Haber-Yorum

Müslümanların Sorunları Bölünmelerinde… Çözüm İse Vahdetlerindedir!

Haber:

Irak Su Kaynakları Bakanı Mehdi Raşid Hamdani, Türkiye’nin su kıtlığı konusundaki zararı Irak ile paylaştığını, ancak İran’ın inisiyatif almadığını, aksine nehirlerin yönünü kendi topraklarına değiştirdiğini ve tüm Irak bölgelerinin suya erişimini engellediğini söyledi. Bakan, nehirlerin eski durumuna getirilmesi gerektiğini ve İran’ın bize su projelerini sağlamadığını ve onunla ilgili durumun bizim için belirsiz olduğunu vurguladı.

Hamdani şöyle devam etti: Biz iki komşu ülkeyiz ve İran ve Irak’ta toplumlar ortak kollar üzerlerine kuruludur. Bu yüzden Komşu İran’ın nehirleri kendi topraklarının girişlerine yönlendirmesi ve Irak topraklarındaki toplulukları yerinden etmeye çalışması mantıksızdır.

Yorum:

Sömürgeci kâfir, yıkılmasının ardından Hilafet Devleti’ni parçalamakla ve Sykes-Picot sınırlarını çizmekle yetinmedi. Aksine bu sınırları kutsallaştıran, efendilerinin çıkarlarını halklarının çıkarlarının önüne koyan ve ajanlıklarına göre komşu ülkeler arasında sorunlar ve savaşlar oluşturan ajan yöneticiler getirdi. Ama buna rağmen bu ülkelerin halklarını ayırmayı başaramadı. Bilakis birbirleri için sevinmeye ve üzüntüleri için üzülmeye devam ettiler. Nitekim Tunus’taki devrimin kıvılcımı, bu ümmetin duygularında tek ümmet olduğunu kanıtladı. Zira devrimin kıvılcımı hızla Mısır, Libya, Suriye ve Yemen’e intikal etti.

Bunun için kâfir, aynı ülkenin evlatları arasında kanla çizilen mezhepçilik ve ırkçılık temelinde yeni sınırlar çizmeye çalışıyor. İslam ümmetini parçalamak, bu yeni sınırları bizzat halklardan ve yöneticilerden korumak ve bu halkların duygularında ve fikirlerinde çelişkiler ve farklılıklar oluşturmak için aynen Irak’ta Şiiler için bir devlet, Sünniler için bir devlet ve Kürtler için bir devlet icat ettikleri gibi.

Ey Irak’taki Müslümanlar: Sürekli olarak ortaya çıkan su sorunu, bu ümmeti bünyesine dahil edecek ve tüm bu ülkeleri kendine bağlı vilayetler yapacak tek bir devlet olsaydı ortaya çıkmazdı. Zira gerek bu sorunun gerekse ümmetin tüm sorunlarının nedeni, düşmanları için kolay bir lokma olsun diye bölünmesi ve parçalanmasıdır. Nitekim el-Aksa, Şam, Yemen, Libya ve Irak ile Keşmir, Rohingya, Uygur ve Myanmar’daki Müslümanların çektikleri acılar, Müslümanların bölünme ve parçalanma yüzünden ödedikleri bedelin en güzel kanıtıdır.

Bu ve diğer Müslümanların sorunlarının çözümü ve Müslümanların acılarının sona ermesi, ancak Müslümanları birleştirecek ve İslam’ı bir risalet olarak dünyaya taşıyacak olan Hilafet Devleti’nin olduğu İslam Devleti’ni kurmakla mümkün olacaktır. Bunu da Allahu Teala’nın şu kavline binaen yapacaktır: إِنَّ هَذِهِ أُمَّتُكُمْ أُمَّةً وَاحِدَةً وَأَنَا رَبُّكُمْ فَاعْبُدُونِ “İşte sizin bu ümmetiniz bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. Öyleyse bana ibadet edin.” [Enbiya 92] O halde bu azim farzı yerine getirmek için samimi bir şekilde çalışanlarla birlikte olun, Allah ve Rasulü’ne itaat edin. Şüphesiz Allah sizinle beraberdir ve amellerinizden de hiçbir şey eksiltmeyecektir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Mazen Ed-Debbağ