- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
İran’ın Yahudi Varlığına Yanıtı Amerika’dan Çözüm Dilinmek Oldu!
Haber:
İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, New York’ta Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu'ndaki konuşması: “İsrail” işgaline karşı duran herkesi desteklemeye devam edeceklerini söyleyen Pezeşkiyan, “Dünya, şiddeti derhal durdurmalıdır. Gazze ve Lübnan’da kalıcı bir ateşkes sağlanmalı. Bölgeyi ve dünyayı ateşe vermeden bu rejimi durdurun." diye konuştu.
Pazeşkiyan, “İsrail’in”, İran'da düzenlediği suikastlar ve terör saldırılarının karşılıksız bırakılmayacağını ifade ederek, "Bilim adamlarımızı ve misafirlerimizi suikastlarla şehit eden, DEAŞ'a gizli açık destek veren “İsrail’dir”. Bu rejimin İran’da ve Lübnan'daki terör saldırıları yanıtsız kalmayacak." dedi. (Ajanslar)
Yorum:
Aksa Tufanı operasyonunun başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana Yahudi varlığının gerçekleştirdiği katliam, yıkım, yerinde etme, aç ve susuz bırakma gibi tüm vahşetine Amerika’nın destek verdiğini sağır sultan bile biliyor. Aynı zamanda Yahudi varlığının İran’ın bilim adamlarına, Lübnan’daki partisinin ileri gelenlerine ve misafirlerine düzenlediği suikastları da tüm dünya biliyor. Daha da önemlisi Yahudi varlığının bu vahşetine karşı İran’ın en sert şekilde verdiği tehditleri de uzak yakın herkes biliyor. Hatta insanların çoğu gece gündüz İran’ın bu canavar Yahudi varlığına vereceği tepkiyi beklemeye başladı. Ama Yahudi varlığının neredeyse bir yıla yakın gerçekleştirdiği vahşete karşı İran ciddi bir tepki vermeyince, insanlar İran’ın söylemlerinin içi boş sözlerden ibaret olduğunu anlamaya başladılar.
Tam da bu sırada Yahudi varlığı İran’ın partisinin bulunduğu Lübnan’a hava saldırısı başlattı ve hem masum sivilleri hem de İran’ın partisinin ileri gelenlerini katletmeye başladı. Bunun üzerine insanlar şöyle söylemeye başladılar; İran artık kesin ciddi bir tepki verecektir; zira Yahudi varlığı İran’ın en büyük kolu olan Hizbullah’ın bulunduğu Lübnan’a saldırmıştır. Ancak İran tüm bu olanların üzerine öyle bir tepki verdi ki bu, dostları şoke eden ve düşmanları sevindiren bir tepkiydi. Zira İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, küfrün ve şerrin başı Amerika’nın tüm suçlarını meşrulaştırma aracı olan BM’ye gitti ve oradan Yahudi varlığına sözde sert tepkiler (!) verdi.
Ey Pezeşkiyan, Yahudi varlığının ana destekçisi kafir Amerika’nın kolu olan BM’den “Bilim adamlarımızı ve misafirlerimizi suikastlarla şehit eden, DEAŞ'a gizli açık destek veren “İsrail’dir”. Bu rejimin İran’da ve Lübnan'daki terör saldırıları yanıtsız kalmayacaktır” şeklinde sözde meydan okumanız insanların aklıyla alay etmek değil midir?! Gerçekten insanların sizin bu sözlerinize inanacağını mı sanıyorsun?
Ey Pezeşkiyan, diyelim ki Yahudi varlığına yanıt verme noktasında ciddi olduğunuzu varsayalım; peki “Dünya, şiddeti derhal durdurmalıdır. Gazze ve Lübnan’da kalıcı bir ateşkes sağlanmalı. Bölgeyi ve dünyayı ateşe vermeden bu rejimi durdurun” şeklindeki sözleriniz Yahudi varlığına cevap vereceğiniz şeklindeki sözlerinizi yalanlamıyor mu? Zira bu açıklamanız, Yahudi varlığının vahşetini durdurması için Amerika’dan yardım dilenmek anlamına gelmiyor mu?
Ey Pezeşkiyan, “İsrail” işgaline karşı duran herkesi desteklemeye devam edeceğinizi söylüyorsunuz; Yahudi varlığı sizin bilim adamlarınızı, misafirlerinizi ve Lübnan’daki partinizin ileri gelenlerini öldürdüğü halde ciddi bir tepki vermediniz; peki kendi adamlarınızı katlettiği halde Yahudi varlığına ciddi bir tepki vermemişken insanların, işgalci Yahudi varlığına karşı duran herkesi destekleyeceğinize inanacaklarını mı sanıyorsun?
Ama bizler sizin açıklamalarınızın içi boş söylemler olduğunu, Allahu Teala’nın sizin ayıplarınızı insanlara ifşa ettiğini ve sonunda başta Müslümanlar olmak üzere tüm dünyanın sizin bu iki yüzlülüğünüzü anlayacağını biliyoruz. Siz ne kadar kafirlerden yardım dilenirseniz dilenin sonunda Allahu Teala muhlis kullarına yardım edecek ve Allah’ın izniyle Allah’ın vaadi ve Rasulü’nün müjdesi olan Raşidi Hilafet mutlaka kurulacaktır. İşte o zaman yaptıklarınızdan dolayı pişman olacak ve insanların lanetine maruz kalacaksınız. O vakit pişman olacaksınız ama son pişmanlık bir fayda vermeyecektir. Ahiretin azabı ise elbette daha şiddetlidir.
لَهُمْ عَذَابٌ فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَلَعَذَابُ الْاٰخِرَةِ اَشَقُّۚ وَمَا لَهُمْ مِنَ اللّٰهِ مِنْ وَاقٍ “Onlar için dünya hayatında büyük bir azap vardır; ahiret azabı ise elbette daha çetindir; onları Allah’a karşı koruyacak kimse de yoktur.” [Rad 34]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ramazan Ebu Furkan