Perşembe, 09 Şevval 1445 | 2024/04/18
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu

No: RD–BA–2022–MB–TR–13 H. 15 Şevvâl 1443
M. Pazar, 15 May 2022

Rejimin Varoluşsal İstikrarını Vesayet İpliğine Bağlamak İsteyen Ürdün Kralı II. Abdullah, Amerikan Hegemonyasını Perçinlemek Amacıyla Biden İle Görüştü

13 Mayıs 2022 Cuma günü Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamada, “Biden ve Kral 2. Abdullah’ın bugün Beyaz Saray’da bir görüşme gerçekleştirdiği bildirildi. Biden’ın görüşmede ABD’nin Ürdün’e sarsılmaz desteğini yinelediğine işaret edilen açıklamada, “Liderler bölgedeki son gelişmeleri ele aldı ve “İsrail” ile Batı Şeria’daki şiddetin sona erdirilmesi, gerilimin azaltılması ve söylemin yumuşatılması için acil mekanizma oluşturulması konusunu görüştü.” ifadesine yer verildi. Açıklamada, Biden’ın “İsrail”-Filistin çatışmasında iki devletli çözüme güçlü desteklerini dile getirdiği ve Mescid-i Aksa’nın tarihi statükosunun korunmasının önemine işaret ettiği belirtildi. Biden’ın Kral 2. Abdullah’ın Kudüs’teki kutsal mekânların korunmasındaki öneminin altını çizdiği aktarılan açıklamada, liderlerin bölgedeki altyapı, enerji, su ve iklim yatırımlarının önemine işaret edildiği kaydedildi.

Bir saat süren görüşme öncesinde Kral II. Abdullah, Amerikan yönetimiyle, kongre liderleriyle, Senato’nun Dış İlişkiler, Ödenek ve Askeri Hizmet Komitesi üyeleriyle, Temsilciler Meclisindeki Askeri Hizmetler ve Dış İlişkiler Komiteleri ve Dışişleri Bakanlığı Ödenekleri, Dış Operasyonlar ve İlgili Programlar Alt Komitesi üyeleriyle bir araya geldi.

Bu ziyaret, Yahudi varlığının Batı Şeria’da gerilimi tırmandırması ve yerleşimci sürüsünün mübarek Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırıları sonrasında gerçekleşti. Kral II. Abdullah’ın, durumu sakinleşmek ve statükoyu korumak için Yahudi liderler ve Abbas ile yaptığı görüşmeler başarısızlıkla sonuçlandı. Yahudi liderler, Ürdün-Yahudi varlığı arasındaki güvenlik ve ekonomik koordinasyonuna rağmen Haşimi vesayetini baltalamakla tehdit etti. O yüzden Kral II. Abdullah, ABD ziyareti sırasında savunma, ulusal güvenlik, ordu, Temsilciler Meclisi Başkanı ve kongre komiteleri gibi derin devletin temel sütunlarıyla bir dizi görüşmeler gerçekleştirdi.

Ayrıca ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı, ABD Özel Kuvvetleri Komutanı ve ABD Genelkurmay Başkanı ile baş başa görüştü. Bu görüşmelerde hiçbir Ürdünlü yetkili yer almadı. Bu ziyaret, ABD’nin yeni askeri taleplerinin bir habercisi. Bu taleplerin yerine getirilmesi, önümüzdeki dönemde yönetimde istikrarın önünü açacaktır. Kral ayrıca etkili Amerikan siyasi çevreleriyle de bir araya geldi. Siyasi çevrelerle görüşmesinde Kral, Ürdün rejiminin bölgedeki Amerikan çıkarlarını korumak için oynadığı rolün önemine vurgu yaptı ve İslami kutsallar üzerinde sözde Haşimi vesayetini korumak için Amerikan siyasi çevrelerinden destek istedi. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, ABD Başkanı, Haşimi vesayetini övdü. Görüşmede Amerikan yardımı almak için Amerika ile Ürdün arasında önümüzdeki yıl başlayacak olan yeni bir Mutabakat Zaptı da müzakere edildi. Kralın Amerikan yönetimi ile yaptığı görüşmelerde bu konuda anlaşmaya varıldığı kaydedildi.

Geçen yıl Ürdün ile ABD arasında askeri anlaşmalar imzalansa da, Amerikan yönetimine ve sütunlarına askeri üsler ve imtiyazlar sağlansa da, yine de rejim, statüsünü korumak için Amerikan yönetimini memnun etmenin çabası içerisinde. Çünkü rejim, siyasi olarak İngiliz, ekonomik, güvenlik ve askeri olarak da ABD’nin güdümü altındadır. Siyasi mücadelenin yansımalarından korkuyor. ABD, IMF’deki araçları, mali yardımlar ve astronomik krediler ile Ürdün’ü güdümü altına aldı. Ürdün, askeri anlaşmalar ile ülkenin hava ve kara sahasını ABD’ye açtı. Zaman zaman Ürdün’de siyasi ve ekonomik reformlar yapıldı, yolsuzlukla mücadele, ifade ve basın özgürlüğü adımları atıldı, yurtdışındaki mal varlıkları serbest bırakıldı.

Ey Ürdün halkı! Ey Müslümanlar! Sömürgeci kâfir Batı ürünü yöneticilerinizin, işlerinizi gütmede, çıkarlarınızı korumada, zenginlikleri ve toprakları düşmanlarınıza peşkeş çekilen ülkenizi savunmada samimi olmadıkları artık bir sır değil. Tek uğraşları, çıkarlarını sağlamak, tahtlarını korumak ve ülkeyi yoksullaştırmaktır. Ne Mescid-i Aksa, ne Filistin, ne de yönettikleri ülke umurlarında değil. Amerika, İngiltere ve Batının çıkarlarını gerçekleştirecek ölçüde ülkeyi önemsiyorlar. Hilafet Devletiniz yıkıldığından beri kanlarınızı helal sayıyorlar. Korkak Yahudi varlığı, normalleşme, güvenlik ve siyasi ilişkilerini güçlendiren yöneticilerinizin zilleti ve züllü sayesinde katliam işliyor, yakıp yıkıyor, arbede çıkarıyor.

Bu zilletten kurtulmak, ümmetin yüzlerce yıllık onur ve gururunu geri kazanmak, işgal altındaki ülkeyi kurtarmak ve sömürgecilerin ülke kaynaklarını çalmasına engel olmak, ancak Hilafet Devletinin dönüşü ile mümkün. Hilafet, Filistin’i, daha doğrusu işgal altındaki tüm Müslüman ülkeleri kurtarmak için orduları seferber edecektir. Allah yolunda şehit olmayı arzulayan bir ümmet için Allah’ın izniyle bu kolaydır.

قَاتِلُوهُمْ يُعَذِّبْهُمُ اللَّهُ بِأَيْدِيكُمْ وَيُخْزِهِمْ وَيَنصُرْكُمْ عَلَيْهِمْ وَيَشْفِ صُدُورَ قَوْمٍ مُّؤْمِنِينَ Onlarla savaşın ki Allah sizin elleriniz ile onları cezalandırsın, rezil rüsva etsin. Onlara karşı size yardım etsin. Müminlerin kalplerine şifa versin.[Tevbe 14]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 
http://www.hizb-jordan.org/
E-Mail: info@hizb-jordan.org

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER