Haber-Yorum

Müslüman Kadınların Laik Liberal İktidarın Makamlarına Atanması Onların Sadece Zayıflamalarına Yardımcı Olacaktır!

Haber:

27 Nisan 2022'de ABD Federal Mahkemesi yargıçlığına aday gösterilen ilk Müslüman-Amerikalı kadının duruşması başladı.Nusrat Jahan Choudhury, Başkan Joe Biden’ın New York’un Doğu Bölgesi’ndeki bölge yargıcı adayıdır. Bu pozisyon, kadın hakları ve Müslüman kadınların Amerika Birleşik Devletleri’ndeki temsilinde büyük bir ilerleme olarak karşılandı. İslami Halkla İlişkiler Konseyi bir tweet attı ve Amerika’daki Müslüman toplum için bir zafer olmasından dolayı bu vesileyle bir kutlama tebriki sundu.

Yorum:

Müslümanların, İslami müstecirleri ihlal eden yasaları korumak ve dünya çapında milyonlarca Müslümanı baskı altında tutmak için görevlendirilmesi kutlanacak bir şey değildir. ABD Başkanı Biden’ın Müslüman kadınları onaylaması ikiyüzlülüğün zirvesidir. Zira dünyadaki Müslüman kadınların açlığından, ölümünden ve güvensizliğinden sorumlu olan onun askeri makinesidir. Nitekim Yemen’de açlık, eğitim ve sağlık imkanları nedeniyle her gün genç kız ölümlerine tanık olunmakta ve 11 Eylül’den sonra Afganistan ve Irak’ta felaket bölgeleri haline gelen ABD’de de sosyal güvenlikten mahrum bırakılmaktadır. Milyonlarca Müslüman kadın ve kızın mevcut mülteci göçü,Amerika’nın siyasi aygıtında hala aktif olan İslam karşıtı profille birlikte Amerika’nın dış politikası ve ırkçı iç politikasının doğrudan bir sonucudur.

Laik sistemde görevlendirilen yeni Müslüman liderlere, Filistinlilere zulmedilmesine ve çocuklara işkence edilmesine destek de dahil olmak üzere tüm Müslüman karşıtı politikaların normal şekildeki yapılmasını pekiştirmek için ödeme yapılacaktır. Oysa Allah Subhanehu ve Teala, İslami otoritenin sahte temsillerine değer vermemiş ve sadece ABD ve dünyanın geri kalanını Hilafetin otoritesine tabi olmasını sağlayacak Hilafet Devleti’nin olduğu gerçek kapsamlı bir çözümü emretmiştir. Ama Bangladeş’in milliyetçi yeni temsilcilerinden herhangi bir değişiklik bekleyemeyiz. Dolayısıyla bu haberler için sahip olmamız gereken tek anlayış, iktidar ve adalet vehimlerini aşmalarının ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafetin kapsamlı kanunları gereğince gerçekten Allah’ın emretmiş olduğu şekilde yaşamamız gerektiğini idrak etmelerinin zamanının gelmiş olmasıdır. Allahu Teala’dan, önümüzdeki bayramın gelmesini ve asrımızın en büyük vacibi olan bu vakıanın altında yaşamamızı nasip etmesini temenni ediyorum. 

مَا تَعْبُدُونَ مِن دُونِهِ إِلاَّ أَسْمَاء سَمَّيْتُمُوهَا أَنتُمْ وَآبَآؤُكُم مَّا أَنزَلَ اللّهُ بِهَا مِن سُلْطَانٍ إِنِ الْحُكْمُ إِلاَّ لِلّهِ أَمَرَ أَلاَّ تَعْبُدُواْ إِلاَّ إِيَّاهُ ذَلِكَ الدِّينُ الْقَيِّمُ وَلَـكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لاَ يَعْلَمُونَ “Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, sizin ve atalarınızın taktığı birtakım isimlerden başka bir şey değildir. Allah onlar hakkında herhangi bir delil indirmemiştir. Hüküm sadece Allah’a aittir. O size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.” [Yusuf 40]  

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

İmrana Muhammed