Salı, 24 Muharrem 1446 | 2024/07/30
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Aşağılık Yöneticiler Döneminde İslam’ın Kutsalları Çiğnendi!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Aşağılık Yöneticiler Döneminde İslam’ın Kutsalları Çiğnendi!

Haber:

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Stockholm’deki Türk Büyükelçiliği binası önünde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasını protesto etmek için dün İsveç’in Ankara Büyükelçisinin çağrıldığını açıkladı. Çavuşoğlu, Türkiye’nin Stockholm büyükelçisinin İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström ile görüştüğünü ve kendisine Türkiye’nin memnuniyetsizliği ve İsveç hükümetinin göstericilere Türkiye büyükelçiliği binası önünde Kur’an-ı Kerim yakmasına izin vermesini reddettiğini bildirdiğini de ekledi.

Kur’an-ı Kerim’i yakmanın, İslam ve Müslümanlara yönelik düşmanlığın kişisel özgürlükler kapsamına girmediğini, bugün Batılı hükümetlerin başka bir dinin, başka bir kitabın yakılmasına izin vermediklerini ama Müslümanlar söz konusu olunca, Müslümanların kutsalları söz konusu olunca hemen ifade ve düşünce özgürlüğü dediklerini ifade etti. Çavuşoğlu, İsveç anayasasında ve Avrupa Birliği yasalarında Kur’an-ı Kerim’i yakmanın ifade özgürlüğü kapsamına girdiğine dair herhangi bir metin bulunmadığına dikkat çekti. Ve şöyle devam etti: “Tüm uyarılarımıza rağmen İsveç makamları Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin verdi ve bu, tüm dünyada İslam’a ve Müslümanlara karşı bir suç olarak görülüyor.”

Ayrıca Stockholm’deki Türk toplumunun Türk büyükelçiliği binası önünde protesto mitingi düzenleyeceğine işaret ederken İsveç hükümetinin böyle bir suçun tekrarını önlemek için gerekli önlemleri alması gerektiğine de dikkat çekti.

Yorum:

Erdoğan ve Çavuşoğlu döneminde Kur’an yakıldı ve Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e yönelik birçok hakaretler yapıldı ama biz bu yöneticilerden protesto ve kınamadan başka bir şey işitmedik! Sizce bu tür eylemlere verilecek gerçek tepki bu mu Allah aşkına?! Şayet Kanuni Sultan Süleyman yaşasaydı tepkisi ne olurdu acaba? Şayet Muaviye İbn Ebi Süfyan hayatta olsaydı tepkisi ne olurdu acaba? Şayet Ömer İbn Abdulaziz yaşasaydı tepkisi ne olurdu acaba?...

Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem döneminde bir Yahudi Müslüman bir kadına saldırdığında buna yönelik tepki, Beni Kaynuka Yahudilerinin Medine’den sürülmeleri oldu. Mu’tasım döneminde Müslüman bir kadın saldırıya uğradığında Amuriye fethedildi. Yine Haccac döneminde Müslüman kadınlara saldırılıp bazıları esir alındığında Sind ve Hindistan fethedildi.

Bu aşağılık yöneticilerin dönemine gelince; Filistin kaybedildi, yöneticiler Yahudilerle normalleşmek için koşuşturdu ve Müslümanların öldürülmesinde bir sıkıntı görülmedi. Bu yüzden Yahudiler günlük olarak Müslüman gençleri öldürüyorlar ama hiç kimse kılını dahi kıpırdatmıyor. Dahası bu yöneticilerden, kınama, eleştiri ve protesto ifadeleri dahi işitmedik.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde, Süleyman Macaristan Kralı’na bir elçi göndermiş ve Macaristan Kralı elçisini öldürmüştü. Bunun üzerine Kanuni Sultan Süleyman bizzat ordunun başına geçerek, tarihin en güçlü savaşlarından biri olan Mohaç Muharebesi’nde Macaristan’ın başkenti Belgrad’ı fethetmişti.

Muaviye İbn Ebi Süfyan dönemine gelince; Müslümanların ordusu Konstantiniyye’yi kuşatırken Ebu Eyyub el-Ensari, kendisinin Konstantiniyye surlarının yanına gömülmesini tavsiye etmiş ve gerçekten de surlara en yakın bir yere defnedilmiştir. Roma Hükümdarı Sezar bunu öğrendiğinde Muaviye’ye bir elçi göndererek mezarı açıp cesedi köpekler için çıkaracağını söyledi. Bunun üzerine Muaviye Roma Hükümdarı Sezar’a şöyle bir mektup gönderdi: “Allah’a yemin olsun ki şayet o kabre elini uzatırsan, Müslümanların beldelerinde öldürmedik bir Hıristiyan ve yıkmadık bir kilise dahi bırakmam.” Bunun üzerine Roma Hükümdarı Sezar, mezarın sıradan insanlar tarafından kazılacağından korktuğu için adamlarına mezarı korumalarını emretti.

Deprem etkisi yaratacak tepki, protestolarla değil, aksine işte böyle düşmana boyun eğdiren ordularla olur.

Sonuç olarak diyoruz ki İslam’ın ve Müslümanların koruyucusu Hilafettir. Hilafet yıkılınca, en aşağılık insanlar tarafından İslam’a ve Müslümanlara dil uzatıldı. Şayet küfrün yöneticileri, Müslümanların beldelerinde hakkını kendi elleriyle alacak bir yöneticinin olduğunu bilselerdi, Kur’an-ı Kerim’i altın bir levha üzerinde başlarının üzerine koyarlardı.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Selim – Mübarek Toprak (Filistin)

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER