- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Fas Halkı Ayaklanıyor ve Yahudilerle Normalleşmeyi Reddediyor!
Haber:
Dün Fas şehirleri, Yahudi varlığının Savunma Bakanı’nın geçen hafta Rabat’a yaptığı ziyaretin ardından, Fas ile “İsrail” arasındaki normalleşmeyi kınayan gösterilere tanık oldu. O vakit Fas Kralı 6. Muhammed, ülkesinin Filistinliler ve “İsrailliler” arasındaki müzakerelerin yeniden başlamasının koşullarını sağlamak için tüm taraflarla “konumuna ve seçkin ilişkilerine” yatırım yapacağını söyledi. (el-cezire.net, 30/11/2021)
Yorum:
Arap rejimlerinin Yahudilerle normalleşme adımlarından en garip ve en küstah olarak kabul edilen bir adımı da Fas’ın, Yahudi varlığı ile güvenlik, askeri, eğitim ve silahlanma iş birliğini içeren bir güvenlik anlaşması imzalaması olmuştur. Nitekim diğer normalleşen rejimler gizlilik içinde ihanet etmesine ve Yahudi varlığı ile güvenlik iş birliği yapmasına rağmen ancak Fas bunu hiç umursamadan aleni bir şekilde yapmaktadır.
Nitekim bu adım, Fas halkı ve diğer Müslüman halklar tarafından tepkiyle karşılanmıştır. Zira buna karşı gösteriler yapmak için sokağa dökülmüşlerdir. Dolayısıyla tüm bunlar, Laik rejimlerin küstahlığının, halklarına yönelik alçaklıkta ve umursamazlıkta en derin noktaya ulaştığını göstermektedir. Zira onlar, efendilerinin kendilerinden talep ettiği şeyleri uygulamak için çalışmaktadırlar. Nitekim İngilizler planlamakta ve Fas da bunu, Yahudi varlığını kötü huylu bir kanser ve çözüm yolunun da onun kökünden sökülüp atılması olarak kabul eden ümmetin sabitelerine karşı aleni bir şekilde uygulamaktadır
Diğer açıdan bu, bu rejimlerin halklarıyla olan ilişkilerinin, bu yöneticilerden hiçbir iyileşme ümit etmeyecek şekilde tehlikeli bir boyuta ulaştığını göstermektedir. Zira onların, halklarıyla kritik bir noktaya geldiklerinde efendilerinin direktiflerini yerine getirmek için koşuştuklarını görmektedirler. Belki de Fas yöneticileri Suriye halkının muazzam devrimine bakıp Amerika’nın ajanı Beşar’ı bir süreliğine de olsa nasıl kurtardığını gördükleri için, Fas’ta bazı esintileri gelmeye başlayan devrim rüzgarları estiğinde İngiltere’nin de kendilerini kurtarmak için yerel, bölgesel ve uluslararası araçlarını devreye sokacağını ümit etmektedirler.
Bütün bunlar, İslam’ın yönetimini arzulayan halklar ile efendilerinin istediği Laik devleti gözeten yöneticiler arasında büyük bir ayrılığın olduğunu göstermektedir. Bu yöneticiler büyük devletler tarafından desteklenebilirler ama halklar ve onlarla birlikte olan muhlis İslami cemaatler de Rabbul izzet tarafından desteklenmektedir ve Allah’ın izniyle muzaffer olacaklardır. Yapacakları tek şey, Allahu Teala’ya karşı halis niyeti artırmak ve bu mücrimlerden kurtulmak için daha azimli olmaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Bilal Et-Temimi