- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e Yardım Etmek, Onun Sünnetiyle Amel Etmek ve Siretini İhya Etmekle Olur!
Haber:
Hintli politikacıların, Nebi Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e yönelik hakaret içeren twitlerini protesto etmek için birçok Arap ülkesindeki elektronik iletişim platformlarında Hindistan’ı boykot çağrıları sırasında -Allah’ın Rasulü’ne Dil Uzatma Ey Modi- etiketi (Hashtag) yayınlandı. Aktivistler, Bharatiya Janata Partisi’nin (BJP) Delhi’deki medya yetkilisiNaveen Kumar Jindal’ın, Nebi Muhammed Aleyhissalatu ve’s Selam’ın Hz. Aişe Radıyallahu Anha ile evlenmesiyle ilgili attığı bir twite yönelik öfkelerini dile getirdiler ve bunun Başbakan Narendra Modi’nin Müslümanlara yönelik ırkçı politikasının bir uzantısı olduğunu söylediler. (El-Cezire 04/06/2022)
Yorum:
Alışık olduğu üzere Hindistan hükümeti, Müslümanlara zulmetmekte, onları ötekileştirmekte, kovalamakta, taciz etmekte, evlerini yıkmakta, onları öldürmekte ve tesettürlü kadınları sıkıştırmaktadır. Nitekim aşırı Hindu grupları, iktidar partisinin onayıyla Müslümanların yok edilmesine yönelik açık bir çağrıda bulunarak Hindistan’ı Müslümanlardan yoksun bir Hindu devletine dönüştürme niyetlerini açıkladılar. Bu ihlal, sadece Müslümanlarla sınırlı kalmamış, bilakis kerim Nebileri Salavatullahi ve Selemuhu Aleyh’e kadar uzanmıştır. Peki Allah’ın hadlerini uygulayacak, Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e yardım edecek,dünyanın doğusu ve batısındaki Müslümanları savunacak ve mümin toplumun kalplerini ferahlatacak İmam nerede?
Ey Müslümanlar: Bu din, aziz ve kerim olan bir dindir. Necis Yahudilerden ineklere tapanlara kadar, uzak yakın hepinizin başına musallat oluncaya kadar size isabet eden bu aşağılanma, zayıflık ve zillet nedir Allah aşkına? Ey ümmeti Muhammed! Dünyaya meylettiniz, ona yapışıp kaldınız, Allah’ın ipine sarılmadınız ve O’nun şeriatını terk ettiniz. Bu yüzden Allah, düşmanınızın göğüslerinden size karşı olan korkuyu söküp attı. Zira Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: إِذَا تَبَايَعْتُمْ بِالْعِينَةِ وَأَخَذْتُمْ أَذْنَابَ الْبَقَرِ وَرَضِيتُمْ بِالزَّرْعِ وَتَرَكْتُمْ الْجِهَادَ سَلَّطَ اللَّهُ عَلَيْكُمْ ذُلّاً لَا يَنْزِعُهُ حَتَّى تَرْجِعُوا إِلَى دِينِكُمْ“İyne yoluyla alışveriş yaptığınız, öküzlerin kuyruğuna yapıştığınız, tarımı seçtiğiniz ve cihadı terk ettiğiniz zaman Allah size öyle bir zillet musallat eder ki, dininize dönünceye kadar onu üzerinizden atamazsınız.” Ebu Derdâ Kıbrıs fethedilince ağlamaya başladı. Bunun üzerine Cübeyr İbn Nefîr ona şöyle dedi: “ Allah’ın, İslam’ı ve Müslümanları üstün kıldığı bir günde seni ağlatan nedir?” Ebu Derda şöyle dedi: “Yazıklar olsun sana! Bunlar güçlü bir topluluk olduğu halde Allah’ın emirlerine uymadıklarından dolayı Allah da onlara esareti musallat etti ve gördüğün duruma düştüler.Bir milletin başına esaret musallat olursa, Allah yanında değerleri kalmaz.” Ve şöyle dedi: “Allahu Teala’nın katında insanların en değersizi, O’nun emrini terk edenlerdir.”
Ancak ümmet, Allah Azze ve Celle’nin şu kavlini: وَنُرِيدُ أَن نَّمُنَّ عَلَى الَّذِينَ اسْتُضْعِفُوا فِي الْأَرْضِ وَنَجْعَلَهُمْ أَئِمَّةً وَنَجْعَلَهُمُ الْوَارِثِينَ“Biz ise, o yerde güçsüz düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve onları (mukaddes topraklara) varis kılmak istiyorduk.” [Kasas 5] Ve Celle ve Ala’nın şu kavlini: وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ“Allah, içinizden, iman edip de salih ameller işleyenlere, kendilerinden önce geçenleri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için hoşnut ve razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.” [Nur 55] bilmezse, nefsinde yenilgiyi kabul eder. Oysa bu ümmet, hak ve hidayet ümmeti olup zafer, güç ve kuvveti daha çok hak etmektedir. Dolayısıyla küfür ve batıl üzere olduklarından dolayı ümmetin düşmanları güç ve otorite sahibi olmamalıdırlar. Bu yüzden istifa ettirmek, itiraz etmek ve boykot etmekle yetinmemeliyiz. Çünkü bu, imanın en zayıf noktasıdır. Fakat zaferin sebeplerine sarılarak İslam’a, Müslümanlara ve Peygamberlerine hakaret eden zararlı varlıkları kökünden söküp atmalıyız. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنْ تَنْصُرُوا اللَّهَ يَنْصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ “Ey iman edenler! Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit kılar.” [Muhammed 7] Ve Allahu Teala şöyle buyurmuştur: لِتُؤْمِنُوا بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَتُعَزِّرُوهُ وَتُوَقِّرُوهُ وَتُسَبِّحُوهُ بُكْرَةً وَأَصِيلًا“Ta ki (ey müminler!) Allah’a ve Resulü’ne iman edesiniz, Resulü’ne yardım edesiniz, O’na saygı gösteresiniz ve sabah akşam Allah’ı tesbih edesiniz.” [Fetih 9] Bu zafer, Allah ve Rasulü’nü seven Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti’ni ikame ederek Celle ve Ala’nın şeriatıyla hükmedip O’nun dinine yardım etmedikçe gerçekleşmeyecektir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Durra El-Bakuş