Haber-Yorum

Gazze’de Ne Mercimek Ne Un Ne de Süt Kaldı

Allah Yöneticilerimizi ve Onları Destekleyenleri Kahretsin!

Haber:

Gazze’nin kuzeyinde kıtlık büyüyor ve BM, “İsrail’e” askeri yardım yapılması konusunda uyarıda bulunuyor. (El Cezire Net, 23/02/2024)

Yorum:

Gazze’deki boğucu kuşatma gerçek bir kıtlığa dönüştü; zira Gazze’de mercimeğin, unun ve sütün bulunmaması, yaşamın temel ihtiyaçlarının buharlaşıp gitmesi ve orada burada bir şeyler bulunsa dahi fiyatlarının astronomik bir hale gelmesi, kalpleri yakan, yürekleri dağlayan, ciğerleri parçalayan ve şerefli olanlar için utanç verici bir manzaradır. Toprakların arasından yemek için ot arayan çocukların resimleri, ailesine karnındaki açlığı unutturmak için karnına taş bağlayan bir çocuğun ve açlığını gidermek için yonca bulan başka bir çocuğun mutluluğunu gösteren videolar… uzaktan görenlerin bile yüzlerinde gözyaşı, üzüntü, kızgınlık ve öfke uyandıran sahnelerdir; Gazze’de neler oluyor Allah aşkına?! Bunlar uzak bir bölgede veya kıyı köşelerde değil, Gazze’de, Müslüman ülkelerin kalbinde meydana geliyor; bu sahneler, Allah’ın Mescid-i Aksa ve İsra ile şereflendirdiği ve iki milyar Müslümanın kalplerinin özlem duyduğu bir belde olan Filistin’de meydana geliyor; evet, bu kıtlık, kuşatma, ölüm ve yıkım, Filistin’de meydana geliyor. Yani katliamla ölmeyen biri, açlıktan, susuzluktan, çıplaklıktan ve soğuktan ölüyor…

Yahudiler bu katliamı, kıtlığı ve kuşatmayı, Mısır’ın yöneticisi Sisi, Ürdün Kralı İkinci Abdullah ve Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Emirliklerin yöneticilerinin yardımıyla yapıyor… Zira bu kişilerin hepsinin, Gazze’de halkımıza yönelik vahşi saldırının başlamasından bu yana meydana gelen katliam ve kıtlık sırasında Yahudi varlığına gıda ve lojistik malzeme desteği sağladığı kanıtlanmıştır. Suudi Arabistan’ın yöneticilerine gelince; onlar kalpleri ve paralarıyla Ukrayna’daki Kiev kentine yöneldiler ve kısa sürede Ukrayna halkına, bir milyar Dolara yakın para yardımı ve iaşe yüklü uçaklar ulaştırdılar. Evet, kalpleri ve paralarıyla Ukrayna’yı desteklemeye yöneldikleri gibi Muhammed bin Selman ve babasının, dünyanın en temiz yerleri olan Necd ve Hicaz ülkelerinde başlattığı ahlaksız, küfür ve ifsat edici partileri de durdurmadılar. Selman ve oğlunun kalplerinin Ukrayna’ya sevgi besleyip Kudüs ve Gazze’ye sevgi beslememesi şaşırtıcı değildir; zira kalbini Harameyn’den çeviren birinin, nasıl kalbi Kudüs ve Filistin’e sevgi besleyecek ki?

Bu zillet daha ne zamana kadar sürecek ey Müslüman orduları?! Allah’a olan düşmanlığı, ahlaksızlığı, ihaneti, fesat ve ifsadı açığa çıkmış olan yöneticilere nasıl itaat ederseniz?! Yahudi varlığına yardım eden yöneticilere nasıl itaat edersiniz?! Gazze’deki Müslümanları boğanlara nasıl itaat edersiniz?! Nefisleriniz sizi nasıl bir şeye sürükledi ki yaklaşık beş ay boyunca seyirci kalabildiniz?! Yoksa siz gerçekte emredilen bir köle misiniz?! Hain yöneticilerinize itaat etmeniz Allah’a itaat edip O’na teslim olmaktan daha mı büyük?! Yazık size; Rabbinize isyan eden yöneticilerinize isyan etmeyecek misiniz?! Ürdün, Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan ve BAE’de bulunan birçok alim ve nüfuz sahibi kimseler, Gazze’yi boğan, onun katillerini destekleyen veya ümmetin servetlerini saçıp savuran ve onları gayrimüslimlere yardım etmeye yönlendiren yöneticilerin arzularına daha ne zamana kadar boyun eğmeye devam edeceksiniz?! Bu teslimiyet daha ne zamana kadar sürecek?Daha ne zamana kadar sessiz kalacaksınız? Bu nasıl bir aşağılanma Allah aşkına?!

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا مَا لَكُمْ إِذَا قِيلَ لَكُمُ انفِرُوا فِي سَبِيلِ اللهِ اثَّاقَلْتُمْ إِلَى الْأَرْضِ أَرَضِيتُم بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا مِنَ الْآخِرَةِ فَمَا مَتَاعُ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فِي الْآخِرَةِ إِلَّا قَلِيلٌ * إِلَّا تَنفِرُوا يُعَذِّبْكُمْ عَذَاباً أَلِيماً وَيَسْتَبْدِلْ قَوْماً غَيْرَكُمْ وَلَا تَضُرُّوهُ شَيْئاً وَاللهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ

“Ey iman edenler! Size ne oldu ki, «Allah yolunda savaşa çıkın!» denildiği zaman yere çakılıp kalıyorsunuz? Dünya hayatını ahirete tercih mi ediyorsunuz? Fakat dünya hayatının faydası ahiretin yanında pek azdır. Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O’na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.” [Tevbe 38-39]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Dr. Memduh Ferec