Pazar, 22 Muharrem 1446 | 2024/07/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

Belucistan'daki Karışıklıklara Karşı Takip Edilmesi Gereken Siyaset

Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, Belucistan'da birçok Müslümanın öldürülmesi yoluyla meydana gelen karışıklıklara ve şiddete karşı takip edilmesi gereken siyasete dönük parametreler yayınladı.

1-Başlangıç: Belucistan ve halkı, ümmetin hazinesi olup Pakistan onu ihmal etmektedir.

Belucistan ve halkı, İslam ümmetinin hazinesidir. Zira onun halkı İslam'a kucak açmış, tüm bölgesi İslamî Hilafet'in gölgesinde olmuş ve halkı da İslam'ı sevmiştir. Nitekim onlar, sömürgeci İngilizlerin işgaline karşı şiddetli direnişleriyle temeyyüz etmekte olup asil ve muhterem bir halktırlar. Dolayısıyla Belucistan sakinlerinin sayısı sadece yaklaşık yüzde yedisini oluşturmalarına rağmen Belucistan toprakları Pakistan topraklarının yüzde kırkını oluşturmakta olup Belucistan Afganistan sınırlarında yer almaktadır. Bundan dolayı Afganistan ve Orta Asya'nın istikrarı için çok önemli bir stratejik konuma sahiptir ve Pakistan Deniz Kuvvetleri kapasitesinin güçlenmesine neden olan Gwadar derin deniz limanı da burada bulunmaktadır. Ayrıca Belucistan, Pakistan'ın ihtiyaçlarının üçte birini giderecek çok büyük bir doğalgaz stoku içermekte ve günlük olarak bakır madeninden 15.000 ton sadak mayın üretilmektedir. Dolayısıyla şayet Roki-Dik mayını da hazırlanmış olsa Pakistan, dünyanın en büyük bakır üreticilerinden biri olacaktı. Ayrıca o, dünya standartlarında bir altın üreticisi olup mütevazi tahminlere göre 21 milyon onsluk bir rezerve sahiptir. Bununla birlikte Belucistan, hala giyecek, yiyecek ve mesken gibi temel ihtiyaçlarından yoksundur. Bunun yanı sıra bölge, devlet tarafından alt yapı, yol, sağlık ve eğitim kurumları gibi diğer hizmetlerden de mahrum bırakılmaktadır. Tüm bunlarında ötesinde bölge, çok büyük karışıklıklara maruz kalmakta ve farklı mezhep, ırk, fikir ve dilden olan Müslümanlara sürekli olarak suikastlar düzenlemektedirler. Nitekim bu ihmal, mahrum bırakılan nüfuza zorla egemen olabilmek için otoriteye önem veren ve diğer hususları ihmal eden sömürgeci İngilizlerin mirasıdır.

2- Siyasî mülahazalar:  Sefaletin nedeni Belucistan'a dönük sömürgeci planlardır.                                         

Amerika'nın, Belucistan'a dönük planı, İngiliz işgalcisinin planına benzemektedir ki bu da şöyledir: Zorla yönetmek, buradaki kaynakları sömürmek ve buranın sakinlerini mahrum ve ezilenler olarak bırakmaktır. Nitekim Washington bu planı, Pakistan'da on yıllar boyunca var olan siyasî ve askerî liderliklerdeki hainlerin yardımlarıyla uygulamaktadır.

1-Amerika, azınlıkların ihmal edilmesine neden olan Pakistan'daki demokratik sistemi desteklemektedir. Zira demokrasi, ister ırk ister dil isterse din temelinde olsun azınlıklara karşı çoğunluğun fikrine dayanmakta ve demokrasi, gerek taifeci gerekse kavmiyetçi temelinde olsun hakları için çatışma ve savaşla meşgul olsunlar diye azınlıkları muhalefet partileri oluşturmaya teşvik etmektedir. Ardından Amerika da sömürgeci yönetimin bir aracı olan böl ve yönet gibi siyasî ve finansal araçlar yoluyla kavmiyetçilik ve taifecilik fitnesine teşvik etmektedir.

2-Amerika'nın, Belucistan'da siyasî çıkarları bulunmaktadır. Zira Müşerref'in iktidarı boyunca Amerika, Belucistan'daki devasa kaynakları sömürecek yabancı şirketler kurma arzusunu açıklamış, bu şirketler bu kaynakları sömürmek için koşuşturmaya başlamış ve Keyâni-Zerdâri rejimi de çabalarını iki katına çıkarmışlardır.

3-Amerika'nın, iddiaları bunun aksine olmasına rağmen 2015 yılından sonra Afganistan'daki Amerikan askerî varlığını korumak için Belucistan ve komşu Afganistan'da stratejik çıkarları vardır. Nitekim Amerika, Afganistan ve Belucistan'ın başkenti Ketta'da ajanı Karzai'yi harekete geçirmesinin yanı sıra sınırlara deniz kuvvetlerini konuşlandırdığı gibi bölge içerisine de istihbaratlarını konuşlandırmış olup askerleri de Belucistan içindeki hava kuvvetleri ve insansız uçakların olduğu üsleri kullanmaktadır. Zira Raymond Davis şebekesinin şerleri bu bölgeye kadar ulaşmış olup Keyâni ve Zerdâri rejiminin yardımıyla suikast ve bombalama operasyonlarını denetlemektedir.

4-Amerika, Belucistan'daki varlığını garantilemek için Pakistan Silahlı Kuvvetleri'nin yardımına muhtaçtır. Dolayısıyla Silahlı Kuvvetleri kışkırtmak ve bölgeye yaymak için bölgede fitne atmosferi oluşturmakta ve aynı anda kaos ateşinin tam ortasındaki halkımıza karşı Silahlı Kuvvetlerimizi bulaştırmaktadır. Böylece Amerika, hiçbir engel veya tartışma olmaksızın çıkarlarını gerçekleştirme imkanı bulmaktadır.

3- Şeri yön: Belucistan'ın güvenliğinin ve refahının gerçekleştirilmesiyle ilgili olarak.

1-İslam, Belucistan'ı ihmal eden mevcut demokratik rejimi ortadan kaldıracaktır. Zira Hilafet, demir yumrukla yöneten bir polisiye devleti değildir ve yaratıcıları Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'nın kerim kıldığı tebasına zulüm, kaçırma ve işkence de uygulamayacaktır. Bundan dolayı o, en aziz olan İslam ile yönetmek yoluyla ırkına ya da mezhebine bakmaksızın tüm tebasının güvenini kazanacaktır. Böylece tatbik etmiş olduğu her şeye dair Kur'an ve sünnetten deliller göstermek yoluyla onlara güven verecektir. Bunun yanı sıra İslam'da Hilafet Sistemi, vahdet sistemi olup azınlık ya da çoğunlukta olduklarına bakmaksızın tüm tebasını aralarında hiçbir ayırım yapmaksızın yönetecektir. Dolayısıyla İslam, ırkları ne olursa olsun tüm insanlar için bir rahmettir. Nitekim ümmet, Hilafet'in gölgesinde tek bir potada erimiş ve gayrimüslim olan tebalar da adil davranması ve haklarını garantilemesi nedeniyle Hilafet Devleti'ne bağlı kalmışlardır.

Ayrıca Hizb-ut Tahrir'in Anayasa Mukaddimesi'nin 6. maddesinden şöyle geçmektedir: "Devletin, yönetimde, yargıda, işlerin yürütülmesinde ya da benzeri konularda tebaları arasında ayrım yapması caiz değildir. Irk, din, renk ve benzeri özelliklere bakmadan herkese tek bir bakışla bakmalıdır." Yine 13. maddede şöyle geçmektedir: "Asıl olan, beraet-i zimmettir. Bir kimse ancak mahkeme kararıyla cezalandırılır. Kim olursa olsun, herhangi bir kimseye işkence yapmak kesinlikle caiz değildir. Her kim bunu yaparsa cezalandırılır."

2-Hilafet Sistemi, vahdet sistemi olup bir federal sistem değildir. Dolayısıyla ilgili bölgenin finanse edilmesinde sadece sakinlerin veya fakirlerin veya toprakların varlığına bağlı kalmayacak, bilakis buna tebaanın ihtiyaçları karar verecektir ki bu, gıda, giyecek, mesken, öğretim, sağlık, ulaşım ve iletişimleri kapsamaktadır. Dolayısıyla da Müslüman ya da gayrimüslim olsun, bakır, doğalgaz ve altın gibi kamu kaynaklarından tüm teba yararlanabilecek ve yabancı ve yerel şirketlerin bunlardan şahsi kazançlar gerçekleştirmelerine imkan verilmeyecektir.

Ayrıca Hizb-ut Tahrir'in Anayasa Mukaddimesi'nin 16. maddesinde şöyle geçmektedir: "Yönetim nizamı, vahdet nizamıdır, federal nizam değildir." Yine Hilafet Devleti'nin Cihazları [Yönetimde ve İdarede] kitabında şöyle geçmektedir: "Tüm bölgelerin maliyesi tek bir maliye, bütçesi tek bir bütçe olur. Vilayetleri neresi olursa olsun, fonlar raiyyenin maslahatlarına denk olarak harcanır. Dolayısıyla eğer, örneğin bir vilayetin gelirleri harcamalarından fazla ise, oraya ihtiyaçları miktarınca harcama yapılır, gelirleri miktarınca değil! Yine bir diğer vilayetin gelirleri harcamalarına yeterli değil ise, bu durum dikkate alınmaz, bilakis gelirleri ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli olsun ya da olmasın, Genel Bütçe'den ihtiyaçları miktarınca harcama yapılır."

3-İslam, karışıklıklara ve Belucistan'da yabancı düşmanın varlığına neden olan Belucistan'daki sömürgeci varlığa son verecektir. Zira Hilafet, tüm konsoloslukları, Amerikan üslerini ve Büyükelçilikleri kapatmak ve tüm çalışanlarını sınır dışı etmek yoluyla bu karışıklıkları kesin ve daimi olarak ortadan kaldıracak ve her türlü etkilerini ortadan kaldırmak için yabancı güçlerle olan tüm ilişkileri de kesecektir.

Yine Anayasa Mukaddimesi'nin 188. maddesinde şöyle geçmektedir: "Kendileriyle aramızda anlaşma bulunmayan devletler, İngiltere, Amerika ve Fransa gibi bilfiil sömürgeci devletler ve Rusya gibi beldelerimize göz diken devletler, hükmen harbi devletler sayılırlar. Onlara karşı her türlü ihtiyati tedbir alınır. Onlarla herhangi bir diplomatik ilişki kurulmaz. Bu devletlerin tebaları, beldelerimize ancak pasaportla ve her kişiye her girişi için özel bir vize almak suretiyle girebilirler. Fakat fiili harbi devlet haline gelirlerse bu geçerli olmaz. " Dolayısıyla şayet fiili harbi devlet olursa, yani ülkemizi ya da topraklarımızı işgal ederse, bunların üzerine fiili harbi hükümleri uygulanır demektir.

Not: 6, 13, 16 ve 188. maddelerin Kur'an ve sünnetten olan şeri delillerine tam olarak muttali olmak için Hizb-ut Tahrir'in Anayasa Mukaddimesi'ne müracaat edilmesi rica olunur.

4- Statüsü Düşen Belucistan'ı Yükseltmek.

1-Sevdikleri şey olan İslam akidesini tatbik etmek yoluyla tüm Müslümanların dostluğunu kazanmak ve İslam'ın onlar için belirtmiş olduğu haklarını garantilemek yoluyla da gayrimüslimlerin dostluğunu kazanmak.

2-Ülkede, Amerika'nın temsil ettiği gerçek tehdidi ortadan kaldırmak.

3-Pakistan'daki enerji ve bol maden kaynaklarının özel mülkiyetini engellemek ve tebanın aynî ya da hizmetler olarak kamu mülkiyetinden faydalanmasını sağlamak yoluyla tüm bölgelerin gelişmesi için büyük bir bütçe izlemek.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti


H. 16 Rabi-ul Evve 1434
M.  Pazartesi, 28 Ocak 2013

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER