Pazar, 22 Muharrem 1446 | 2024/07/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Şifa Hastanesi… Ve Başka Bir Soykırım Daha! Bu Ümmetin, Yeryüzünü Haçlı Barbarlarının ve Siyonist Ayaktakımlarının Altından Yakmasının Zamanı Gelmedi mi?

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Şifa Hastanesi… Ve Başka Bir Soykırım Daha!

Bu Ümmetin, Yeryüzünü Haçlı Barbarlarının ve Siyonist Ayaktakımlarının Altından Yakmasının Zamanı Gelmedi mi?

Haber:

Pentagon: “İstihbarat servislerimiz, Hamas ve İslami Cihad’ın Gazze’deki Şifa kompleksinde bir komuta ve kontrol merkezi idare ettiği sonucuna vardı.” 14 Kasım 2023 Salı, baskından saatler önce.

Beyaz Saray: "Elimizdeki bilgiler Hamas ve İslami Cihad’ın askeri operasyonlarını desteklemek için Şifa da dahil hastaneleri kullandığını gösteriyor.”

Şifa Hastanesi’nde bulunan gazeteci Hıdır el-Zanun şunları söyledi: “Kompleks her taraftan kuşatma altına alındı.” Ve şöyle ekledi: İşgal ordusu “hastanenin bazı kısımlarını topçu ateşiyle bombalayarak manyetik rezonans görüntüleme cihazına, transdüksiyon röntgen cihazlarına ve litotripsi cihazlarına maddi hasar verdi.”

Ve şöyle dedi: “Hastanenin içinde içme suyu ve yiyecek bulunmuyor ve çalışması için 6.000 litre yakıt gerektiren komplekse bir damla bile yakıt ulaşmadı.”

Yorum:

Haşim Gazze’deki hastaneleri bombalama fikri ve kararının sahibi, şer ve terör devleti Amerika’dır; zira Haçlıların ayaktakımlarından kurtulanları seyreltilmiş uranyum mermileriyle bombalayan Felluce soykırımını yöneten askerlerinin baş suçlusunu bu alçak varlığına gönderen o olduğu gibi Filistin topraklarında Gazze soykırımını idare eden de aynı suçludur.

İşte İslam’a ve ehline karşı yürüttükleri Haçlı seferlerinin kiniyle gözleri dönmüş asrın barbarları, bebeklerimizin, çocuklarımızın, kadınlarımızın, yaşlılarımızın, hasta ve yaralılarımızın kanını dökmek için Siyonistlerin pisliklerini bir araç olarak kullandılar; işte onlar, kalabalıklarını seferber eden ve Müslümanlar olmamız vasfıyla bizleri aynı kefeye koyan Haçlıların vahşileri ve barbarları ve gazaba uğramış alçaklar ve ayaktakımlarıdır.

Azim İslam’a sahip olan bu aziz ümmetin, zincirlerini kırmasının, düşmanlarına gücünü ve suçlulara da İslam’ının gücünü göstermesinin zamanı gelmedi mi?! Azim İslam’a sahip olan bu aziz ümmetin, zincirlerini parçalamasının ve trajedilerine ve işkencelerine bir son vermek için düşmanlarının ve onların hain ve utanç verici yöneticilerden oluşan uşaklarının ayaklarının altındaki yeri sarsmasının zamanı gelmedi mi?!

Gururlu Gazze’de, mübarek topraklarda, imanlı Şam’da, Burma’da, Doğu Türkistan’da, Keşmir’de, acılarımızın ve trajedilerimizin yaşandığı her yerde tertemiz akan bu kanlardan dolayı, sömürgeciliğin yuvası, tüm şerlerin ve yıkımın otlağı ve bütün felaket ve musibetin başı olan utanç verici rejimleri sarsmak için ümmetin ciddi ve maksatlı bir harekete giden yolunu bulmasının zamanı gelmedi mi?!

Ey azim İslamlarıyla izzetli olan bu ümmetin evlatları: Yaptığınız gösteriler yoluyla duygularınızı yakmanızın ve öfkenizi dışarı atmanızın ötesine geçip İslam’ınızın kaybedilmesi, tüm beldelerinizin ama tüm beldelerinizin sömürgeleştirilmesi ve tüm sorunlarınızı hainlerin kontrol etmesi noktasındaki trajedilerinizin gerçeğinin farkına vararak zihinlerinizi uyandırıp trajedileriniz, soykırım ve bebeklerinizin, çocuklarınızın, kadınlarınızın, yaşlılarınızın, hastalarınızın ve yaralılarınızın yok edilmesi düzeyinde ciddi ve maksatlı bir şekilde harekete geçerek soykırımınızı ve yok oluşunuzu durdurmak, tüm düşmanlarınızı ezmek ve beldenizin tüm hainlerini silip süpürmek için gerekli, kasıtlı ve ciddi bir eylemde bulunabildiniz mi?!

Bu ancak sizleri hapsedenlere, hapishanelerinizin tiranlarına ve sömürgeciliğin yuvaları olan rezil ve utanç verici devletçiklere isyan etmekle olur; artık sizler zincirlerinizden kurtulmak için prangalarınızı kırdınız ve savaşın sadece Gazze veya Şam savaşı değil, ümmetin savaşı olması için savaş alanı genişlesin, gediğin alanı genişlesin, böylece sömürgeci Haçlı Batı kontrolünü ve tahakkümün kaybetsin diye isyanınızla yeryüzünü alevlendirdiniz; o halde savaşınızın yönünü, akrabalarınızı yakmaktan Haçlı Batı nüfuzunu ve onun sömürgeciliğini yakmaya, onun hegemonyasından, hain ajanlarından ve Siyonist köpeklerinden kurtulmaya çevirin. Böylece azim İslam’ınızı savaşınızın lideri kılmış olursunuz. İşte bu, oradaki ve buradaki tüm trajedilerinizi durdurmanın ilk adımı ve yolun başlangıcı olacaktır.

Askerlerimiz ve subaylarımız için: Bu tertemiz akıtılan kanlardan dolayı, orduların yiğitliğe, izzeti nefise ve hücuma giden yolu bulmasının zamanı gelmedi mi?!

Sizler bu hakarete ve utanca şahit oldunuz; Allah gazaba uğramışları ve en korkak olanları katletsin; zira onlar, aslanların inine baskın düzenleyemediler, ancak aşağılık ve korkak olmalarından dolayı bebeklerin, hastaların ve yaralıların bulunduğu hastaneye baskın düzenlediler. Gazaba uğramış korkaklar ve zelil ve aşağılık askerleri, ne bir tünele baskın düzenleyebildiler, ne kahraman bir mücahidi esir alabildiler, ne de mümin yiğitlerle çatışmaya girebildiler, aksine zırhlı araç, sonra yine zırhlı araç, dolayısıyla bu aşağılıkların yuvası ve saklandığı zırhlı araçtan başka bir şey yoktur. Nitekim savaş çağrısı yaptıklarında bebeklerin, yaşlıların, hastaların ve yaralıların bulunduğu bir hastaneye baskın düzenlemeleri ve Allah’ın mümin kullarının şiddetinden korunmak için hastaneyi zırhlı bir araca dönüştürmeleri, mücahitlerimizin şiddetli çatışmalarından korkmaktan ve kaçmaktan başka bir şey değildir.

İşte bu, düşmanınızın aşağılanmışlığı ve korkaklığıdır; böyle korkak ve aşağılık bir düşman karşısında bu kadar aşağılık bir duruma düşmek ne kadar utanç vericidir ey Müslüman ordular!

وَمَا لَكُمْ لَا تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاءِ وَالْوِلْدَانِ الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْ هَذِهِ الْقَرْيَةِ الظَّالِمِ أَهْلُهَا وَاجْعَلْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ وَلِيّاً وَاجْعَلْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ نَصِيراً Size ne oldu da Allah yolunda ve "Rabbimiz! Bizi, halkı zalim olan bu şehirden çıkar, bize tarafından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı yolla!" diyen zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz!” [Nisa 75]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Münâcî Muhammed

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER