müslümanlarını baskı altına almıştır; bu, halkın Hasina rejimine karşı ayaklanmasının temel sebeplerinden biridir. Bu nedenle, 1972 anayasasını ve bu anayasanın temeli olan sekülerizmi toplumumuzdan ve devletimizden kaldırmalı ve İslam temelinde birleşmeliyiz; çünkü sekülerizm ve demokrasi, halkın inançlarına, düşüncelerine ve duygularına aykırıdır ve ayrımcılığın, yolsuzluğun ve tüm zulmün kaynağıdır.
Amerika kendisini demokrasi ve insan haklarının savunucusu olarak tanıttı, ancak halkının “biz %99’uz” ve “siyah hayatlar değerlidir” sloganları, Demokratik-Kapitalist sistemin ayrımcı olduğunu ve başarısızlığa uğradığını kanıtladı. Bir başka liberal demokratik ülke olan Britanya, öyle bir sosyal bölünme ve siyasi kriz içinde ki hiçbir hükümet görev süresini tamamlayamıyor. Eğer yeni anayasa Amerika ve Britanya tarzında yazılırsa, o zaman toplumda ve devlette ayrımcılık nasıl sona erdirilecek? Bu anayasa halkın beklentilerini nasıl karşılayacak? İslam’da her şeyin çözümü olmasına rağmen Batılı kâfirlere başvurulması konusunda Allah Subhânehu ve Teâlâ bizi uyarmıştır:
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُوا بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَن يَتَحَاكَمُوا إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُوا أَن يَكْفُرُوا بِهِ وَيُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَن يُضِلَّهُمْ ضَلَالاً بَعِيداً“Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût’u tanımamaları kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.” [Nisa 60]
Halkın görmek istediği yeni Bangladeş nedir? İnsanlar, isteklerini yerine getirmeyen bir anayasayı kabul etmeyecek ve onun etrafında asla bir araya gelmeyeceklerdir. Halk, yasalardan rahat bir yaşam, adil haklar, güvenlik ve adalet beklemektedir. Gençler, istihdam ve güvenli bir gelecek isterken, işçiler adil ücret talep etmektedir. Bilinçli insanlar, yabancı bir ülkenin ajanı olmayan ve yozlaşmamış yöneticiler ile dış saldırı ve etkilerden arınmış, egemen bir ülke istemektedir. Halkın bu talepleri, çeşitli hareketlere ve mücadelelere yansımıştır. Son elli yılda Bangladeş’te çeşitli hareketler, on yedi anayasa değişikliği, iktidar değişiklikleri ve yüzeysel kalkınmalar yaşanmıştır; ancak halkın hiçbir beklentisi karşılanmamıştır.
İslami anayasa, din-renk-ırk ayrımı gözetmeksizin her vatandaşın yiyecek, giyecek, barınak, eğitim, sağlık, güvenlik ve adalet gibi temel ihtiyaçlarını ve haklarını güvence altına almıştır. İslami anayasa, ülkenin petrol, gaz ve enerji sektörünün özelleştirilmesini yasaklamış, yerli ve yabancı kapitalist şirketlerin bu enerji sektöründen çıkarılmasını ve bu zenginliklerin kamu mülkiyeti olarak devlet yönetimi altında halk yararına harcanmasını emretmiştir. Üzerimizde hâkimiyet kuran askeri anlaşmalar da dahil olmak üzere ABD, Britanya ve Hindistan gibi düşman ülkelerle anlaşmalar yapılmasını yasaklamıştır. İslam, ülkenin egemenliğini korumak amacıyla savunma odaklı ağır sanayi tesisleri inşa ederek ordunun güçlendirilmesini emretmiştir. Bu nedenle, halkın beklentilerini karşılayabilecek tek anayasa İslami anayasadır. Bu çerçevede, Hizb-ut Tahrir, Kur’an ve Sünnete dayalı olarak hazırlanan ve ayrıntılı açıklamalar içeren Hilafet Devleti Anayasa Taslağı sunmuştur. En önemlisi, ülkenin İslami anayasaya göre yönetilmesi konusunda konsensüs söz konusu ve Hizb-ut Tahrir, bu anayasa ile ülkeyi yönetmeye tamamen hazırdır.
Ey halk, özellikle devrimci öğrenciler ve vatandaşlar! Anayasa reformu veya yeniden yazım adı altında, Batı’nın iflas etmiş seküler-kapitalist sisteminin devamını sağlamak için yapılan yüzeysel ve kozmetik değişiklikleri reddedin. İslami anayasa ve sistem talebinizi daha da güçlü bir şekilde dillendirmelisiniz. Nübüvvet metodu üzere Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir liderliğinde birleşin ve halkın beklentilerini gerçekleştirmek üzere iktidarı Hizb-ut Tahrir’e devretmeleri için güç sahiplerine çağrıda bulunun.
كُنْتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ وَتُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ “Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder, kötülükten meneder ve Allah’a inanırsınız.” [Ali İmran 110]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Bangladeş Vilayeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi H. M. Siddque Mansion 55/A Purana Patlan, 4th Floor / Dhaka 1000 / Bangladesh Telefon: +(880) 17 13 00 88 22 www.khilafat.org |
Fax: +(880) 29 55 88 54 E-Mail: info@khilafat.org |