Haber-Yorum

Türkiye Seçimleri

(Tercüme)

Haber:

Türkiye’deki belediye seçimleri, iktidar koalisyonuyla muhalefet koalisyonu arasında ateşli bir rekabete tanık oldu. Sandıktaki oyların %99’nun açılmasının ardından ilk sonuçlar, Ak Parti ittifakının 81 ilden yaklaşık 40’ında ilerleme gösterdiğine işaret etmektedir. Ancak başkent Ankara ve muhtemelen İstanbul gibi kaybettiği bazı büyük belediyeler muhalefet adayların eline geçmiştir. 

İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Pazar günü gerçekleşen yerel seçimlerde 778 belediyeyi kazanarak Türkiye'deki siyasi partiler arasında ilk sırada yerini almıştır. (El-Cezire.net)

Yorum:

Türkiye'nin şu an geçirmekte olduğu iç ve dış koşullar ve ekonomik krizler, kesinlikle yerel seçimleri etkileyecekti. Zira anketler, İstanbul, Ankara ve İzmir’de muhalefetin AK Partiyi geride bıraktığını göstermektedir. Bu da Erdoğan’ın popülaritesinin tehlikede olduğuna dair açık bir göstergedir.  Çünkü popülerliğini artırmak yerine, 2014 yılına kıyasla oyların yaklaşık%10'unu kaybetmiştir.  

Erdoğan’ın insanların alışık olduğu üzere halkına karşı aynı tehdit edici söylemleri tekrarlayıp durduğu, çığlıklarına rağmen sözlerinin güvenilmez bir hale geldiği ve parti üyeleri de dahil artık hiç kimsenin dikkatini çekmediği bizim için bir sır değildir. Nitekim partisinin seçimlerde kaybetmesinin, insan hakları, tutuklama kampanyaları, dahili yolsuzluk dosyaları, Suriye’de yaşananlar ve Mısırlı genç Muhammed Abdulhâfız’ın Kahire’ye teslim edilmesi gibi nedenleri vardır ki bunlar, şahsına yönelik büyük öfke ve suçlamaların duyulması, uluslararası baskılar, Lira’nın çöküşü ve Türkiye ekonomisinin bozulması için yeterli nedenlerdir. Dolayısıyla Erdoğan’ın günahkar siyasi bir oyuna girmesi, Laik rejimin bir parçası haline gelmesi, İslami kılıfa bürünen Kemalist Cumhuriyet’in çocuğu olması, Kemalist Cumhuriyeti koruyacak olması, insanların İslam ile Laiklik arasında yaşayabilecekleri vehmine düşmesi devamlılığını sağlayabilmek ve ikinci Mustafa Kemal olmak içindir. Onun bu eylemi, İslam’a, Hilafet’e, ümmete ve Türkiye’ye karşı büyük bir cürüm ve özellikle Amerika, Avrupa ve Rusya olmak üzere küfür devletlerine yapılan büyük bir hizmet sayılır. Dolayısıyla Hilafet’in enkazı üzerine kurulmuş Mustafa Kemal’in köhnemiş Cumhuriyetini yıkmak yerine onun ruhunu yüceltmek ve ömrünü uzatmak için baskıların biraz hafifletilmesi sorunların gerçek çözümlerinin gecikmesine neden olmuştur.Ama elbette sorunları çözemeyecek, dahası sorunları daha da artıracak ve hiç kimsenin tahmin bile edemeyeceği bir şekilde patlama anını şiddetlendirecektir.   

Evet, bugün Erdoğan İslam’ın gençliğine ve Türkiye gençliğine yeniden diriliş hakkında hitap ederek, İslam topraklarında Laikliği tatbik ediyor! Ayrıca Erdoğan, sanki onlardan biriymiş gibi konuşmalarında Muhacir ve Ensar’dan bahsetmekte ve aldatılan bu gençlerin ileride kendisini hesaba çekeceğini bilmemektedir! Erdoğan, Mescid-i Aksa’daki çığlıkları, defalarca kendilerine komplo kurulan Suriye ve diğer İslam ülkelerindeki çocukların çığlıklarını işitmedi mi ki Türkiye’de reformlardan bahsediyor?!    

Hangi reformlardan bahsediyorsun ey Erdoğan?  Yahudi varlığı ile ilişkini kesmekten mi? Yoksa Türkiye’deki Amerikan askeri üslerini boşaltmaktan mı? Ya da İslam’a ve Müslümanların sorunlara yönelik ihanetinden mi? Veya tek bir şeri hükmü uygulamadığın Laikliğinden mi? 

Türkiye ve Türkiye’deki gençliği kurtaracak olan İslam’ın hükümlerinin tatbik edilmesi ve yeryüzünde İslam’ın yayılmasıdır. Ama yalan ve iftira, ileri götürmeyecek, bilakis geciktirecektir. Ey gençler! Uyanık olun, iyi düşünün ve Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdelemiş olduğu Nübüvvet Minhacı Üzere Hilafet’î kurmak için Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışın. Allah’ın izniyle doğru kalkınma işte budur. 

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَكُونُوا مَعَ الصَّادِق۪ينَ“Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve doğrularla beraber olun.” [Tevbe-119]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi için yazan

Dareyn El-Şanti