Pazar, 29 Muharrem 1446 | 2024/08/04
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu

No: RD–BA–2020–MB–TR–04 H. 24 Şa'bân 1441
M. Cuma, 17 Nisan 2020

“Allah’ın mescitlerinde O’nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olmasına çalışandan daha zalim kim vardır!” [Bakara 114] Cuma ve Cemaat Namazını İptal Etmek Şeran Caiz Değil

Ürdün Evkaf ve İslam İşleri Bakanı Dr. Muhammed El Halayla dün yaptığı açıklamada, ülkede camilerin kapalı kalacağını, camilerde teravih namazı kılınmayacağını, evlerde kılınacağını söyledi. Bakan, Mübarek Ramazan ayına giriyoruz, evlerde namaz kılacağız, insanların hayatını korumak ve İslami Şeriatın amaçlarına ulaşmak için Ramazan ayı boyunca camiler kapalı olacak, teravih ve Cuma namazı kılınmayacakdedi.

Bu açıklamalar karşısında biz de diyoruz ki:

1- Ürdün rejiminin, korona salgınını istismar etmesi ve camileri kapalı tutmak için bir fırsat olarak görmesi, aslında eğiliminin gösteriyor. Açık ve gizli İslam’a ve Müslümanlara düşmanlığını, İslam’ı ve şeri hükümleri hayat sahasından dışlamasını, camileri kapatma ve Cuma namazı gibi sadece camilerde kılınan farz namazları yasaklama niyetini yansıtıyor. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu hadisi ondan bahsediyor aslında:

لَيُنْقَضَنَّ عُرَى الْإِسْلَامِ عُرْوَةً عُرْوَةً، فَكُلَّمَا انْتَقَضَتْ عُرْوَةٌ تَشَبَّثَ النَّاسُ بِالَّتِي تَلِيهَا، وَأَوَّلُهُنَّ نَقْضًا الْحُكْمُ، وَآخِرُهُنَّ الصَّلَاةُ İslam halka halka kopacaktır. Bir halka koptu mu insanlar öbürüne sarılacaklar. İlk kopacak olan yönetimle ilgili olandır. Son kopacak olan da namazdır.Rejim, uzun zaman önce Allah’ın Şeriatını terk etti, şimdi de camilerde namazı yasakladı.

2- Hükümet, ulusal güvenlik ve kriz yönetimi merkezi aracılığıyla büyük pazarlar da dâhil olmak üzere toplumun çeşitli sektörlerinde, Akabe gibi salgının bulaşmadığı bölgelerde gerekli önlem ve tedbirler alınmasının ardından hayatın normalleşeceğini söyledi. Tabii hükümet, insanlardan ziyade kendi çıkarını düşünüyor. Eğer hükümet, camileri açma taraftarı olsaydı, gerekli önlem ve tedbirleri alabilirdi. Bunun yerine Evkaf Bakanının ileri sürdüğü argümanın arkasına saklandı, insanların canları üzerinden pazarlık yaptı, camileri kapatmak için ihtiyaçlarını istismar etti. Devlet, düzinelerce insanın girdiği pazar, banka ve fabrika gibi en pis yerlere girişini düzenleyebiliyorsa, yeryüzünün en temiz ve en iyi insanlarının Allah’ın evlerine girişini de düzenleyebilirdi.

3- Bulaşıcı hastalığın yayılması durumunda cemaat ve Cuma namazının terk edilmesi genel bir şekilde olmaz. Tam tersine hastalar izole edilir, cemaat ve Cuma namazı için camilere girmelerine izin verilmez. Hijyen, sterilizasyon, gerekirse maske takmak vb. tüm önlemler alınır. Sağlıklı insanlar Cuma ve cemaat namazını kılmaya devam ederler.

4- Cuma ve cemaat namazı hakkında gelen deliller, daimi iptali içermezler, dahası edaları büyük bir sayıyı da gerektirmez. Cemaat namazı farzı kifayedir, insanlara gösterilmesi gerekir. Çünkü Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

مَا مِنْ ثَلَاثَةٍ فِي قَرْيَةٍ وَلَا بَدْوٍ لَا تُقَامُ فِيهِمْ الصَّلَاةُ إِلَّا قَدْ اسْتَحْوَذَ عَلَيْهِمْ الشَّيْطَانُ، عَلَيْكَ بِالْجَمَاعَةِ فَإِنَّمَا يَأْخُذُ الذِّئْبُ مِنَ الْغَنَمِ الْقَاصِيَةَ Köyde ve çölde oturanlardan üç kişi arasında cemaatle namaz kılınmazsa, ancak şeytan onlara üstün gelmiştir. Cemaate devam et, kurt ancak sürüden ayrılmış koyunu yer.[Ebu Davud]

5- Cuma namazına gelince, farzı ayndır, şeri bir özür olmaksızın sakıt olmaz. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِذَا نُودِي لِلصَّلاَةِ مِنْ يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَاسْعَوْا إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ وَذَرُوا الْبَيْعَ Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah’ın zikrine koşun ve alışverişi bırakın.[Cuma 9] Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyurdu:

الْجُمُعَةُ حَقٌّ وَاجِبٌ عَلَى كُلِّ مُسْلِمٍ فِي جَمَاعَةٍ إِلَّا أَرْبَعَةٌ: عَبْدٌ مَمْلُوكٌ، أَوِ امْرَأَةٌ، أَوْ صَبِيٌّ، أَوْ مَرِيضٌ“Cuma namazı kılmak; köle, kadın, çocuk ve hasta hariç, Cuma namazı, her Müslümana vaciptir.”

6- Vakıf Bakanı, Ramazan’ın başlamasına on gün kala alelacele camilerin kapalı kalacağını açıkladı. Bu, herhangi bir bahaneyle ibadet edenleri camilerden uzak tutma niyetini gösteriyor. Oysa haftada durum değerlendirilmesi yapılabilir, kayıpların hangi boyutta olduğu izlenebilir, bazı bölgelerde salgının olmadığı göz önünde bulundurulabilirdi. Uzun vadeli bütünsel karar verildiği açıktır. Herkes enfeksiyona maruz kalabilir, kaçınmak imkânsız sözü, düşük bir olasılıktır, özellikle de cemaat namazı için gerekli sayının iki, Cuma namazı için üç kişi olduğu göz önüne alındığında. Bu her halükarda gerçekleşebilecek bir sayıdır. Sakınmak, farzın terki anlamına gelmez, aksine farz, tedbirler alınarak yerine getirilir.

7- Rejim, Cuma ve cemaat namazlarını yasaklamak için Cuma günü kasıtlı olarak camileri tamamen kapattı. Üst üste üçüncü Cuma aynısını yaptı, dahası Cumartesi’yi de ekledi.  Böylece Cuma namazını ve Müslümanların Cuma namazını eda etmek için açık havada toplanmasını yasaklama kastını örtbas etti. Rejim, İslam’ın ritüelleriyle özellikle de Müslümanların birliğinin sembolü olan Cuma namazıyla, yeni meseleleri tartışma konferanslarıyla, İslam ümmetinden bela ve salgının kaldırılması için Allah’a dua ve yalvarışlarla mücadele etme kararlılığında.

8- Müslüman ülkelerdeki yöneticilerin, karış karış, arşın arşın sömürgeci kâfirlerin adımlarını izlemeleri gerçekten acı verici. Bu ülkeler, belirli bir hastalığa derman bulamadıklarında, hemen onları izliyorlar. Sömürgeci kâfirler, bir çözüm sunduklarında, yanlış da olsa, İslam dünyasındaki yöneticiler, o çözümü alkışlıyor, onu sağlıklı ve deva olarak görüyorlar! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

سَتَكُونُ أُمَرَاءُ فَتَعْرِفُونَ وَتُنْكِرُونَ، فَمَنْ عَرَفَ بَرِئَ، وَمَنْ أَنْكَرَ سَلِمَ، وَلَكِنْ مَنْ رَضِيَ وَتَابَعَ قَالُوا: أَفَلَا نُقَاتِلُهُمْ قَالَ: لَا مَا صَلَّوْا “Öyle yöneticileriniz olacak ki onları bileceksiniz ve inkâr edeceksiniz. Her kim tanırsa beri olur, her kim reddederse selameti bulur, velakin her kim de rıza gösterip tabi olursa. Bunun üzerine sahabe Onlarla savaşmayalım mı?dediler. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem: Aranızda namaz kıldıkları sürece hayır.buyurdu.

Ey Müslümanlar! Ey Ürdün halkı! İnşallah yakında kurulacak Hilafet Devleti, bu tür işlerde kâfirlerin yolunu izlemeyecek, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in hidayetine uyacak, dolayısıyla ne Cuma namazı ne de cemaat namazı iptal edilmeyecek, şeran özürlü olanlar namaza gelmeyecek, diğerleri namazı eda edeceklerdir. Hastalar izole edilecek, sağlıklı olanlar amellerini sürdürecekler, namaz için camilere gidecekler, hastalıktan koruması, salgını, belayı def etmesi için Allah’a dua edeceklerdir. İşte hak budur.

فَمَاذَا بَعْدَ الْحَقِّ إِلَّا الضَّلَالُ “Artık haktan (ayrıldıktan) sonra sapıklıktan başka ne kalır?” [Yunus 32]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 
http://www.hizb-jordan.org/
E-Mail: [email protected]

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER