- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Türkiye-Suriye Yakınlaşması!
Haber:
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu bugün Cumartesi günü yaptığı açıklamada, Ankara ile Şam arasında yeni bir yakınlaşma adımı için Rus ve Suriyeli mevkidaşlarıyla Ocak ayı ortasında bir görüşme yapacağını açıkladı.
Çavuşoğlu gazetecilere şöyle dedi: “Ocak ayı ortasında üçlü bir toplantı yapma kararı aldık. Toplantı başka bir ülkede de olabilir.”
Türkiye TRT televizyonu, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu’nun -bugün Cumartesi günü aralarında yaptıkları telefon görüşmesinde- Suriye dışişleri bakanı ile başka bir üçlü görüşme yapılacağını görüştüklerini bildirdi.
Türkiye, Suriye ve Rusya savunma bakanları arasında geçtiğimiz Çarşamba günü Moskova'da düzenlenen üçlü görüşme, 2011’de başlayan daha sonra silahlı çatışmaya dönüşen Suriye devriminin patlak vermesinden bu yana ilk görüşme oldu.
Çatışmanın yansımaları Ankara ile Şam arasındaki ilişkilerde büyük bir gerginliğe neden olmuştu.
Türkiye Savunma Bakanlığı, geçen Çarşamba günü yapılan görüşmenin ardından üç tarafın görüşmelere devam etme konusunda mutabık kaldığını söyledi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde, savunma ve dışişleri bakanları düzeyinde yapılan görüşmelerin ardından Suriyeli mevkidaşı Beşar Esad ile görüşebileceğini belirtti. (El-Cezire Net, 29 Aralık 2022)
Yorum:
Amerikan yol haritasına göre Türk ve Suriye rejimleri arasındaki ilişkilerin normalleşmesine yönelik adımlar maalesef hızlanıyor. Geçtiğimiz günlerde Türkiye Cumhurbaşkanı’nın yaptığı açıklamaya, Türkiye tarafının ifadesine ve Türk Dışişleri Bakanı’nın açıklamasına göre Türkiye, Türk kuvvetlerinin Suriye'de bulunduğu bölgelerin kontrolünü Şam'a devretmeye hazır olduğunu açıkladı.
Türkiye’nin görünüşteki bu keskin dönüşü, büyük ölçüde öldürülen Kaşıkçı’nın kanının suya dönüşmesinin ardından Türkiye rejiminin Suudi Arabistan’a doğru dönmesine benziyor! Aynı şekilde Cumhurbaşkanı Mursi’nin yok olup gitmesinden sonra Türkiye rejiminin Mısır’a doğru dönmesine de benziyor!
Görünüşte bir dönüş olduğunu söyledim; çünkü hakikatte ve özünde bu, Türkiye rejiminin doğal ve asıl tutumudur; zira Türkiye rejimi, çıkarlarını gerçekleştirmek için Amerikan nüfuzunun yörüngesinde dönen ve aynı nüfuza tabi olan diğer rejimlerle uyumlu olan bir rejimdir. Tantana ve yüksek sese gelince; “Mutlu ol güvendesin ey Merba!”
Önemli olan burası değildir. Zira -dedikleri gibi- ölüye vurmak haramdır. Ancak önemli olan yaşayanlardır; yani cömert ümmetimiz ve onun yaşayan gücüdür.
Ey siz Allah’ın muhafaza ettikleri şunu iyi bilip aklediniz ki, bütün rejimler özünde birbirine benzemektedirler; zira Allah’ın indirdiklerinden başkasıyla yönetiyorlar, uluslararası güçlere ve uluslararası hukuka bağlı kalıyorlar ve ulusal ve fırkacı çıkarı takip ediyorlar. Daha ne zamana kadar böyle kişilere güvenip onlardan bir hayır ve ümmetin meseleleri için bir yardım bekleyeceksiniz?!
Birçoğu Temmuz devrimine ve “özgür subaylarına” güvendiler, birçoğu Humeyni’nin devriminden ve el-Beşir’in darbesi gibi şeylerden bir hayır umdular ve onun, bunun ve şunun arasında daha birçok örnekler vardır. Peki tüm bunlar nereye gittiler? Onların durumlarında açığa çıkan nedir?!
Bu tür örneklere güvenen biri, bilerek ya da bilmeyerek küfür yönetiminden, uluslararası hukuktan ve Amerika’nın sponsorluğundan bir hayır umuyor demektir!
Allahu Teala’nın şu kavline karşılık bu umudu, bu kabulü ve bu rejimlerle koordinasyonu bırakın gitsin: وَلَا تَرْكَنُوا إِلَى الَّذِينَ ظَلَمُوا فَتَمَسَّكُمُ النَّارُ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللَّهِ مِنْ أَوْلِيَاءَ ثُمَّ لَا تُنصَرُونَ “Zulmedenlere meyletmeyin; sonra size ateş dokunur (cehennemde yanarsınız). Sizin Allah'tan başka dostlarınız yoktur. Sonra (O'ndan da) yardım göremezsiniz!” [Hud 113] Nerede durduğuna bir bak ey Allah’ın kulu.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Usame Es-Suveynî – Kuveyt