Cumartesi, 21 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Laik Devlet, Rasûlullah’ın ﷺ Şerefinin İntikamını Alamaz!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

(Tercüme)

Laik Devlet, Rasûlullah’ın Şerefinin İntikamını Alamaz!

Haber:

Pakistan Başbakanı İmran Khan 17 Nisan 2021'de şu açıklamayı yaptı; “Holokost ile ilgili herhangi bir olumsuz yorumu yasaklayan Batılı hükümetlere Peygamberimize hakaret ederek Müslümanlara yönelik nefret mesajını kasten yayanları cezalandırmak için aynı standartları kullanmaya çağırıyorum” Pakistan Başbakanı İmran Khan bu açıklamayı, Emmanuel Macron'un hakaret içeren karikatürlere verdiği desteğini dile getiren Fransız büyükelçisinin sınır dışı edilmesi çağrısında bulunan Müslümanlara karşı ateş açmasından bir gün önce yapmıştı.

Yorum:

Bajwa / İmran rejimi, Medine devletinin ideal olduğunu iddia ediyordu, ancak onu kuran Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem’in şerefini savunmak için hiçbir şey yapmıyor. Daha da kötüsü, Allah Subhânehû Ve Teâlâ’nın Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem’i göndermesinden bu yana ondan nefret ettiklerini bile bile, Haçlılara bunu yapmayı bırakmaları için yalvarıyor. Rejimin 20 Nisan 2021'de Fransız büyükelçisini sınır dışı etme taahhüdü vermesine rağmen, Avrupa Birliği'ni kızdırmak istememesinden dolayı dayanıksız bir bahaneyle büyükelçiyi sınır dışı etmekten vazgeçti.

Pakistan devleti İslam ismiyle kurulmuş olmasına rağmen, Pakistan yöneticileri Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem'in şerefini asla savunmayacaktır. Çünkü Pakistan, anayasası Kuran ve Sünnete dayanan İslam şeriatına göre tesis edilmedi. Mevcut anayasa, İslam’ın çıkarlarını düşünmediklerinden dolayı ulusal çıkarların en yüksek çıkar olduğunu kabul etmektedir. Yani Pakistan'daki Müslümanlar, yöneticilerine karşı kararlı adımlar atmaları için baskı yaptığında, Pakistan'ın Haçlılara karşı tek başına yüzleşemeyeceği izlenimini veriyorlar. Ve İslam beldelerindeki mevcut tüm devletler laik hukuka dayandığından, bu beldelerin hiçbir yöneticisi Peygamberimizin şerefini asla savunmayacaktır.

Müslümanlar Hilafete sahip olsalardı, Haçlılar Rasûlullah Sallallahu aleyhi ve sellem'e hakaret etmeye cesaret edemezlerdi. Aksi taktirde ümmetin öfkesiyle karşılaşırlardı ve hemen Halife silahlı güçlerini seferber ederek tehdit ederdi. Bugün İslam ümmeti mevcut yöneticilerden sağlam bir duruş istiyor, ancak bu mevcut laik rejim yıkılıncaya ve onun yıkıntılarının üzerine Hilafet devleti kuruluncaya kadar bu sağlam duruşlar asla gerçekleşmeyecektir.

Hilafet devletinde iktidardaki Halife sadece Kuran ve Sünneti uygulamakla yükümlüdür ve bu yükümlülükten kendisi sorumludur. Bu nedenle küfre karşı çalışmanın milli çıkarlara karşı ters olduğunu söyleyemez. Zira İslam'da İslam'ın menfaati dışında herhangi bir menfaat yoktur. Pakistan ve dünya genelindeki Müslümanlar, Rasulü Ekrem'in şerefini savunmak için silahlı kuvvetlerdeki babalarından ve kardeşlerinden Nübüvvet Metodu üzeri Râşîdi Hilafeti kurmaları için Hizb-ut Tahrir'e zafer vermelerini talep etmelidir.

﴿وَمَنْ يُطِعِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَيَخْشَ اللَّهَ وَيَتَّقْهِ فَأُولَئِكَ هُمُ الْفَائِزُونَ“Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat eder, Allah’tan korkar ve O’na karşı gelmekten sakınırsa, işte onlar başarıyı elde edenlerin ta kendileridir.” (Nur 52)

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Şehzad Şeyh

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER