Haber-Yorum

Yahudi Varlığı Gazze'yi Bombalıyor ve Mısır O’nun Etrafını Tanklarla Kuşatıyor

Zararlı Yöneticiler Bu Mutant Varlığın Cankurtaran Simididir

Haber:

Uluslararası, Arap ve Mısır medyası, dün 9 Şubat Cuma günü Mısır'ın Gazze sınırına güvenlik takviyeleri gönderdiğini, Gazze sınırına büyük güvenlik takviyeleri ve devriyeler konuşlandırdığını, ayrıca sınırdaki kuvvetlere gece görüş cihazları gönderildiğini ve güvenlik devriyelerinin önemli ölçüde artırıldığını bildirdiler.

Mısır medya kaynakları ve el-Arabiya kanalı, işgalcinin Refah’ı bombalama niyetini açıklamasının ardından Mısır’ın bu takviyeleri gönderdiğini, aynı zamanda Mısırlı iki güvenlik kaynağının Reuters’a şu açıklamayı yaptığını bildirdiler: Gazze sınırına 40 tank ve zırhlı araçtan oluşan askeri takviyenin konuşlandırılması, “İsrail’in” Refah’a yönelik kara operasyonu başlatma tehdidiyle aynı zamana denk gelmiştir.

Ayrıca İbranice Yedioth Ahronoth Gazetesi, “İsrail’in”, ABD ve Mısır liderliği de dahil olmak üzere bölgedeki bazı ülkelere Refah’a saldırı planı hakkında bilgi vermesinin ardından Yahudi varlığının istihbarat servisi başkanının (Şin Bet) savaşın bu aşaması için Mısır ile güvenlik koordinasyonuna liderlik ettiğini duyurdu.

Yorum:

Olaylar ve gerçekler hızlı bir şekilde yalan ve iftirayla Haşim Gazze’ye destek verdiklerini ve Filistin davasının yanında yer aldıklarını iddia eden Mısır yöneticisi Sisi ve diğer Arap yöneticilerinin ajanlığını ve alçaklığını ifşa etmiştir. Zira Yahudi varlığının avukatları sözde Uluslararası Adalet Divanı huzurunda yaptıkları savunmada, açık ve net bir şekilde Gazze’ye insani yardımların girişini engelleyenin Mısır’ın Sisi’si olduğunu ve Mısır’ın Refah sınır kapısında bağımsız bir şekilde hareket ettiğini açıklamasının ardından Biden yaptığı son konuşmada -ABD başkanının adlandırmasına göre- Meksika Cumhurbaşkanı hakkında şöyle dediği geçmektedir: “Bildiğiniz üzere prensip olarak ben, Meksika Devlet Başkanı Sisi'nin Gazze’ye insani yardımın geçmesine izin vermek için Refah geçidini açmak istemediğini düşünüyorum, geçidi açması için onu ben ikna ettim.” Bu da açık ve net bir şekilde Sisi’nin Yahudi varlığı için sadece bir sınır muhafızı ve can simidi olduğunu ortaya koymaktadır. Nitekim Refah kapısının Sina ile Gazze Şeridi arasında olduğu bilinmektedir; şayet rejimin, Yahudilere olan sadakati olmasaydı ve kılını dahi kıpırdatmayarak, Yahudilerin provokasyonlarına cevap vermeyerek, savaşın kapsamını genişletmeyerek, insanların hatta Kenane ordusunun nefislerinde yanıp tutuşan öfkeyi bastırarak Yahudi varlığının oradaki halkımızı öldürmesine ve zulmetmesine izin vermeseydi, oraya giren şeylerin Yahudilerin kararlarına tabi kılmaya sevk eden şey ne olurdu acaba ?!

Yahudi varlığının Filistin’deki halkımıza dayattığı kuşatma ve kordonun gölgesindeki yüzbinlerce Filistinlinin tek çıkış ve can damarı olan Gazze tünelleriyle Mısır rejiminin ne yaptığını herkes biliyor; zira onların acılarını hafifletmek yerine binlerce yaralı ve hasta insanın yüzüne geçidi kapattığını ve hiç utanmadan ve haya etmeden onlara yiyecek ve ilaç vermediğini görüyoruz. Aynı zamanda Kızıldeniz’den Yahudi varlığına gelen gemilere uygulanan deniz yasağıyla yüzleşmesine yardımcı olmak için emtia ve yardım yüklü Mısır gemisinin Aşdod Limanı’na ulaştığını işitiyoruz; yine açlığa ve susuzluğa maruz kalan ve -çöp konteynırından bile- atmış oldukları şeylerden kendileri için (yiyecek) bir şeyler arayan çocuklar, yaşlılar ve kadınların yürek burkan sahnelerinin ortasında Gazze’deki halkımıza yönelik boğuculuğun ve kısıtlamaların arttığı ve yiyecek, su ve ilacın yasaklandığı bir zamanda Emirlikler, Suudi Arabistan ve Ürdün yöneticilerinin Filistin’deki halklarını desteklemek yerine Yahudi varlığına yönelik bir kara köprüsü olduklarına tanık oluyoruz!

Ajan Mısır rejiminin Gazze sınırına takviye güvenlik güçleri göndererek yaptığı, hakikatte Gazzelilerin çıkışlarını engellemek ve Siyonist kuduz köpeklerinin yeni bir soykırım yapsın diye onların üzerlerindeki kuşatmayı daha da sıkılaştırmak için olup bu da Sisi’nin katliamın fiili ortağı olduğuna ve efendilerini memnun etmek için Gazze’deki halkımızı kuşattığına dair açık bir delildir.

Dünyanın en iyi askerlerine sahip olan Kenane ordusunun, Gazze halkını kıskaç altına almak ve onların Mısır tarafına geçmesini engellemek için hareket ettiklerinin görmemiz ne kadar utanç vericidir! Hatta yaralıların tedavi için geçişlerini engelledikleri gibi Refah kapısı yakınında kendilerinden bir kuru ekmek vermeleri için yalvaran çocuklardan gıda ve yiyecekleri engellemeleri de utanç vericidir!

Ey Kenane Mısır halkı: Size göz açıp kapama mesafesinde olup bizzat gözlerinizle gördüğünüz ve çığlıklarını işittiğiniz halkınız sizde yardım isterlerken daha ne zamana kadar sükûnet ve teslimiyet içinde kalacaksınız?! Sisi’nin alçaklığı, ajanlığı ve ihaneti, yönünü kıblesi kafir Batı’ya çevirdiği ve halkınıza ve kardeşlerinize düşman olduğu net bir şekilde ortaya çıktığı halde bu utanç verici sessizlik daha ne zamana kadar sürecek?!

Ey yeryüzünün en iyi askerleri: Bu hainlerin köklerini kazımanızın, halkınıza ve dininize yardım etmenizin ve böylece daha önceki şerefinize sahip olmanızın zamanı gelmedi mi?! Kendisiyle damgalandığınız iyilik bir şeref değildir, aksine bu bir yükümlülük ve Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in emaneti olan İslam’ın emanetini taşımaktır; yani ümmeti ve kutsallarını korumak amacıyla onun için kalkan olacaksınız. Şayet bunu yapmaz, ümmetin kutsallığını ihlal eder ve kutsallarını çiğnerseniz, siz de hayır da yoktur şeref de yoktur! O halde size utanç damgası vuran ve Allah’ın ve sizin düşmanınıza ortak olup onu koruyan bu ajan rejimi ortada kaldırın ve Allah için hakka ve hak ehline yardım etmek amacıyla orduları seferber edecek devleti kurun; bu devlet ise İslam’ı ve ehlini izzetli kılacak ve küfrü ve ehlini de zelil kılacak olan Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafettir.

Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ“Ey iman edenler! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasulü’ne icabet edin. Ve bilin ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Ali İbn Salim - Tunus