Haber-Yorum

Fransa, Gazze Hakkında Tükürdüğünü Yalıyor!

Haber:

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, geçtiğimiz Pazar günü “İsrailli” mevkidaşı Isaac Herzog ile yaptığı telefon görüşmesinde,       geçtiğimiz Cuma günü BBC’ye verdiği röportajda yaptığı -ve Yahudi varlığı içinde kargaşaya yol açan- açıklamalarından geri adım attı; zira Fransa Cumhurbaşkanı Herzog’u arayarak ona, “İsrail’in” kendini savunma hakkını açıkça desteklediğini” söyledi. Yahudi varlığının cumhurbaşkanlığı sözcüsü de şunları söyledi: “Başkan Macron, “İsrail’i” Hamas’a karşı yürüttüğü savaşta masum sivillere kasten zarar vermekle suçlamak istemediğini ancak Gazze’deki insani krize çözüm aramaya devam etmenin önemli olduğunu açıkladı.”

Fransa Cumhurbaşkanı Cuma günü açıkça şunları söylemişti: “Bebekler, kadınlar, yaşlılar bombalanıp öldürülüyor. Bunun hiçbir gerekçesi ve meşruiyeti yoktur. Bu yüzden “İsrail’i” durmaya çağırıyoruz.”BBC'ye verdiği röportajda şunları eklemişti: “Aslında bugün siviller bombalanıyor, bu çocuklar, bu kadınlar, bu yaşlılar bombalanıyor ve öldürülüyor, bunun hiçbir gerekçesi ve meşruiyeti yoktur. Biz ateşkes çağrısında bulunuyoruz.” Şunu da vurgulamıştı: “Bombalamaların hiçbir gerekçesi yoktur ve ateşkes “İsrail’e” fayda sağlayacak.”

Yorum:

Fransa Cumhurbaşkanı, Yahudi devletinin ordusunun Gazze’deki sivilleri bombalamasını şiddetle kınayan açıklamalarının arkasında yirmi dört saatten fazla duramadı! Zira Cuma ve Pazar günleri arasında yaptığı açıklamaları tam tersine döndü ve Yahudi varlığını sivilleri bombalamakla suçlama konusunda geri adım attı. Ayrıca Yahudilerin kendisine yönelik öfkesinin boyutunu anlayınca, aşağılık bir şekilde ateşkes çağrısını da geri çekti.

Bu geri adım, Macron’un, Yahudi varlığının Başbakanı Netanyahu ve onun savaş bakanları tarafından şiddetli bir şekilde saldırıya uğramasının ardından geldi. Zira İbrani Yediot Aharonot gazetesinin aktardığına göre Netanyahu, Gallant ve Benny Gantz ile birlikte yaptığı ortak açıklamada şunları söyledi: “Macron ciddi bir hata yaptı, olgusal ve ahlaki bir hata yaptı.”

Fransa Cumhurbaşkanı Cuma günü yaptığı ilk açıklamalarında, Amerika'ya itaat eden ve Yahudi varlığının suçlarına göz yuman Batılı ülkelerin tutumundan biraz olsun uzaklaşmaya çalışarak devleti için biraz bağımsız olan bir yer bulmaya, Yahudi devletini kaba bir şekilde destekleyen tutumlardan uzak durmaya ve kendisini bir şekilde ondan ayırmaya çalıştı;ancak çizilen çizgiden biraz çıktığı anda Netanyahu’dan bir tokat yedi ve bu tokat onun aklını kaçırmasına ve tekrar aklını başına alıp kör bir önyargıyla Yahudi varlığına yönelik yola doğru ilerlemesine neden oldu.

Fransa bu sallantılı liderliğe rağmen hala bağımsız süper bir güç müdür?! Daha küçük bölgesel bir meselede bile bağımsız bir pozisyon alamıyorsa, uluslararası tutum üzerinde gerçek bir etkiye sahip olabilir mi?!Uluslararası sahnede herhangi bir ağırlığı kaldı mı acaba?! Dolayısıyla o, Fransa gibi Orta Doğu bölgesinde nüfuzunun olmadığı bilinen Çin gibi bir ülke seviyesinde bile olamaz; zira Çin, Fransa’nın körü körüne Yahudi devletini destekleme yönünde sürüklenmiyor.

Fransa’nın Orta Doğu’daki çatışmanın ortasında benimsemeye çalıştığı “ilkeli” tutumdan jet hızıyla geri adım atması, Fransa’nın aşağılık ve zayıf bir devletten başka bir şey olmadığını gösteriyor; dolayısıyla Fransa, Amerikan politikalarının ekseninden çıkamaz, dahası ona muhalefet etmeye bile cesaret edemez.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ahmed El-Hutvânî