Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ey Fas Halkı, Bakın Ayaklarınızın Altından Sarsıldınız, Rabbiniz Sizleri Uyarıyor, O halde Dikkat Edin (Ona Tövbe Edin)!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Ey Fas Halkı, Bakın Ayaklarınızın Altından Sarsıldınız, Rabbiniz Sizleri Uyarıyor, O halde Dikkat Edin (Ona Tövbe Edin)!

Haber:

Geçtiğimiz Cuma günü Fas'ın bazı kısımlarını vuran yıkıcı depremde ölü sayısı 2.862 kişiye, yaralı sayısı ise 2.562 kişiye ulaşırken, yetkililer de izole olmuş bölgelere ulaşmak için yolları açma çabalarını yoğunlaştırıyor.

Fas Ulusal Jeofizik Enstitüsü, depremin şiddetinin Richter ölçeğine göre 7,2’ye ulaştığını belirtirken enstitünün başkanı ise, merkez üssü El Havuz ili olan Marakeş'in güneybatısında meydana gelen depremin son yüzyılın en şiddetli depremi olduğunu söyledi.

Yorum:

Ey Fas halkı, ey İslam ehli, Allah’a yemin olsun ki sizleri, yeryüzünün tabakaları, kabukları ve tektonik hareketleri, jeolojinin varsayımları, araştırmaları ve rakamları, deprem astrologlarının tahminleri ve buna yönelik laik materyalist yorumların kehaneti ile meşgul ederek yalan söylüyorlar. Ama Vallahi sizler sarsıldınız; aynel yakin olan işte budur. Yeryüzü ve tabakaları, asla gafil olmayan ve uyamayanın elindedir; hakkında hiçbir şüphe olmayan iman işte budur. Zira Celle ve Âla şöyle buyurmuştur: أَمَّنْ جَعَلَ الْأَرْضَ قَرَاراً وَجَعَلَ خِلَالَهَا أَنْهَاراً وَجَعَلَ لَهَا رَوَاسِيَ وَجَعَلَ بَيْنَ الْبَحْرَيْنِ حَاجِزاً أَإِلَٰهٌ مَعَ اللهِ بَلْ أَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَPeki yeryüzünü yerleşmeye elverişli kılan, vadilerinden nehirler akıtan, yerde sarsılmaz dağlar yaratan, iki deniz arasına engel koyan kim? Allah’tan başka bir ilah mı? Doğrusu onların çoğu gerçeği bilmiyorlar.” [Neml 60]

Yeryüzünün varlığın aslına ve sistemlerine aykırı olarak sarsılıp titremesine gelince; bu, Celil olan Allah’ın kendisiyle takva sahiplerine bir öğüt, isyan edenlere bir tedip ve tövbe ve kafir ve zalimlere de bir ceza vermek istediğine dair bir ayettir. وَمَا نُرْسِلُ بِالآيَاتِ إِلاَّ تَخْوِيفاًOysa biz ayetleri ancak korkutmak için göndeririz.” [İsra 59]

Sizlere gelince; eksiklik, eğrilik ve sapkınlıktan dolayı sarsıldınız; münafık ve yalancıların dışında hiç kimsenin tartışmayacağı hakikat işte budur. Sizin eksikliğiniz, eğriliğiniz ve sapkınlığınız, bireysel günahlarınızdan daha azim ve daha büyüktür. Dahası sizin en büyük musibetiniz, cemaatinizin işlerinin fesada uğraması, Rabbinizin şeriatının tamamının askıya alınması ve yönetim, ekonomi, toplum, yargı, eğitim ve medya sistemleriniz, kendi nefsiniz, aileleriniz, eşleriniz, çocuklarınız, akıllarınız, namuslarınız ve mallarınız gibi hayatınızın her alanında tamamen kâfir Batı’nın kanunlarıyla yönetiliyor olmanızdır. Doğrusu bunlardan daha tehlikeli ve daha da kötü olan ise, dininizin tahrif edilmesi, yaratılışın şerlerinin işlerinize hakim olması, Ruveybidaların kibri ve Rabbinizin İslam’ına karşı meydan okumaları ve savaşmalarıdır.

Sizin musibetiniz, aranızdaki Zeyd veya Amr’ın isyanından daha tehlikeli ve daha büyüktür; iyi biliniz ki fertlerinizin takvalı olması ve tövbe etmesi, Rabbinizin sizin üzerinizdeki bir farzıdır. Ancak toplumunuzun ve yaşamınızın fesada uğraması, musibetinizin, ıstırabınızın, talihsizliğinizin ve ülkenizin kötülüğünün korkunç boyutlara ulaşması meselesi, sadece orada burada evleri harap eden, Cabbar olan Allah’ın şeriatını askıya alan ve O’nun gazabına ve öfkesine maruz kalan sömürgecinin rejimleri olan zararlı rejimlere aittir.

Bakın işte sarsıldınız, Mevlanız ve Rabbiniz sizleri uyarıyor, o halde dikkat edin; o halde samimi bir tövbe ile O’na tövbe edin, umulur ki rahmete kavuşturulursunuz. Sizin tövbeniz sadece Allah’a karşı azim ve büyük günahlar işleyen, O’nun şeriatını askıya alan ve O’nun yarattığı hükme karşı gelen münafık ajanları kökünden söküp atmak için olsun.

Ey Fas halkı, ey İslam ehli: Zalim ve ahlaksız rejimlerden ve onların (Fransız küfür anayasasına göre yönetmek, faizin helal sayılması, “karşılık rızaya dayalı” cinsel ilişki ve zinanın mubah sayılması, alkol ve uyuşturucunun helal sayılması, sapkın ve saptırılmış eğitim müfredatı yoluyla ateizmin ve Lut kavminin eylemlerinin teşvik edilmesi, ailelerin parçalanması, sosyal ilişkilerin ifsat edilmesi, rezil ve ahlaksızlık medyası aracılığıyla ahlaksızlığın teşvik edilmesi, hakların verilmemesi, servetlerin çalınması, malların yağmalanması, vergi ve ÖTV’nin dayatılması, ev halkının yoksullaştırılması, Mescid-i Aksa’yı, İsra ve Mirac topraklarını gasp eden gazaba uğramış Yahudilerin dost edinilerek ihanet edilmesi, Amerika’nın İslam’a karşı savaşına tam olarak iştirak edilmesi, dini alandaki reform adı altında İslam’ın tahrif edilmesi…) gibi ürettikleri çirkinliklerden Allah’a sığının. Nitekim bu büyük günahlar bitmiyor ve ortadan kalkmıyor, aksine daha da kötüleşip yaygınlaşıyor.

Tövbenize, düşünerek, zikrederek ve Allah’a yalvarıp yakararak başlayın, sonra yöneticilerinizin kötülüklerini inkar ederek, dininize yardım ederek ve Rabbinizin kelimesini yücelterek doğru istikamet üzere olun, ardından da Allah’ın arzında ve kulları üzerinde O’nun şeriatıyla hükmetmeye kastedin.

Allah'ım, bizi gazabınla öldürme, azabınla helak etme, yöneticilerimizin şerrinden dolayı bizi cezalandırma. Allah’ım, bizleri şu kimseler gibi yapma: وَلَقَدْ أَخَذْنَاهُم بِالْعَذَابِ فَمَا اسْتَكَانُوا لِرَبِّهِمْ وَمَا يَتَضَرَّعُونَAndolsun, biz onları sıkıntıya düşürdük de yine Rablerine boyun eğmediler, tazarru ve niyazda da bulunmuyorlar.” [Müminun 76]

Allah’ım Sen’den, şu kimselerin yolunda yürümeyi ve ölmeyi temenni ediyoruz; İbn Mesud Radıyallahu Anh döneminde Kufe şehrinin sarsıldığı ve onun şöyle dediği nakledildi: “Ey insanlar, Rabbiniz sizi uyarıyor, o halde dikkat edin!” İbn Ebi Şeybe Musannef’inde, Safiyye Bint-i Ebi Ubeyd’den şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ömer Radıyallahu Anh’ın döneminde sedirler sarsılıncaya kadar deprem oldu. Bu, Abdullah İbn Ömer’in namaz kıldığı ana denk geldi ama farkına varmadı ve şöyle dedi: Ömer insanlara şöyle diyerek hitap etti: “Eğer bir daha olursa, sizin aranızdan ayrılacağım.” 

رَبَّنَا ظَلَمْنَا أَنفُسَنَا وَإِن لَّمْ تَغْفِرْ لَنَا وَتَرْحَمْنَا لَنَكُونَنَّ مِنَ الْخَاسِرِينَEy Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.” [Araf 23]

Allah’ım Sen’den, ölen Müslümanlara rahmet etmeni, yaşayanlar için de affını ve lütfunu temenni ediyoruz ey merhametlilerin en merhametlisi.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Münâcî Muhammed

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER