Haber-Yorum

Kırgızistan Parlamentosu, Göçmenlerin Çocuklarının Haklarını Korumak İçin Bir Program Oluşturulması Önerisinde Bulundu!

Haber:

Kırgızistan Yüksek Konseyi, göçmen işçilerin çocuklarının haklarını korumak için ulusal bir program oluşturulmasını önerdi.Milletvekili Balbak Tulobayev bu girişimi, 8 Haziran’da yapılan meclis oturumunda sundu.Yüksek Konsey basın servisine göre bunu, Ombudsman’ın 2019-2021 yıllarında Kırgızistan’da insan hakları, medeni haklar ve özgürlüklerin gözetilmesine ilişkin raporunun duruşması sırasında söyledi.Kırgızistan Çalışma, Sosyal Güvenlik ve Göç Bakanlığı’na göre, göç ülkede 3 milyon insanın hayatını etkiliyor.Bu rakamlar 7 Haziran'da bölüm başkanı Kudaybergen Bazarbayev tarafından sunuldu.Kırgızistan’daki her dört hanede en az bir göçmen işçi bulunduğunu ve 2014’ten bu yana göçmen kadın sayısının erkekleri önemli ölçüde aştığına dikkat çekti.

Mayıs ayı sonunda Kırgız Bakanlar Kurulu’nun 2022-2026 dönemi Çocuk Koruma Programı, kamuoyuna tartışmaya açıldı. Projeye ilişkin objektif bir not olarak, Kırgızistan’da 150.000’den fazla reşit olmayan çocuğun, göçmen işçilerin çocukları olduğu belirtiliyor.

2020 yılı sonunda 85.459 çocuğun ebeveynlerinin göçmen oldukları tespit edildi. Bu bilgi, kapsamlı hane nüfus sayımı yoluyla elde edilmiştir. O zamanki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aliza Soltonbekova, 69.530 çocuğun ebeveynlerinin yurt dışına, 15.929 çocuğun ebeveynlerinin de yurt içinde göç ettiklerini söyledi. Aynı zamanda 3.816 çocuk akrabalarıyla değil yabancılarla birlikte yaşıyor.

Yorum:

Kırgızistan halkının %13’ünden fazlasının para kazanmak için ülkeyi terk etmek zorunda kalmasından dolayı işgücü göçü sorunu, uzun yıllardır Kırgızistan’ın en önemli sorunlarından biri haline geldi. Bunun sonucu olarak birçok aile, aile hayatının mutluluğundan mahrum kalıyor, ebeveynler çocuklarını yıllarca göremiyor ve çocuklar ana-baba sıcaklığını hissedemiyor. Hatta bazı ailelerde, ebeveyn bakımı olmaksızın büyüyen çocukların sayısı her geçen gün artıyor; zira onlar, yiyecek, giyecek, barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak ve onları yoksulluktan kurtarmak için reşit olmayan çocuklarını bırakıp başka ülkelere gitmek zorunda kalıyorlar. Dahası çoğu zaman göçmenler çocuklarını, büyükanne ve büyükbabaları veya komşuları ile birlikte ve hatta gerekirse bir yetimhaneye bırakıyorlar.

Ebeveynlerin yokluğu nedeniyle çocuklar, zihinsel bozuklukların ve şiddetli depresyonların acısını çekiyorlar.Ebeveyn gözetimi olmadan bırakılan çocuklar arasından, yoksulluk nedeniyle birkaç kez suç işleme vakaları kaydedildi.

Kırgızistan, doğal güzelliği, berrak suları, temiz havası ve muhteşem köknar ağaçlarıyla kaplı dağları ile diğer Orta Asya ülkelerinden tamamen farklıdır. Hava koşulları, verimli toprak ve suyun bolluğu nedeniyle burada her şey yetişiyor. Mendeleyev’in (kimyager) tablosundaki tüm kimyasalları burada bulmak mümkündür.

Göçmen işçi sorunu, ülkenin doğal kaynaklarının uygunsuz ve verimsiz kullanılması sonucu oluşan işsizlikten kaynaklanmaktadır. Ülke ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Dolayısıyla hafif ve ağır sanayiye değil, aksine sadece tarıma bağımlı olan ülkelerin yoksulluk içinde yaşadığı hiç kimse için bir sır değildir.

İnsanlar sorunlarını hükümetin müdahalesi olmadan çözmeye alışmış durumda olup devletten herhangi bir yardım da beklemiyorlar.Ülke ekonomisinin üçte biri, göçmen işçilerden gelen havalelere bağlıdır. Zira onlar ülkeye, yılda 2,5 milyar dolar getiriyorlar.

Uzmanlar göçmen işçilerin çocuklarını “kayıp nesil” olarak nitelendiriyorlar. Çünkü toplumdaki olayların çoğu, suç işleyen, eğitimden mahrum kalan ve tıbbi bakıma erişimde önemli engellerle karşı karşıya kalan göçmen işçilerin çocukları tarafından gerçekleşiyor.

Bu arada hükümet, göçmen işçilerin çocukları meselesini parlamentolarda tartışmanın ötesine geçirmiyor.

Allah’ın indirdiği şeriatın hükümleriyle yöneten Hilafet Devleti’ni hayatımızda yeniden kurmadıkça, toplumun bu acılı yarası asla iyileşmeyecektir.

Ey Kırgızistan Müslümanları: Kaç yıldır bu demokratik devletin altında yaşıyorsunuz? Hala bu devletin, yoksulluk, işsizlik ve çocuklara miras kalacak bir lokma ekmeği kazanmak için gurbette yaşama gibi sorunlarınıza çözüm bulacağına inanıyor musunuz?!

Sizin çocuklarınız ana baba sıcaklığına doymadan ve çocukluklarını yoksulluk içinde geçirmek zorunda kaldıkları bir zamanda, yöneticilerin, milletvekillerinin ve yetkililerin çocukları zenginlik içinde müreffeh ve rahat bir hayat yaşıyorlar.

Hilafet Devleti ümmeti boş sözlerle aldatmaz ve cebini boş cevizle doldurmaz. Bilakis Allah’ın emrettiği şekilde harcar ve Allah korkarak, iş temin etmek ve çalışamayanların temel ihtiyaçlarını karşılamak gibi görevlerini yerine getirir.

Aslında Kırgızistan’da, çok yetenekli, gayretli ve icat edici gençler vardır. Dolayısıyla onlar için uygun koşullar oluşturulduğunda, ülkelerini hemen müreffeh ve gelişmiş bir ülkeye dönüştüreceklerdir. Böylece kafir ülkelerdeki en zor işlerde çalışmak yerine kendi ülkelerinin en zenginleri olacaklardır. Bu bir hayal değil, bilakis Allah’ın hak olan bir vaadidir. Zira vaat ettiği gibi Allah, dinine yardım edene yardım edecektir. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنْ تَنْصُرُوا اللَّهَ يَنْصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ “Ey iman edenler! Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit kılar.” [Muhammed 7]

Allah'ın yardımına gelince; O’nun hükümlerini ihya etmek ve farzların tacı olan Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet Devleti’ni kurmak için çalışan bir cemaate katılmakla gerçekleşecektir. Zira bu farzı yerine getirmedikçe, ailenin geçimini sağlamak, çocukları İslami bir şekilde yetiştirmek, ana-baba sevgisini vermek gibi diğer farzları yerine getirmek imkansızdır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhlisa El-Özbekiye