- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Yahudi Varlığı Gazzeli Müslüman Kardeşlerini Katletmeye Devam Ederken Hamas’ın Sözde Yetkilileri Sömürgeci Kafirlerden ve Ajanlarından Medet Umuyor!
Haber:
“İsrail” ile Hamas arasında süren savaşın sonlanması için İsrail, ABD, Mısır ve Katarlı yetkililer Fransa'nın başkenti Paris'te ateşkes diplomasisi yaptı. Çatışmanın durması ve rehinelerin serbest bırakılması için yapılan görüşmelerin 'haftalardır yapılan en ciddi girişim' olduğu belirtildi.
Hamas ile “İsrail” arasında 7 Ekim'de başlayan savaşta Tel Aviv yönetiminin saldırılarının durması ve rehinelerin serbest kalması için taraflar bu kez Paris'te cuma günü bir araya geldi.
“İsrail” yönetimi, Filistinlilerin son sığınağı olan Refah kentine saldırmaya hazırlanırken arabulucular ateşkes sağlanması için çabalarını hızlandırdı. Bu kapsamda Paris'te yürütülen görüşmeler, İsrail Mossad istihbarat servisi başkanının Katar, Mısır ve ABD'li yetkililerle ayrı ayrı buluşmasıyla başladı.
Mısır istihbarat şefi Abbas Kamel, Hamas lideri İsmail Haniye ile ülkesinde görüştükten sonra ateşkes görüşmeleri için Paris'e gitmişti.
Hamas'tan bir yetkili, kendilerinin Kahire'deki ateşkes görüşmelerini tamamladığını kaydederek, arabulucuların “İsrail’le” hafta sonu yapılan görüşmelerden ne getireceğini beklediklerini söyledi.
Hamas yetkilisi, “Önerimizi Mısırlılarla görüştük ve onlar Paris’ten dönene kadar bekleyeceğiz" dedi. (Euronews.com, 24/02/2024)
Yorum:
Yahudi varlığının Gazze’deki Müslüman kardeşlerimizi katletmeye, evlerini başlarına yıkmaya, onları aç ve susuz bırakmaya devam ederken sözde Hamas yetkililerinin sömürgeci kafirler ve onların ajanları ile görüşerek bir çıkış yolu araması basiretsizlik ve utanç verici bir durumdur. Sayın İsmail Haniye: Gazze’deki çocukların, kadınların ve yaşlıların öldürülmesine, onların aç susuz bırakılmasına, hatta Yahudi varlığının vahşetinden kaçmak için neredeyse sığınacak hiçbir yerleri kalmamasına rağmen Mısır ve ordusu, burunların dibindeki Müslüman kardeşlerine karşı sanki hiçbir şey olmuyormuş gibi davranmadı mı? Onları kurtarmak için orduları göndermesini bir kenara bırak bir lokma ekmek ve su dahi göndermeyerek Yahudi varlığının suçlarına birebir ortak olmadı mı? O halde senin, Mısır istihbarat şefi Abbas Kamel ile ne işin olabilir Allah aşkına?! Bu adam, Hain Sisi’nin liderliğindeki Mısır’ın bir Amerikan eyaleti gibi davrandığını, Amerika’nın direktifi dışında tek bir adım dahi atamayacağını ve onun Amerika’nın ortaya koyduğu çözümler için görüşmeler yaptığını hala anlamıyor mu? Şayet bunu hâlâ anlamamış ise -ki bu çok zor-, Gazze’de Amerika’nın düşmanlığını haykıran 6 veya 10 yaşlarındaki çocuklardan daha basiretsizdir; ya da bunu bildiği halde bu görüşmelerde bulunuyorsa bu, Filistin’deki Müslüman mücahit kardeşlerinin kahramanlıklarına ihanet etmenin peşinde koşuşturduğu anlamına gelmektedir.
Ey Hamas’ın sözde yöneticileri; bizler sömürgeci Amerika’nın bu girişimlerinin, Yahudi varlığının masum sivilleri katletmesini durdurmak için değil, hem size hem de Yahudi varlığına Filistin toprakları için iki devletli çözüm projelerini dayatmak amacıyla olduğunu biliyoruz; sizlerin bu projede yer almanız ve bunun gerçekleşmesi için kafirlerle işbirliği yapmanız, hem kahraman mücahitlerin Yahudi varlığına karşı gösterdiği kahramanlıklara, hem de Gazze’nin onurlu halkının gösterdiği o muhteşem imana, sabra, sebata ve tevekküle ihanet etmeniz demektir.
Bu yüzden kurtuluşu, kâfir Batı’da ve ümmetlerine ihanet eden ajanlarda aramayın; şunu çok iyi bilin ki Müslüman Filistin halkının ve işgal altındaki tüm Müslüman toprakların tek kurtuluşu, Yahudi varlığını ortadan kaldıracak ve ona destek veren sömürgeci kâfirlerin liderlerine ve onların ajanlarına haddini bildirecek güçlü bir devletin varlığıdır; bu devlet ise Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti’dir.
Son olarak ey Hamas liderleri! Sizlerin yerinizde oturup kahraman mücahitler ve onurlu Filistin halkı için dua etmeniz ihanet koridorlarında dolaşmanızdan daha hayırlıdır; o halde ya hakkı haykırın ya da susun. Zira Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: من كان يؤمن بالله واليوم الآخر فليقل خيرًا أو ليصْمُت “Allah’a ve ahiret gününe iman eden kişi mutlaka ya hayır söylesin ya da sussun.” [Müttefekun Aleyh]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ramazan Ebu Furkan