- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Müslümanların Fikri Temeli ve Fikri Liderliği Akidedir
Haber:
Gazze'deki Hamas hareketinin lideri Yahya Sinvar, 26 Mayıs 2021 Çarşamba günü gazetecilere verdiği bir röportajda, Yahudilerin Gazze’ye yönelik haksız ve düşmanca başlattığı savaş hakkında birçok açıklama yaptı, direnişin zaferini ve Yahudilerin yenilgisini övdü, Mescid-i Aksa’ya baskın yapmaları halinde Yahudileri tehdit etti ve onun şu sözleri dikkatimi çekti: “Bizler “İsrail’in” yok olmasından yanayız ve bizim akidemiz de bellidir. Ancak Filistin’in pozisyonunun birliği için diğer seçenekleri de kabul ettik.”
Yorum:
Gerçekten Gazze’nin kahraman halkının, Yahudilerin küstahlığı karşısında tüm cesaretiyle sebat etmeleri, düşmanlarının karşısında eğilmemeleri, dahası dünyanın gözü ve kulağı önünde onların direncini kırmaları ve küçük düşürmeleri, Müslümanların kalbini ısıtmıştır. Hatta savaşın tek taraflı olarak durdurulmasını talep edenler bile oldu. Ancak Gazze halkı, Ruveybida yöneticilerin Yahudi ordusunun boyun eğmez ve yenilmez olduğu şeklinde savundukları efsaneyi yıktı. Zira Gazze’nin basit roketleri, uzak yakın herkese bizim örümcek ağı gibi zayıf olan bir düşmanın karşısında olduğumuzu göstermiştir. Çünkü Yahudiler, her ne zaman işgal altındaki Filistin topraklarında sirenlerin çaldığını duysalar korku ve panik içerisinde sığınaklarda günler ve geceler geçirdiler. Allah, bizim ve Müslümanlar adına sizleri hayırla mükafatlandırsın ey Gazze halkı!
Gazze'deki Hamas hareketinin lideri Yahya Sinvar’ın “Hamas “İsrail’in” yok olmasından yanadır ve bizim akidemiz de bellidir. Ancak Filistin’in pozisyonunun birliği için diğer seçenekleri kabul ettik” şeklindeki açıklamasına gelince; ona diyoruz ki, Müslümanların akidesi sabit olup asla değişmez. Zira o, Müslümanların fikri temeli ve fikri liderliğidir. Dolayısıyla akideye ve ondan çıkan hükümlere aykırı olması halinde her şey değişir. Mübarek toprak Filistin meselesine gelince; onun vakıası, Yahudilerin işgali altında olmasıdır ve buranın kurtulması gerekir. Buranın kurtuluşu ise, işgali tamamen ortadan kaldırmak için orduları harekete geçirip Allah yolunda cihad etmekle olur. Akidenin, sadece Filistin halkına değil, dünyanın doğusu ve batısındaki Müslümanlara vacip kıldığı şey işte budur. Zira Filistin meselesi, tüm Müslümanların meselesidir. Filistin’in pozisyonunun birliği için diğer seçenekleri kabul ettik sözüne gelince; bu, Filistin’in pozisyonunun birliğinin sabit olan akide olduğu ve onun dışındaki her şeyin değişken olduğu anlamına gelmekte olup Filistin’in pozisyonunun birliğinin şeri olarak hiçbir değeri yoktur. Zira Filistin’in pozisyonunun birliği, Abbas’ın otoritesinin Yahudilerin devletini tanıması, Filistin’in üçte ikisinden fazlasını Yahudilere bırakması ve Amerika’nın Filistin sorununa bir çözüm olarak teşvik ettiği iki devletli çözümü kabul etmesi, diğer bir ifadeyle Filistin meselesinin tasfiye edilmesi anlamına gelmektedir. Bu ise şeriatın nazarında bir suç ve büyük bir ihanet olup tamamen reddedilmelidir. O halde Yahudilere direnen ve onların burunlarını toprağa sürten Hamas hareketinin başı, sözde Filistin pozisyonunun birliği adına bu tür seçenekleri nasıl kabul edebilir?! Bu, Yahudiler için bir zafer değil midir?! Filistin’e, Filistin halkına ve sizlere, gece gündüz komplo kuran Abbas’ın hain otoritesinden uzak durmanız gerekmez mi? Aynı şekilde sizlere karşı komplo kuran ve sizin hakkınızda ne ahit, ne de antlaşma gözeten bu kötü yöneticileri inkar etmenizin zamanı gelmiştir. Sisi’ye, Katar’ın, İran’ın ve Türkiye’nin yöneticilerine güvenen bir insan var mı Allah aşkına?!
Allah Subhanehu’dan, Filistin için diyar diyar dolaşan ve Yahudilerin ellerine geçirdikleri her şeyi büsbütün tahrip eden muhlis bir ordu hazırlamasını temenni ediyoruz. Böylece Allah’ın izniyle çok yakında kurulacak olan İkinci Raşidi Hilafet Devleti’nin başkenti olması için Mescid-i Aksa’yı temizlesinler.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Ebu Hişam