Çarşamba, 23 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Sudan’da Laik Devletin Devamı İçin İstişareler!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Sudan’da Laik Devletin Devamı İçin İstişareler!

Haber:

İktidardan dışlanan Özgürlük ve Değişim Koalisyonu, askeri yönetimi kuşatmak ve sivil geçişi yeniden tesis etme girişimlerini desteklemek için Sudan’daki bölgesel ve uluslararası ülkelerle istişarelerde bulunuyor. Güvenilir kaynaklar Perşembe günü “Sudan Tribune’e” şunları söyledi; Özgürlük ve Değişim Güçleri, darbeyi kuşatmak ve sivil ve demokratik yönetimin restorasyonunu desteklemek için birçok ülke ile temaslar ve istişareler yürütüyor.

Bu istişarelerin, Avrupa Birliği ülkelerine ek olarak Troyka ülkeleri - Amerika, İngiltere, Norveç ve Kanada’yı ve bazı Arap ve Afrika ülkelerini kapsadığına dikkat çekti. Ve şöyle ekledi: “Bu ülkeler darbeyi sona erdirme, orduyu siyasi eylemden uzaklaştırma ve sivil dönüşüm için yeni bir anayasal temel oluşturma gereğini vurguladılar.”

Yorum:

İslam Devleti yıkıldıktan sonra; son yüzyılda Hilafetin toprakları Sykes-Picot Anlaşması ve benzerleri gereğince devletçiklere bölündü ve sömürgeci kafir, kendi adına yönetecek kukla yöneticiler oluşturduktan sonra İslam akidesine dayalı olmayan partiler kurdu ve bu, sömürgeciler için çok önemliydi. Nitekim bu İslam beldelerini coğrafi olarak bölüp parçalamakla yetinmedi, aksine daha da önemlisi temeli akide olan fikir ve kültürü de parçaladı. Bu nedenle İslam beldeleri, bu amaç için benzeri görülmemiş bir şekilde birçok çok ulusal, laik, sosyalist ve demokratik partilerin ortaya çıkmasına tanık olmuştur.

Evet, herhangi bir şekilde iktidara ulaşmak için çalışan ajan partilerin durumu böyledir. Dolayısıyla onların amacı, araçlar ne kadar iğrenç olursa olsun düşüncelerinin pisliğini ve ajanlıklarının kokuşmuşluğunu haklı çıkarmak olup haddi zatında iktidar, onların nihai hedefleri haline gelmiştir. Bu ise onların, yönetim konusunda, uyguladıklarında kendisiyle insanları mutlu etmeye çalışmak ve insanları bu felaket durumlarından kurtarıp onlara daha iyi ve daha güzel bir yaşam sağlamak istedikleri fikir ve mefhumlara sahip oldukları için değildir. Bilakis onlar, iktidarı bir pasta ve ganimetten ibaret görüp iktidara geldiklerinde de efendilerinin takdirini kazanırlar ve onun gündemini ve Laikliğe, yani dini devletten ayırmaya dayalı akidesini uygularlar. Ne yazık ki kafirin istediği şey de budur!

Hala biz, insanları ezdikçe ezen, onları perişan eden, bu şerefli ümmete birbiri ardına felaketler, musibetler, sıkıntı ve meşakkat tattıranlaik kapitalist sistem tarafından yönetiliyoruz. Aynı zamanda sömürgeciler, bu laik ve ulusal partilere izin verirken, hatta kurarken ve teşvik ederken, İslam akidesine ve ümmet olarak ümmetin maslahatlarına dayalı herhangi bir kitleleşmeye ve siyasi partilerin kurulmasına izin vermemiştir. Bu nedenle İslam akidesine dayalı tüm kitleleşme ve partilerle savaşılmış, üyeleri kovulmuş ve hapse atılmış, onu dağıtmak, insanları ona katılmaktan ve onunla çalışmaktan korkutmak için çalışılmıştır.

Allahu Teala’nın fazlı ve Allah’ın lütfu ve keremi sayesinde Hizb-ut Tahrir kuruldu ve ümmet için, tek derdi İslam’ı ortadan kaldırmak olan kafirin planlarını ortaya çıkardı ve ifşa etti. Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يُرِيدُونَ أَن يُطْفِئُوا نُورَ اللَّهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَيَأْبَى اللَّهُ إِلَّا أَن يُتِمَّ نُورَهُ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَAllah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Kâfirler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktır.” [Tevbe 32] Allahu Teala’nın fazlı ve bu ümmetin muhlislerinin çabası sayesinde ümmet, bugün İslam’ın yönetimini dünden daha çok arzular hale gelmiştir. Dolayısıyla Hizb, ümmeti kafirlerin tuzaklarına karşı uyaran, onların planlarını ifşa eden ve kafirlerin Müslümanların beldelerindeki ellerini koparmak için çalışan açık bir uyarıcı mesabesindedir. Ayrıca Hizb, hedefini sınırlandırmış olup bu da Hilafeti kurarak İslami hayatı yeniden başlatmaktır. Zira Hizb, ümmete ve ona hak yolu göstermeye ve onu ciddi şekilde taşımasına çok düşkün olup kafirlerin tuzaklarına düşmesi konusunda da ümmeti uyarmaktadır. Ayrıca Hizb, Allah’ın izniyle uygulanmaya hazır bir anayasaya sahip olup yönetimin sonuçlarına katlanmaya hazır olan yetkin ve seçkin devlet adamları hazırlamıştır.

Ey Müslümanlar: Artık zamanı gelmiş olan Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafet Devleti’nin gölgesinde Allah’ın şeriatını ikame ederek Allah Subhanehu ve Teala’nın dinine yardım etmek için çalışan muhlislerle birlikte olun.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Abdulhâlik Abdûn Ali

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER