حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi
No: HTu2013BAu20132014u2013MMBu2013TRu2013006 |
H. 16 Rabi’-ul Âhir 1435 M. Pazar, 16 Şubat 2014 |
Basın Açıklaması Suriye Devriminin Bastırılmasında Obama'nın Seçenekleri
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, 14 Şubat 2014 Cuma günü "Başkan Barack Obama, gerçekten de, hepimize var olabilecek veya olamayacak çeşitli seçenekleri düşünmemizi istedi. Ama henüz bunların hiçbiri sunulmadı" dedi. Kerry, gazetecilere "Obama, Suriye'de kötüleşen insani durumdan endişe duyuyor. Muhalefet ile hükümet arasındaki barış müzakereleri planlandığı gibi geçiş yönetiminin kurulması tartışmasına yol açmadığını" ifade etti. Kerry, "Obama, bunun bir sonucu olarak, hepimize var olabilecek veya olamayacak çeşitli seçenekleri düşünmemizi istedi." dedi. Öyle görünüyor ki Kerry ve Başkan Obama Suriye devrimini dize getirmek için mevcut seçenekler arasında şaşırıp kaldılar.
- Cenevre müzakerelerinde siyasi çözümü pişirmeye çalışmak. Cenevre müzakereleri, Amerika ile uşakları olan mücrim Beşşar rejimi ve el-Carba liderliğindeki Ulusal Koalisyon tarafından temsil edilen sözde siyasi muhalefet arasındadır... Uzak yakın herkes biliyor ki ister kimyasal silahların teslim edilmesinde olsun, isterse Suriye'de devrimci halkın katliamında olsun Beşşar Amerika'ya karşı gelemez. Ayrıca kendi elleri ile özenle besleyip büyüttüğü Koalisyonu evirip çevirenin Robert Ford olduğunu dünya âlem biliyor. Koalisyonun, Esed'den sonraki aşamada makam ve mevki beklentisiyle Yüksek Komiser Sam Amcanın isteklerine uymaktan başka çaresi yoktur. Daha önce İngiltere, Hilafet Devleti yıkıldıktan sonra ganimetlerin paylaşımı söz konusu olurken Şerif Hüseyin ve oğlu Faysal'a bunun aynısını yapmıştı.
- Gerçek müzakere ise, Suriye meydanlarındadır. Obama, yiğit ve kahraman Suriye devrimine Amerikan çözümünü dayatmak için hangi seçeneği kullanacağına şaşırıyor: Scud füzelerini mi? Varil bombalarına mı? Kimyasal silah mı? Ya da İran ve onun uzantısını mı? Bunlar, zülüm ve zalimlere karşı Kerbela devrimi sloganını ortaya koymadılar mı? Şimdi bunlar, tekfirci teröristler ile mücadele sloganı altında Sam Amca adına Suriye devrimini dize getirebilirler mi? İşte Amerika dize getirsin diye nükleer anlaşma aracılığıyla İran rejiminin kurtuluşuna vesile olacak can simidini uzattı. Suriye'deki savaşı finanse edebilmek için İran hazinesine milyonlarca dolar pompalamaya başladı.
- Ama yanıt Deraa'da geldi: Yukarıdaki seçeneklere Cuma namaz çıkışı camiden çıkan kalabalıklar içinde bomba yüklü arabanın patlatılması eklendi. Dün Deraa'ya bağlı el-Yadudah bölgesinde patlama meydana geldi. Bomba yüklü araba ile tuzak kuran rejimin uşakları, Cuma namazı sonrasında camiden çıkan insanlar arasında patlatıldı. Patlama sonucunda 32 Müslüman şehit edildi, onlarcası yaralandı, bazılarının durumu kritik.
- Seçenekler arasında bazı şeyhlerden Veliyyül Emire karşı çıkmanın haramlığı ile ilgili fetva çıkarılmış olmasını da göz ardı etmiyoruz. Zaten Suudi istihbaratında fetvalar hazır. Washington ile siyasi çözüm pişirildiğinde sadece Veliyyül Emir'in talimatı gerekiyor. Onlara göre Allah'ın Şeriatı ile hükmedecek ve Allah Subhânehu ve Teâlâ'nın mübarek kıldığı topraklarda kan dökülmesini sona erdirecek bir Halifeye biat etme daveti ise, cahiliye fitnesidir. Saray mollaları Veliyyül Emir'i öfkelendiririz korkusu ile Hilafetten uzak duruyorlar. Kâinatın Efendisine isyan etmek ise onların nazarında hiç bir değeri yoktur. Onlar için hayat önemlidir. Bu hayat, zillet, aşağılanma ve Yaratıcının öfkesine mal olsa da fark etmez. Tüm bunlarda da bir hayır vardır. Çünkü Suriye devrimi, Amerika'nın Müslümanlara düşman olduğu gerçeğini açığa çıkardı. Uşağı Koalisyonun gerçek yüzünü, en büyük şeytan sloganı sahibi İran rejiminin ikiyüzlülüğünü ve Arap yarımadasının şeyh ve müftülerinin şarlatanlığını ortaya koydu. Bunlar, dünya ve ahiretlerinin yok olması pahasına Veliyyül Emirlerini razı eden fetvalar verdiler. Ümmetin tek seçeneği ise, yardım sebeplerine tutunmak ve âlemlerin Rabbine halisane itaat etmektir. Sonra Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devletini kurmak için samimi insanlar ile azim ve kararlılıkla çalışmaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor: وَمَا النَّصْرُ إِلاَّ مِنْ عِندِ اللّهِ الْعَزِيزِ الْحَكِيمِ "Yardım ve zafer ancak mutlak güç sahibi, hüküm ve hikmet sahibi Allah katındadır." [Ali İmran 126] Allah Subhânehu ve Teâlâ'nın vaadi haktır. وَلَقَدْ كَتَبْنَا فِي الزَّبُورِ مِن بَعْدِ الذِّكْرِ أَنَّ الْأَرْضَ يَرِثُهَا عِبَادِيَ الصَّالِحُونَ "Andolsun, Zikir'den sonra Zebur'da da, "Yere muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır" diye yazmıştık." [Enbiya 105]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |