- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Yahudi Varlığıyla Savaştan Başka Bir Çözüm Yoktur!
Haber:
İran Dışişleri Bakanı Beyrut’ta düzenlediği basın toplantısında, “Gazze ve Batı Şeria’daki gelişmelerin siyasi çerçeve dışında bir çözümü yok” dedi... Ve şöyle ekledi: “Bölgenin geleceğinin barış, istikrar ve güvenliğe sahne olacağına inanıyoruz.”
Yorum:
Yoruma geçmeden önce İran Dışişleri Bakanı’na bazı önemli sorular sormak istiyoruz:
1- Bölgenin geleceğinin, Yahudi varlığının, onu çevreleyen ve koruyan karton varlıkların ve meşum Sykes-Picot Anlaşması’ndan kan dökülerek doğan diğer devletçiklerin varlığıyla barış, istikrar ve güvenliğe sahne olacağına mı inanıyorsunuz?
2- Mübarek Filistin’i gasp eden düşman Yahudi varlığıyla siyasi bir çözümün olması mümkün olabilir mi?! İslam topraklarını gasp eden biriyle müzakere etmek -tabii tanımak dışında- şerân mümkün veya caiz midir? Her Müslüman için değerli olan Filistin’i gasp eden, hâlâ şu ana kadar öldüren, yıkan, tehcir eden, gasp eden, çalan, yok eden ve Müslümanlardan özellikle de yöneticilerinden ve ordularından onu caydıracak kimsenin olmadığı bir varlıkla sizce nasıl siyasi bir çözüm olabilir ki?! Bundan daha da kötüsü bu yöneticiler, alemlerin Rabbine ve tüm İslam ümmetinin istediği şeylere aykırı olsa bile Amerika’nın kendilerinden talep ettiği şeyleri yerine getirmektedirler!
3- Yahudi varlığı, elini koparacak, dahası onun varlığını ortadan kaldıracak birinin bulunmayacağından emin olduğu için hâlâ Lübnan, Suriye, Irak, İran ve diğerleri de dahil olmak üzereMüslüman ülkelerde tüm alanlardaki güvenlik ve askeri liderleri ve bilim adamlarını öldürmeye devam ediyor; peki Filistin’i gasp eden düşman Yahudi varlığıyla siyasi bir çözüm olur mu ey sayın Bakan?! İslam şeriatımız, gaspçının gasp ettiklerini ondan geri alıncaya kadar onunla savaşmamızı emretmiyor mu; peki ya gasp edilen, tüm Müslümanların kalplerinde değerli ve kıymetli olan mübarek Filistin olursa nasıl olur acaba ya da böyle mi olması gerekiyor?!
4- Sayın bakan, Gazze ve Batı Şeria’daki gelişmelerin sizin söylediğiniz gibi olacağına inanıyor musunuz; oysa bu gelişmeler, katliamlar, kasten öldürme, kuşatma, aç bırakma, yerinden etme, yıkma, yok etme, korkutma ve aşağılamadan ibaret olup tüm bunlardan önce tüm mübarek Filistin’in gasp edilmesidir; peki “gelişmeler” olarak adlandırdığınız tüm bu olanların sadece, açık ve net bir şekilde Yahudilerin mübarek Filistin’i gasp eden varlıklarını kabul etmek ya da Allah göstermesin Yahudi varlığının ve meşruiyetinin tüm dünyanın önünde tanınması karşılığında Filistin’deki kahraman halkımıza biraz kırıntı vermek için doğrudan veya dolaylı olarak Yahudi varlığıyla müzakere etmek anlamına gelen ve hiçbir Müslüman kabul etmesinin mümkün olmadığı siyasi çerçeve yoluyla mı çözüleceğini düşünüyorsunuz? Asla ey bakan; zira Müslümanlar, bu hususlarda neyin helal neyin haram olduğunu öğrendikleri gibi Filistin’in herhangi bir kısmından feragat etmenin haram, haram ve haram olduğunu, Yahudi varlığına karşı vacip olan tek şerî çözümün Yahudi varlığını ortadan kaldırmak ve mübarek Filistin’in, hiç kimsenin mübarek Filistin hakkında müzakere etmek için onun adına konuşmasına veya ne olursa olsun ondan feragat etmesine izin vermeyecek olan İslam ümmetinin bağrına geri dönmesi olduğunu da çok iyi bir şekilde idrak etmiş durumdadırlar.
Bizler, başta Mısır, Ürdün ve Filistin’i çevreleyen diğer ülkeler olmak üzere içlerindeki güç ve kuvvet ehlinin, ajan ve hain yöneticilere saldırmak, İslam’ın yönetimini ikame etmek, sınırları ortadan kaldırmak ve mübarek Filistin’i özgürleştirecek, onun için pazarlık yapmayacak veya Allah göstermesin onun ve diğer Müslüman toprakların bir karışından dahi vazgeçmeyecek tek gerçek ve hızlı çözüm olan cihat cepheleri açmak amacıyla harekete geçmesi için fırsat kollayan İslam ümmetine güveniyoruz.
Umut, Allah Subhanehu ve Teala’nın vaadine, sonra da tüm ümmetle birlikte adı ne kadar çok olursa olsun hain projelere asla izin vermeyecek İslam ümmetinin evlatlarından bilinçli muhlis kişilere bağlı kalmaktır.
Burada tek çözüm, müzakerelerle, siyasi çözümlerle ve uzlaşmalarla değil, mübarek Filistin’i ve diğer Müslüman ülkeleri kurtarmak için Allah’ın izniyle yakında gelecek olan Müslümanların İmamının liderliğinde gerçek kurtuluş için savaşmaktır ey bakan!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Muhammed Cabir - Lübnan