- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
İhanet Halkaları İfşa Oluyor!
Haber:
İranlı kaynaklar el-Cezire’ye, Amerika’nın son iki gün içinde üçüncü taraflar aracılığıyla Tahran’a birden fazla mesaj gönderdiğini, Washington’un mesajlarının açıkça bir savaş istemediğini vurguladığını ve savaşın genişletilmesinin Amerika’nın harekete geçmesiyle karşılık bulacağı konusunda uyarıda bulunduğunu söyledi;ABD Başkanı Joe Biden ise, Ürdün’de Amerikan askerlerine yönelik saldırıya verilecek tepkinin niteliğine ilişkin kararını verdiğini söyledi. (El Cezire Net)
Yorum:
ABD Merkez Komutanlığı Pazar günü yaptığı açıklamada,Ürdün'ün kuzeydoğusundaki Suriye sınırına yakın bir üsse düzenlenen drone saldırısında 3 Amerikan askerinin öldüğünü ve 25 askerin de yaralandığı açıklandı; Beyaz Saray ise saldırıyla ilgili olarak İran’a bağlı silahlı grupları suçladı.
Bu, Gazze Tufanının ardından Amerikan askerlerine yönelik ilk saldırı olarak değerlendiriliyor; nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı, olayın Suriye ve Irak'ta faaliyet gösteren İran bağlantılı aşırıcı gruplar tarafından gerçekleştiğini ve olayın gerçekleştiği yerin ise çelişkili olduğunu söyledi; şayet Suriye topraklarında olmuş ise şaşılacak bir şey yok, yok eğer medya organları aracılığıyla teyit edildiği gibi Ürdün topraklarında ise o zaman durum farklıdır; zira Ürdün için egemenliğin olması gerekiyor.
Şimdi sorulması gereken soru şudur: Ürdün tarafındaki Suriye-Ürdün sınırı üzerinde Amerikan üssünün ne işi var?!
Zaten Amerika bu tür konuları her zaman gündeme getiriyor; şayet gerçekleşmezse olayı kendi lehine çeviriyor; zira Amerika bugün, özellikle Kasım Süleymani suikastının ardından ortaya çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle İran’dan emir almayan bölgedeki İran’a bağlı tüm milisleri ortadan kaldırmayı hedefliyor. Aslında bazı milisler, Amerika ve İran’ın sözlerine tam olarak uymuyor; bu yüzden her iki taraf da, daha önce bu milislerin Suriye’yi terk edip İran’a dönmelerini talep etmişler, aksi takdirde hedef olacaklarını söylemişlerdi.
Bugün orada olay, Suriye dosyasının Amerikan yöntemiyle çözülmesi yönündeki bir çerçevede ilerliyor; Amerika’nın talepleri arasında, İran’ın Suriye üzerindeki elini nihai bir şekilde çekmesi yer alıyor. Bu da bize Amerika’nın, planlarını hayata geçirmek ve ister birey, ister milis, ister ülke olsun rolü sona eren herkesten kurtulmak dışında hiçbir şeyi umursamadığını gösteriyor; işte Amerika budur‼
Amerika, Suriye dosyasını kapsamlı ve koordineli bir şekilde çözme yolunda ilerliyor; aynı zamanda Amerika, İran ile veya diğer bir ifadeyle Amerika’nın kendilerini kullanmaya çalıştığı İran dışındaki İranlı taraflarla gerilimi tırmandırmaya çalışıyor; bu taraflar ise Irak ve Suriye’deki milisleri, Lübnan’daki İran partisini ve Yemen’deki Husileri kapsıyor; dolayısıyla bunlardan her birinin, ister bilerek ister bilmeyerek olsun son kez oynayacakları bir rolü vardır. Ancak Amerika’nın İran’ın dışındaki bu kolları tasfiye eğilimde olduğu kaçınılmazdır; çünkü Amerika, iddia edilen direniş hilalinin son bulmasını ve ona verilen desteğin kesilmesini istiyor; zira bu şekilde örneğin Gazze’de bir çözüme ulaşsalar bile kendi iddialarına göre bölge, hem kendileri hem de Yahudi varlığı için daha güvenli ve istikrarlı olabilir. Aynı şekilde İpek Yolu ve Ben Gurion Kanalı’na veya komşu ülkelerle normalleşmeye de önem verilip bunların masada olmasını istiyor.
Batı’nın bölge için kurduğu tuzak budur ve Allah'ın izniyle hedeflerine ulaşamayacaklardır. Bilakis وَيَمْكُرُونَ وَيَمْكُرُ اللَّهُ وَاللَّهُ خَيْرُ الْمَاكِرِينَ “Onlar (sana) tuzak kurarlarken Allah da (onlara) tuzak kuruyordu. Çünkü Allah tuzak kuranların en iyisidir.” [Enfal 30]
Bölgenin güç tabanları, önemli ölçüde ve zorunlu bir şekilde değişiyor; bu yüzden dinlerine düşkün samimi ve bilinçli Müslümanlardan oluşan bu bölgenin halkının, gafletten uyanmaları ve düşünme yöntemlerini değiştirmeleri gerekmektedir.
Gelecek olan nesiller, bu zilleti asla kabul etmeyeceklerdir; eğer şu andan itibaren samimi insanların elleriyle değişim başlamazsa, gelecek günler onların sayfalarını kapatacak ve tarih onları, zillete ve aşağılanmaya razı olan hain ve korkaklar olarak anacaktır!
Ey doğu ve batıdaki bu ümmetin samimi insanları: Bugün, hakkı konuşma ve Allah’ın şahit olduğu tutumu sergileme günüdür; ya dünya ve ahiretin izzetine ya da dünya ve ahiretin zilletine razı olacağız. Seçim bizim elimizde; haydi gelin zillet elbisesini kaldırıp atalım, dünyaya sarılmayalım ve onun peşinden koşmayalım; bilakis izzet elbisesini giyelim, Allah için ve O’nun dinini hakim kılmak için çalışalım, İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışanlara yardım edelim, insanlara tahakküm eden ve onları ölüme ve zillete sürükleyen bu hainleri bir çekirdek gibi çitleyip atalım. Ümmetin eline geçen fırsatın telafisi mümkün olmayabilir; o halde Allah’ın bize iktidar vermesine layık olanlardan olun ki böylece eski halimize geri dönelim. Tıpkı Allahu Teala’nın şöyle buyurduğu gibi:كُنْتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı Ümmetsiniz. (Siz ki) marufu emredersiniz ve münkerden sakındırırsınız.” [Al-i İmran 110]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dareyn Eş-Şanti