Filistin Halkının Hafızasındaki Ekim Olayları!
- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Filistin Halkının Hafızasındaki Ekim Olayları!
Haber:
Onurlu Gazze halkının bugünlerde yaşadığı olaylar ışığında hafızamız bizi, bu ayda olduğu gibi kanların döküldüğü ve ihanetlerin gerçekleştirildiği birçok olaya götürüyor.
Yorum:
Filistin’deki Ekim olayları, bu ayla bağlantılı Yahudilerin bayram sezonunun gelmesi, buna müteakip Mescid-i Aksa’ya baskınlar düzenlenmesi ve bunun sonucunda ortaya çıkan çatışmalarla birlikte her yıl yenileniyor.Yahudilerin Filistin’e, Filistin halkına, taşlarına, ağaçlarına ve camilerine karşı çok büyük bir suç kaydı bulunmaktadır; örneğin M. 09/10/1990 H. 19 Rabiu’l Evvel 1441 tarihinde, oradaki murabıt Müslümanlara yönelik Mescid-i Aksa katliamı yapılmış, katliam 30 Filistinlinin şehit olmasına ve 150’den fazla kişinin de yaralanmasına yol açmış ve Kubbet-üs-Sahra ile Mescid-i Aksa arasındaki iki yüz metrelik mesafe kanla kaplanmıştı.
Gazze’deki mevcut olaylar, “Ekim Savaşı” ve “Ramazan’ın Onuncu Günü Savaşı” olarak adlandıran ve Yahudi varlığının da 06/10/1923 tarihinde gerçekleştirdiği “Kippur Savaşı” olarak adlandırdığı savaşın ellinci yıldönümünde başladı. Bu iki savaşa baktığımızda olaylarında bazı benzerliklerin olduğunu görüyoruz; zira her iki savaşta da Yahudi varlığı dehşete düşmüş, ne yapacağını bilemez hale gelmiş ve büyük insan kayıplarına uğramıştır. Yine her iki savaşta da Yahudi varlığı, sadece küçük bir miktara sahip olduklarından dolayı ikinci günden itibaren Amerika’ya silah ve teçhizat sağlaması için yalvarmıştır. Bu da onun elinde yalnızca Amerika’nın kontrolü altında kalmasına ve siyasi projeleri için kullanmasına izin verdiği silahlara sahip olduğunu gösteriyor.Moşe Dayan, “Ekim Savaşı”na ilişkin anılarında şöyle diyor: “Amerika Birleşik Devletleri bize yardım etmeyi durdursaydı ne olurdu ya da bu günlerde bize sırtını dönseydi ne yapardık diye düşünmekten bile nefret ediyordum.”
07/10/2023 tarihinde “Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında Gazze Şeridi'ne yönelik saldırının başlamasından bu yana, 2.360’ı çocuk ve 1.292’si kadın olmak üzere 5.791 kişi şehit düşmüş ve 16.297’den fazla kişi de yaralanmıştır. (Gazze Sağlık Bakanlığı, 24/10/2023). Ramallah Sağlık Bakanlığı ise, 24/10/2023 sabahı itibarıyla Batı Şeria’daki şehit sayısının 97’ye çıktığını, 1.800’den fazla yaralının olduğunu ve sayıların arttığını duyurdu, la havle vela kuvvete illa billah.
Yahudiler, herhangi bir intikamı veya Müslüman ülkelerdeki herhangi bir yöneticiden gelebilecek cezayı hesaba katmadan suç işliyorlar; zira Müslüman ülkelerdeki yöneticiler, kınayıp eleştirmekle ve Güvenlik Konseyi ve Birleşmiş Milletlere şikayet etmekle yetiniyorlar. Oysa dünya ve ahiret hayatlarını kaybetmeden önce -ki bu büyük bir kayıptır- kışlalarında konuşlanmış olan ordularını Filistin’deki Yahudilerle savaşmak üzere harekete geçirmeleri daha iyi olurdu.
Bu, daha önce bir Gazze sakininin yazdığı ve “Ordulara Çağrıda Bulunun ve Tekbir Getirin” başlığı altında ordulara seslendiği bir kasidedir.
Allahu Ekber, tekbir getirin ve harekete geçin
Kudüs’ümüz için ordulara çağrıda bulunun ve yardım isteyin
Yeise ve ümitsizliğe düşmeyin ve geri adım atmayın
Çağrınızı artırın, iyimser olun ve müjdeleyin
Onlara Yahudilerin azgınlaştıklarını söyleyin
Kudüs sizi çağırıyor, sakın geç kalmayın
Kudüs ağlıyor, duvarları kana bulanmış
Avlusu ve minberi kirletilmiş
Ayetle orduların arzularını harekete geçirin
Umulur ki sizin de harekete geçmenizle birlikte galip gelirler
Onlara hayatın kısa olduğunu söyleyin
Makamlar uğruna yaşamanın ise daha da kısa olduğunu söyleyin
Şayet aranızda harekete geçen bir komutan olsaydı
Ülkede zulüm hakim olmazdı
Sizin topraklarınızda konuşlanmış uçaklar
Ümmetimin vücut parçalarını dört bir yana dağıtıyor
Sizin silahlarınız, sessizliğinizle örtülmüş
Her bir karışta kanlarımız damlıyor
Erkek ve kadınlarıyla Müslümanlar
Hala bizim çağrımızı tekrarlıyor
Ey Müslümanlar! Bizim kurtuluşumuz sizin ordularınız
Ve onların cihatlarıdır, o halde ordulara çağrıda bulunun ve tekbir getirin
Allah’ım, bu çağrımızı ordulara ulaştır; umulur ki onların aralarından bu çağrıya cevap verecek biri çıkar!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Raziye Abdullah